حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Ofisi Kadın Kolları
No: HT–BA–2019–MO–TR–04 |
H. 13 Zilka’de 1440 M. Salı, 16 Temmuz 2019 |
Çin, Kitlesel Gözaltı ve Müslüman Uygur Çocuklarını Komünistleştirme Kampanyasını Sürdürürken Dünya Uyuyor
Bu ayın başlarında yeni bir araştırma raporu yayımlandı. BBC, sürgünde bulunan ya da şu anda 1 milyon Müslüman tutuklunun yaşadığı mahut “eğitim kampları” nda Doğu Türkistan Uygur Müslüman çocuklarını zorla alıkoymak, Müslüman çocukları aileleri ve İslami inançlardan koparmak için Çin’in, ”yatılı okulların inşası için hızlı ve büyük ölçekli bir kampanya” yürüttüğünü bildirdi. Doğu Türkistan ve Çin üzerine araştırmalar yapan Adrian Zenz, “Kökenlerini Kırmak: Sincan’da Aile-Çocuk Ayrımı Kampanyasının Kanıtı” başlıklı raporunda, Çin rejiminin, ateist komünist kültürü ile çok sayıda Uygur çocuğunun beynini yıkama yetisini geliştirdiğini, aynı zamanda yetişkin gözaltı kampları inşa ettiğini söyledi. Zenz’in resmi belgelere dayalı raporunda, Doğu Türkistan’da yatılı okul kampüslerinin genişletilmesi, yeni yurtların inşa edilmesi ve kapasite artışı, “eşi benzeri görülmemiş bir okul genişleme dürtüsü” olarak betimleniyor. Raporda 2017’de bir yılda Doğu Türkistan’daki anaokullarında kayıtlı toplam çocuk sayısının yarım milyondan fazla arttığı, Uygur ve diğer Müslüman çocukların ise bu artışın yüzde 90’ını oluşturduğu belirtiliyor. Ek olarak okul öncesi eğitimde, 2015-18 yılları arasında Uygur bölgelerinde yüzde 148 artış olduğu görüldü. Ulusal kayıt listesi 18 kat arttı. Devletin nezaretinde 15 aylık çocuklar var. Dahası yetkililer, güneydeki “Sincan” bölgesinde anaokulları inşa etmek ve büyütmek için 1,2 milyar dolar harcadı. Zenz’e göre “Yatılı okullar, azınlıkların kültürel yapılandırılması için ideal bir ortam sağlıyor… Sincan’daki uzun vadeli hedef, bilinçli bir kültürel soykırımdır. Yeni jenerasyonun kalbi ve zihni Komünist Parti ideolojisiyle uyumlu hale getirilmek isteniyor.”
Çin devleti, namaz kılmak, Kur’an okumak, sakal bırakmak ve başörtüsü takmak gibi İslam’ın en önemli uygulamalarını sahte gerekçelerle aşırılık ve terörizm olarak tanımladı. Bu distopyan rejim, Doğu Türkistan’dan İslam’ı söküp atmak için İslam dininden kopuk yeni bir Uygur jenerasyonu yetiştirmek istiyor. Müslüman çocuklara ateist komünist kültürü aşılamak, İslami inançların her izini ortadan kaldırmak, Komünist Partinin itaatkar piyonu, devletin sadık objesi haline getirmek, Müslüman ailelere, Uygur toplumuna ve İslami inanca düşman yapmak için bu “enterne okulları”, yetişkin gözaltı kampları gibi kullanıyor. Bu “kültürel soykırım” a rağmen kimse, kapitalist dünyasındaki bir devletten Uygur Müslümanlarını korumak için Çin’e karşı harekete geçmesini beklememelidir. Çünkü insanların çektiği acıları ve zulümleri sonlandırmak yerine daha çok ekonomik çıkarlar gözetiliyor. Omurgasız rejimler, Müslüman karşıtı bu distopyan devlete içtenlikle bağlılıklarını sürdürüyorlar. Finansal kazanımlarını artırmak uğruna Uygur Müslümanlarına yapılan acımasız zulmü görmezden geliyorlar. Çin devlet televizyonu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Pekin ziyareti sırasında Çin’in “aşırılıkla mücadele” eylemlerine destek verdiğini, ortak terörle mücadele operasyonları yürütmek için iki ülkenin adım atması gerektiğini belirtti. Ayrıca “Çin’in Sincan bölgesindeki insanların Çin’in gelişimi ve refahı içinde mutlu bir yaşam sürdüğü bir gerçektir.”ifadelerini kullandı. Oysa Çin devletinin zulmünden kaçan ve bu “enterne okullarında” çocuklarını kaybeden çok sayıda Uygur Müslümanı Türkiye’de sürgünde yaşıyor! Uygur Müslümanlarının zorba Çin rejiminin pençelerinden kurtuluşu, ancak Nübüvvet metodu üzere Hilafetin yeniden kurulması ile gerçekleşebilir. Çünkü Hilafet, eylemlerini ekonomik kazanımlarına göre değil, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın buyruklarına göre belirler. Ne pahasına olursa olsun Müslümanları korumak için Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın fermanını uygular. Zulmü sonlandırmak için sadece ağzıyla konuşmaz, aksine İslam ve Müslümanların çıkarlarını savunur, gerçek temsilciliğini yapar! Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
إِنَّمَا الْإِمَامُ جُنَّةٌ يُقَاتَلُ مِنْ وَرَائِهِ وَيُتَّقَى بِهِ“Gerçekten de, İmam bir kalkandır. Onun arkasında savaşılır ve onunla korunulur.”
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Merkezî Medya Ofisi Kadın Kolları |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi el-Mezra’a, P.K. 5010-14, Kolombiya Merkezi B Blok Kat:2, Beyrut/Lübnan Telefon: TEL: 0096 113 07 59 4 / GSM: 0096 171 72 40 43 www.hizb-ut-tahrir.info |
E-Mail: media [@] hizb-ut-tahrir.info |