- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt

بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Amerika'nın Onayı İslam Ümmetinin Siyasi Kararı İçin Bir Kriter Değildir!
Haber:
17 Temmuz 2025'te Dawn gazetesi Reuters'ten şu haberi verdi: "Beyaz Saray Perşembe günü, bu ziyaretle ilgili geniş çaplı haberlerin ardından, ABD Başkanı Donald Trump'ın şu anda Pakistan'a planlı bir ziyaretinin olmadığını açıkladı.Bugün erken saatlerde bazı yerel televizyon kanalları, kaynaklara dayanarak Trump'ın Eylül ayında Pakistan'ı ziyaret etmesinin beklendiğini bildirmişti. Haber kanalları, Trump'ın Eylül ayında İslamabad'a gelmesinin ardından Hindistan'ı da ziyaret edeceğini bildirdi. Kanallar daha sonra haberlerini geri çekti.” (Down News)
Yorum:
Pakistan askeri kurumu, düşmanca bir politika izleyen demokratik yönetimlerin aksine, Amerikan cumhuriyetçi yönetimlerin genel olarak Pakistan'a sempati duyduğunu ve hoş karşıladığını düşünüyor.Örneğin Başkan Biden hiçbir Pakistanlı liderle görüşmemiştir.Ayrıca dört yıl devam eden başkanlığı dönemi boyunca Pakistan başbakanları İmran Han ve Şehbaz Şerif ile hiçbir telefon görüşmesi de yapmamıştır.Bu, Pakistan'da bir hakaret olarak kabul ediliyor.
Pakistan Kara Kuvvetleri Komutanı Asim Munir ve diğer askeri liderler, Trump'ın Beyaz Saray'a geri dönüşünün Pakistan'a, Biden yönetiminin Pakistan ile ilişkileri Pentagon'a devrederek fiilen dondurduğu Amerika ile ilişkilerini yeniden düzenleme fırsatı verdiğini düşünüyor.Bu bağlamda Asım Münir, Trump'ı memnun etmek için bir strateji geliştirdi; zira Trump'ın, kendisini öven, isteklerine uyan ve seçmen tabanının desteğini kazanmasına yardımcı olan liderlerden yana olduğu, ulusal liderler ve devlet başkanları arasında yaygın olarak bilinmektedir.
Trump'ın sevgisini kazanmak için Asım Munir, Ağustos 2021'de on üç Amerikan askerinin hayatını kaybettiği Kabil havaalanı saldırısının planlayıcısı olduğu iddia edilen kişiyi tutuklama ve teslim etme talebini kabul etmiştir.Trump'ın kripto para birimlerine olan ticari ilgisinin farkında olan Pakistan, Pakistan Kripto Konseyi'nin kurulduğunu duyurmuş ve Konsey Başkanı Bilal Bin Saqib, Beyaz Saray'ı ziyaret ederek Trump’ın Dijital Varlıklar Konseyi Yöneticisi Robert Hines ile ayrıntılı bir toplantı yapmıştır.Bunu, General Asim Munir'in Beyaz Saray'ı ziyareti ve Trump ile görüşmesi izlemiş ve Trump, Pakistan'ın Amerika'nın yeni bir Ortadoğu inşa etme planını destekleme sözü verdiğini söylemiştir.
Pakistan generalleri de Amerika'nın nadir toprak elementlerine olan ilgisinin farkında olup Amerika'yı Pakistan madencilik sektörüne yatırım yapmaya davet ediyorlar. Ayrıca Trump'ın Pakistan'a %29 gümrük vergisi uygulanacağını açıklamasının ardından Pakistan, hızla Trump yönetimiyle bir uzlaşma müzakeresi yapma ve bir ticaret anlaşmasına varma niyetinde olduğunu duyurmuştur. Yine Pakistan, "olağanüstü devlet adamlığı" nedeniyle Trump'ı resmen Nobel Barış Ödülü'ne aday göstermiştir!Bu açıklama, Pakistan yöneticilerine karşı büyük bir öfkeye neden olmuştu; şimdi ise Pakistan yöneticileri, Trump'ın Pakistan'ı ziyaret etmesini umut ediyor ve bunu kendileri için büyük bir başarı ve onur olarak görüyorlar!
Pakistan'ın askeri yöneticilerinin, Amerika'ya ve Başkanı Trump'a hizmet etmek için acele etmeleri ve onların rızasını kazanmayı ummaları, büyük bir ihanet, utanç ve aşağılanmadır. Onların Amerika'ya karşı izledikleri bu yatıştırma politikası, Pakistan kamuoyunun görüşleriyle açıkça çelişmektedir.Zira Pakistanlı Müslümanlar Trump'dan nefret ediyorlar ve onu ve selefi Biden'ı Gazze'nin katilleri olarak görüyorlar. Bu yüzden Pakistanlı Müslümanlar, ordularının komutanının, Yahudi varlığının İran'a saldırısını denetleyen ve destekleyen ABD başkanıyla öğle yemeği yerken gördüklerinde şok olmuşlardır.
Amerikan çıkarlarına hizmet etmek için koşturan Pakistan'ın yöneticileri ile Amerika ve müttefikleri Hindistan ve gaspçı Yahudi varlığıyla savaşmak isteyen Pakistanlı Müslümanlar arasındaki fark herkes için apaçık ortadadır. Yani Pakistan devrime hazırdır. Zira her yerdeki Müslümanlar gibi Pakistan'daki Müslümanlar da, Gazze'deki katliamdan dolayı dehşete kapıldılar ve Filistin'i kurtarmak ve kardeşlerine destek olmak için ordularını harekete geçirmede başarısız olma konusundaki sorumluğu Müslümanların başındaki yöneticilere yüklediler.
Pakistan'da, Amerika'nın ajanları olan yöneticilerden kurtulmak için büyük bir arzu vardır.Suriye ve Bangladeş'teki devrimler, Pakistan'daki Müslümanlara, kendi yöneticilerinden kurtulabileceklerine dair bir umut vermiştir.Pakistan'da bu yöneticilere karşı devrim için eksik olan tek unsur, güçlü Pakistan silahlı kuvvetlerinin Pakistan'daki kamuoyunun çıkarları doğrultusunda kararlı bir şekilde hareket etme ve Amerika'ya kölelikten ve onun dünya düzenine boyun eğmekten uzak bir şekilde Pakistan için yeni bir liderlik ve yeni bir vizyon benimseme kararıdır. Nitekim Pakistan'ın Hindistan'a karşı son zaferi, orduya kendi yetenekleri konusundan bir güven vermiştir.Dolayısıyla onun gücü, Nübüvvet Minhacı üzere İkinci Raşidi Hilafetin gölgesinde tüm İslam ülkelerinin birliğine dayalı yeni bir Ortadoğu inşa etmek için yeterlidir.Tüm Müslümanları kendisi için çalışmaya davet ettiğimiz vizyon işte budur.يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُواْ اسْتَجِيبُواْ لِلّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُم لِمَا يُحْيِيكُمْ “Ey iman edenler! Hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Rasulü’ne icabet edin.” [Enfal 24]
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Yahya Malik – Pakistan