Logo
Bu sayfayı yazdır
“(Rasulüm!) De ki: İşte bu, benim yolumdur. Ben Allah'a çağırıyorum, ben ve bana uyanlar aydınlık bir yol üzerindeyiz.” [Yusuf-108] Ayeti Üzerinde Düşünmek

بسم الله الرحمن الرحيم

 قُلْ هَذِهِ سَبِيلِي أَدْعُواْ إِلَى اللَّهِ عَلَى بَصِيرَةٍ أَنَا وَمَنِ اتَّبَعَنِي "(Rasulüm!) De ki: İşte bu, benim yolumdur. Ben Allah'a çağırıyorum, ben ve bana uyanlar aydınlık bir yol üzerindeyiz.” [Yusuf-108] Ayeti Üzerinde Düşünmek

Bu ayet, Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in ve onun yolunu izleyenlerin metodunu özetlemektedir ki bu da içerisinde belirsizliğin olmadığı tek bir yoldur; bu ise duygusallık ve gaflet üzere değil de ilim ve kesinliğe dayalı olarak Allah'a davet etmektir. Allah'ın peygamberine emrettiği davet ise, dinini ikame etmeye, şeriatıyla hükmetmeye ve risaletini dünyaya taşımaya yönelik bir davettir.

Davet, bireysel veya gelişigüzel bir amel değildir, aksine İslam'ın hakikatini ve değişim yolunu tam olarak kavramış bilinçli müminlerin izlediği kitlesel bir yoldur. Dolayısıyla bu, bir proje taşıyan, şerî siyasi bir bilince dayalı olan ve hedefi, Allah'ın hükümlerini uygulayacak ve yeryüzünde adaleti yayacak İslam Devleti kurmak olan bir davettir.

Şu anda biz İslam'ın tahrif edilip çarpıtıldığı bir zamandayız; bu ayet ise hak yolunu açıkça resmeden bir ışık olarak kalmaya devam etmektedir.

İşte Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem ve ona samimiyetle tabi olanların yolu Allah'a davet etmektir, ancak genel bir belirsizlik üzere değil, net bir proje taşıyan basiret üzere olan bir davettir; bu proje ise, dini ikame etmek, şeriat ile hükmetmek ve ümmeti, küfrün ve zulmün hegemonyasından kurtarmaktır.

Bugün bizler, Kerim Peygamberimiz Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in izinden gidip İslam davetini taşıyarak bu doğru yola bürünmeye muhtacız; bu davet ise duygusal ya da bencil bireysel davetten tamamen uzak olup bilakis bu, İslam'ı şerî siyasi bir anlayışla anlayan, disiplinli kitlesel bir çalışma yapan, hepsinin bir gayesi, metodu, bilinçli liderliği, benimsemesi ve onları birbirine bağlayan doğru bir bağı olan ve bunların hepsinin de İslam'dan kaynaklandığı davet taşıyıcılarına liderlik eden bilinçli bir davettir. Yukarıda geçen bu noktaları belirlemeyen herhangi bir cemaat, ya kısır bir döngü içeresinde dönecek, ya da kısa zaman içinde ölüp son bularak yok olacaktır; bu yüzden bugünkü gerçekliği değiştirmenin ancak Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafeti kurmakla olacağının idrakinde olmalıdırlar.

O halde bu yola uyanlardan olun; nitekim Hizb-ut Tahrir olarak bizler, hedefimizi ve metodumuzu belirledik ve liderliğimiz de mevcut olup günler onun deneyimini, dirayetini, ihlasını ve bilincini kanıtlamıştır; dolayısıyla benimsememizi yapıp ümmete sunduk; bizi birbirimize bağlayan bağ ise, sadece İslam akidesi bağıdır. O halde ey Müslüman kardeşim: Davetinin bireysel vaazlara veya mevsimlik faaliyetlere indirgenmesine razı olma, aksine davetini, bizimle birlikte ümmetin durumunu değiştirmeye yönelik ciddi bir çalışma haline getir ve Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem ve Sahabe-i Kiramı'nın (Allah onlardan razı olsun) yaptığı gibi Allah Subhanehu ve Teala'nın istihlaf, iktidar ve güvenlik vaadinin gerçekleşmesi için sen de kervana katıl.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Müeyyid El-Râcihi

Template Design © Joomla Templates | GavickPro. All rights reserved.