- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt

بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Müslümanların Başındaki Yöneticiler, Diplomasi ve Anlaşmalar Uğruna Nasıl Da Gazze'yi Terk Ettiler!
Haber:
Endonezya Cumhurbaşkanı Prabowo Subianto, Yahudi varlığı ile Hamas arasında derhal ateşkesin yapılması ve Yahudi varlığı ile İran arasındaki gerginliğin azaltılması çağrısında bulundu.Singapur Başbakanı Lawrence Wong ile yaptığı görüşme sırasında Prabowo, diplomasi yoluyla barışçıl bir çözümün önemini vurguladı.Gazze'deki insani kayıplar ve Orta Doğu'da tırmanan gerginlik yüzünden derin endişe duyduğunu ifade etti.Ayrıca Myanmar krizine değinerek, ASEAN'ın (Güneydoğu Asya'da Brunei, Kamboçya, Endonezya, Laos, Malezya, Myanmar, Filipinler, Singapur, Tayland ve Vietnam olmak üzere 10 üye ülkeden oluşan uluslararası bir örgüttür) şiddeti sona erdirmek ve kapsamlı diyaloğu güçlendirmek için beş maddelik mutabakatı uygulamaya kararlı olduğunu vurguladı.Endonezya ve Singapur, Myanmar'da barışçıl katılımı desteklemeye ve bölgesel istikrarı ve insani yardım çabalarını güçlendirmeye devam etme konusunda mutabakatlarını teyit ettiler. (Ajanslar)
Yorum:
2023 yılında Gazze'de savaşın patlak vermesinden bu yana Endonezya hükümeti, Filistin meselesini sadece siyasi bir söylem olarak ele aldı ve hiçbir gerçek ve somut bir adım atmadı, aksine Endonezya ile Yahudi varlığı arasındaki ticari ilişkiler kesintisiz bir şekilde devam etti.
Bu tutum, Filistin meselesine ilgi gösteriyormuş gibi davranan ve Siyonist uygulamalarına karşı açıkça kınamalar yayınlayan ancak Filistin'deki Müslüman kardeşlerine yönelik katliamları durdurmak için hiçbir ciddi adım atmayan Müslümanların başındaki birçok yöneticinin tepkilerine benziyor.
Daha da üzücü olan şey ise, bu yöneticilerin ABD ile giderek daha fazla yakınlaşmalarıdır;zira Mayıs 2025'te ABD Başkanı Trump'ı coşkuyla karşıladılar ve büyük yatırımlar yapma sözü verdiklerini açıkladılar.Bu son derece endişe verici bir durumdur, çünkü ABD, Yahudi varlığının ana destekçisi olup Yahudi varlığına Gazze'de sivilleri katletmek için kullanılan silahları tedarik etmeye özen göstermektedir.
Ayrıca İran, Yahudi varlığı tarafından saldırıya maruz kaldığında, komşu Müslüman ülkeleri seyirci kalmıştır.Hatta bazıları, bazı durumlarda, Siyonist ve Amerikan güçleriyle iş birliği içinde İran füzelerini durdurma çabalarına katılmıştır.
İran'ın tepkisinin, Yahudi varlığı ile Amerika arasındaki ittifakı zayıflatmak için daha geniş bir İslami dayanışmayı harekete geçirecek bir kıvılcım olması gerekirdi.Ancak ne yazık ki, bu hükümetlerin gerçeğe karşı kör olmaları nedeniyle bu fırsat kaçırılmıştır.
Hatta Müslüman ülkelerinin laik siyasi yüzü, gerçek İslami bir yaklaşım yönünde değişene kadar, Filistin halkını savunmak veya dünya çapındaki Müslümanları korumak için fiili adımların atılması konusunda büyük bir umut söz konusu olmayacaktır.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Abdullah Asvar