Rabiu’l Evvel ayı boyunca birçok Müslüman, Peygamberimiz Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem’indoğum gününü anma etkinlik ve şenliklerine tanık olmaktadır. Bu etkinlikler, ümmetin hâlâ kutsal ritüel ve ateşli duygulara sahip olduğunun en somut kanıtıdır. Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’indoğum günü anısına İslami siyasi parti olan Hizb-ut Tahrir / Doğu Afrika şunu belirtmek ister:

Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem sevdası, sadece duygusal konularla sınırlı olmamalıdır. Aksine Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem sevdasını İslam inancının bir parçası ve bölümü olarak görmek şarttır. Müslümanlar, Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’i dünyadaki her şeyden daha çok sevmelidir. Enes RadiyAllahu Anh Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’denrivayet ettiğine göre,

لَا يُؤْمِنُ أَحَدُكُمْ حَتَّى أَكُونَ أَحَبَّ إِلَيْهِ مِنْ مَالِهِ وَأَهْلِهِ وَالنَّاسِ أَجْمَعِينَ“Sizden biri beni malından, ailesinden ve tüm insanlardan daha çok sevmedikçe gerçek manasıyla iman etmiş olmaz.”

Müslümanlar, herkesten daha çok Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’inonurunu korumak zorundadır. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

لِّتُؤْمِنُوا بِاللَّـهِ وَرَسُولِهِ وَتُعَزِّرُوهُ وَتُوَقِّرُوهُ وَتُسَبِّحُوهُ بُكْرَةً وَأَصِيلًا“Ta ki (ey müminler!) Allah’a ve Rasûlü’ne iman edesiniz, Rasûlü’ne yardım edesiniz, O’na saygı gösteresiniz ve sabah akşam Allah’ı tesbih edesiniz.” ^{[Fetih 9]}

Ancak ne hazindir ki onun Risalet’inden nefret eden ve zatından iğrenen kâfirler tarafından bu onur aşağılanıp ayaklar altına alınmaktadır. Günümüzde Batı ve onun Tağut hükümetleri, “düşünce ve ifade özgürlüğü” kisvesi altında Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’ehakaret edenleri kollayıp korumakta ve yüzsüzce onlara sığınma hakkı vermektedir. 

Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’indoğum gününün anıldığı bu ayda Müslümanlar, Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’inİslam gibi muazzam bir fazilet ve erdem getirdiğini hatırlamalıdır. Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in temel amacı, tüm insanlığı cehalet karanlığından İslam’ın aydınlığına çıkarmaktır. Ayrıca Müslümanlar, İslam’ın hidayet ve özünü de hatırlamalıdır. İslam, nitekim Batı tarafından saptırmaca hatta zorla tasvir edildiği gibi sadece manevi bir din değildir. İslam’ın kapsamlı bir hayat biçimi olduğunu anlamak olağanüstü önemlidir. Eşsiz siyasal sisteme, ekonomik sisteme hatta ve hatta ictimaî sisteme sahiptir. İslam’ın tek amacı, kâfirler istemese de diğer tüm insan yapımı ideolojiler üzerine hâkim olmaktır.

هُوَ الَّذِي أَرْسَلَ رَسُولَهُ بِالْهُدَىٰ وَدِينِ الْحَقِّ لِيُظْهِرَهُ عَلَى الدِّينِ كُلِّهِ وَلَوْ كَرِهَ الْمُشْرِكُونَ“Müşrikler istemeseler de dinini bütün dinlere üstün kılmak için Peygamberini hidayet ve hak ile gönderen O’dur.” ^{[Saff 9]}

Son olarak biz, her Müslümana Muhammed SallAllahu Aleyhi ve Sellem’euymanın önemini hatırlatmak isteriz. O şimdiye kadar bütün dünyada ortaya çıkmış tek siyasi ikondur. Medine’yi Münevvere’de başarıyla ilk İslam Devletini kurmuş ve başarıyla İslam’a göre yönetmiştir. O devlet, Müslümanları yeryüzünün en güçlü halkı yapmıştır. Devlet, barışın garantörü ve Allah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’inseçip beğendiği dinin uygulanmasının güvencesidir. Biz de Peygamberimizin İslami hayatı başlatmak için izlediği siyaseti takip etmek zorundayız. Elbette bunun yolu da Nübüvvet metodu üzere Hilafet Devletini yeniden kurmaktır. Hilafet, Batı tarafından Müslümanlara karşı uygulanan her türlü baskı ve zulmü ortadan kaldırarak tarihe gömecektir.