Rejim güçleri Hama ve İdlib kırsalına yeniden hava saldırısı düzenlediler. Salı sabahı rejime ait savaş uçakları, Rus keşif uçağı gözetiminde, Flifel ve Benin bölgelerini, Cebeli Zaviye’de Kansafra, El Bara ve El Fatırah eteklerini, Kuzeybatı Hama kırsalındaki El Gab ovasında Kalidin ve El Ankavi çevresini bombaladılar.

El Cezire Suriye muhabirinin bildirdiğine göre, 03 Temmuz 2021 Cumartesi günü, rejim ve Rus güçlerinin Suriye’nin kuzeybatısındaki İdlib kırsalında bulunan Cebel El Zaviya’ya bağlı köy ve kasabaları bombalaması sonucu, aralarında 6 çocuk ve bir aile olmak üzere 9 sivil yaşamını yitirdi, 5 Sivil Savunma personeli yaralandı.

Çocuklara, kadınlara ve yaşlılara uzansa bile planlarına göre hareket etmeyi reddedenlere karşı Suriye rejimi ile müttefikleri Rusya ve İran’ın katliam ve suçları durmayacaktır. Masum sivillerin hedef alınması, insani değerlerle örtüşmez. Tabii belleklerinde insani değerler diye bir değer varsa. Aksine anlaşmaları, ateşkesleri ve projelere geçirmek için siviller hedef alınıyor. Bu olgular, Suriye halkının devrimi pahasına siyasi kazanç elde etmek için rejim ve efendilerine hizmet ediyor. ABD’nin rejimle uzlaşıya dayalı siyasi çözümünü kabul etmeyi, katillerin hamisinin kucağına geri dönmeyi ve acımasız suçlarını muhasebe etmemeyi gerektiriyor.

Devrimci Şam halkına karşı devam etmekte olan bu suçlar, -uşaklarına ve kuklalarına şeytani rollerini paylaştıran- Amerika liderliğindeki “uluslararası toplum”un suçlu Esed rejiminin varlığını ve istikrarını meşrulaştırdığını, Suriye halkını umutsuzluğa düşürmek ve düşmanlarımızın dikte ettiği sömürgeci çözümleri dayatmak için Esed rejimini yaşam nedenleriyle desteklediğini doğruluyor.

Bu katliamlar, otoritesini gaspçılardan geri almadıkça İslam ümmetini çepeçevre kuşatan tehlikenin varlığı için bir kanıttır. Devrimi Allah için isteyen, onurlu yaşam uğrunda büyük fedakârlıklar gösteren devrimciler ve masumlardan bu adaletsizliği ve saldırganlığı kaldırma konusunda İslam ülkeleri için tehlike çanları çalıyor.

Güvenli ve emniyetli bir yaşam için her türlü bedeli ödeyen ve hala ödemeye devam eden İslam ümmeti, zafer ve üstünlüğün kâfir Batının hegemonyasından azade olmakta, Rabbin Şeriatına geri dönmekte, Allah ve Rasûl’ünü razı etmek için hayatın çeşitli işlerinde Şeriatı hakem kılmakta saklı olduğunu bilmelidir. Şartlar değişecek, bütün insanlığı düzeltmek için İslam’ı liderliğe taşıyacak olan siyasi oyunda bir değişiklik gerçekleşecektir.