Cuma, 10 Şevval 1445 | 2024/04/19
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Kur’an’ın Hükümleriyle Hükmetmek Farzdır O’nun Hükümlerini ve Harflerini Okumayı İhmal Etmek ise Okuyan Üzerinde Bir Hüccettir

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Kur’an’ın Hükümleriyle Hükmetmek Farzdır

O’nun Hükümlerini ve Harflerini Okumayı İhmal Etmek ise Okuyan Üzerinde Bir Hüccettir

Haber:

Yaklaşık 100 yıllık bir engelin ardından İstanbul'daki Büyük Cami’de Cuma namazı.

Yorum:

Müslümanlar, İstanbul’daki Ayasofya Büyük Camii'nin yeniden ibadete açılması ve Allah’ın, Rasulü’nün ve müminlerin düşmanı Mustafa Kemal’in müzeye dönüştürmesinin ardından yaklaşık yüz yıl sonra burada ilk Cuma namazının kılınmasıyla sevindiler!

Namaz kılan yüz binlerce kişi Cuma namazına katılmak için tekbir ve tehliller getirerek camiye gittiler. Bu, Müslümanların dinlerini temsil eden her görüntüye özlem duyduklarının bir göstergesidir. Peki yeryüzünde Nübüvvet Minhacı üzere Hilafet’in olduğu devletlerinin temsiliyetinde dinleri tatbik edilse nasıl olur acaba?

Bu namazda dikkat çeken şeyler şunlardır:

- Hatibin minberin en yüksek merdivenlerine çıkmaması, dahası onun altından hitap etmesi. Bu, Hilafet yeniden kuruluncaya kadar buraya çıkılamayacağının bir işareti olarak Osmanlı Hilafeti’nin yıkılmasından beri Türkiye’deki hatiplerin bir sünnetidir.

- Hatibin, Kostantiniye’nin Fatihi mücahid Halife Muhammed Fatih’in kılıcının üzerine yaslanması, herhangi bir ülkeyi fethedip İslam ile hükmettiklerinde bunu yapan Osmanlı Halifelerinin sünnetine atıfta bulunmaktır.

Umulur ki bu iki görüntüde de bir hayır vardır. 

Ayrıca Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan da namaza geldi ve Kur’an okudu.

Ancak üzücü olan aynı zamanda onun Türkiye’yi Laiklikle yönetmesidir. Dolayısıyla unutulmamalıdır ki Kur’an okumak sünnet, özellikle ülkeyi yönetenlerin onunla hükmetmesi farzdır. Aksi takdirde onun üzerine Allah’ın şu kavli intibak eder:  وَمَنْ لَمْ يَحْكُمْ بِمَا أَنْزَلَ اللهُ فَأُولَئِكَ هُمُ الْكَافِرُونَ“Allah’ın indirdikleriyle hükmetmeyenler kâfirlerdir.” Veya الظَّالِمُونَ“Zalimlerdir” ve الْفَاسِقُونَ“Fasıklardır.” [Maide 44-45-46]

Bu, kişisel, yani Erdoğan’ın şahsıyla ilgili bir mesele değildir. Ayrıca İslam’a kin güden facir Laiklerin hali de böyledir. Ancak tabi olmaya ve konuşulmaya en çok layık olan haktır. Dolayısıyla aramızda Kur’an okunmaması ve hükümlerinin ihmal edilmesi büyük bir günahtır. Bu yüzden asıl olan ümmetin dinine nasıl bağlı olduğunu görmek için Allah’ın şeriatını tatbik etmektir. Zira Allah’ın düşmanlarından korkarak Allah’ın şeriatı ile yönetmemek, fısk ve zulümdür ve bu zamanda salahiyeti olmadığı inancıyla onunla yönetmemek ise küfürdür.

Son olarak Büyük Camii’nin dönüştürülmesi şu azim hususlara işaret etmektedir: 

- Ümmetteki duygu birliği. Zira dünyadaki tüm Müslümanlar bundan dolayı sevinmişlerdir.

- Ümmetin, İslam’ın ve Müslümanların izzetinin geri gelmesine yönelik özlemi. Zira yazarlar ve medya mesupları, yeniden Hilafet’i ilan etmesi ve şeriatı tatbik etmesi için Erdoğan’a çağrıda bulunmuşlar ve Arap ve Türk Müslümanların ancak Hilafet ve İslami yönetimle ümmetler arasında önemli bir konuma sahip olacaklarını dile getirmişlerdir. 

- Allah’ın yeryüzündeki güç ve iktidar vaadi ve Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem’in Nübüvvet Minhacı üzere Hilafet müjdesi bizim tasavvur ettiğimizden daha yakın olabilir…

Allah’ım bizleri, İslami hayatı yeniden başlatmak ve Nübüvvet Minhacı üzere Hilafet’i yeniden kurmak için çalışanlardan eyle.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Dr. Muhammed İbrahim

Hizb-ut Tahrir Lübnan Vilayeti Medya Bürosu Başkanı

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER