حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Danimarka
Medya Bürosu
No: DNK–2021–MB–TR–07 |
H. 5 Cumâde’l Ûlâ 1443 M. Salı, 14 Aralık 2021 |
Danimarka Hükümeti İslami Aile Değerleriyle Mücadeleyi Kaybetti
Hükümetin yayımladığı yıllık anket, Müslümanların Batılı yaşam tarzını reddettiğini gösteriyor. Sözde “vatandaşlık anketi”nde binlerce Müslüman, kızlarının/oğullarının evlilik öncesi cinsel ilişki sorusuna, büyük çoğunluk “hayır” cevabını verdi!
Ankete göre 18 yaşındaki Müslümanlar ile orta yaşlılar, zinanın kabul edilemez olduğunu söylediler. Bu, Danimarka’da doğan Müslüman kuşağın, gönüllü olarak İslami yaşam tarzını seçtiğini ve asimilasyonu reddettiğini kanıtlıyor. Ayrıca zinaya bakış açısında hiçbir fark yok. Ankete katılan kadın ve erkekler, oğulları veya kızları yapsın zinanın kabul edilemez olduğunu belirttiler.
Bu nedenle Entegrasyon Bakanı Matthias Tesfaye, anket nedeniyle büyük bir hayal kırıklığı yaşadı ve aslında hükümetin entegrasyon ile asimilasyonu kastettiğini belirtti: “Başarılı entegrasyon insanların Danca öğrenip iş bulmalarıyla ilgili olduğu gibi Danimarka değerlerine ve cinsiyet eşitliğine bağlılıkla da ilgilidir.” dedi. (8.12.2021 Berlingske)
Tesfaye, skandal bir şekilde anketi “olumsuz sosyal kontrol” meselesine bir kanıt olarak kullanmaya çalıştı. Oysa anket, genç Müslümanların zina konusunda görüşlerini yani istekli tercihlerini dile getirdiklerini gösteriyor. Asimilasyon Bakanı’nın kabul etmediği şey işte bu! Zihin kontrolünü uygulayan hükümetin ta kendisidir! Utanmadan Asimilasyon Bakanı anket hakkında manipülatif bir yorum yaptı. “Kadınların ezilmesi”nden bahsetti. Hâlbuki anket, Müslüman kadınların hayâsız bir yaşamdan ziyade erdemli bir yaşamı tercih ettiklerini doğruluyor. Önceki anketlerde çıkan sonuçlar da bu yönde!
Hükümet bir yanılsama içinde ve çaresizce kendi kaba görüşlerini Müslümanlara dayatıyor ve bu nedenle her yolu denemeye hazır. Tesfaye, “Lise öğretmenleri ve futbol antrenörleri”nin bile İslam kültürüne karşı başlattığı “değerler savaşında” yer alması gerektiğini söyledi. Ancak hükümetin her yıl yaptırdığı zihin kontrolü anketleri, Müslümanların hala İslami kimliklerinden vazgeçmediğini gösteriyor.
Müslümanlar, laik bir ülkede doğup büyümüş olmalarına rağmen neden hala ahlaksız bir yaşamı reddediyorlar? Cevap basit: Saf ve bozulmamış bir yapıya sahip olan herkes, onurlu bir yaşam sürmenin asil olduğunu anlayabilir. İslam, alçakgönüllülük, edep, erdemlilik, haysiyet ve kadına saygı gibi doğru değerleri yerleştirir.
Entegrasyon Bakanının temsil ettiği ve Müslümanları zorlamak istediği kültür için aynı şey söylenemez. Son zamanlarda TV2 ve Tesfaye’nin de üyesi olduğu Danimarka Parlamentosu’nda cinsel kültür ve kadınlara yönelik aşağılayıcı ifadeler yer aldı.
Danimarka Entegrasyon Bakanı, Müslümanları İslami değerlerinden vazgeçirebileceğini düşünecek kadar küstahlaşmışsa, o zaman söylenecek tek bir şey var: Bu asla olmayacak! Öte yandan, Batılı yaşam tarzını terk edip İslami yaşam tarzını seçen Danimarkalıların sayısının gittikçe artacağını düşünüyoruz.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Danimarka Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: (+45) 50 59 90 66 www.hizb-ut-tahrir.dk |
E-Mail: info@hizb-ut-tahrir.dk |