17 Şubat 2014 Pazartesi günü BBC web sitesi, Orta Afrika Cumhuriyeti için Uluslararası Destek Misyonu altında Afrikalı askerlerin [MISCA] ülkeden Kamerun'a kaçan yaklaşık 2.000 Müslümanı geri çevirdiklerini bildirdi. Bu Müslümanlar, Hıristiyan milislerin saldırılarından kendilerini kurtarmak için kaçmıştılar. Ruanda ordusuna eşlik eden BBC Hausa muhabiri, mültecileri taşıyan konvoyun silah, mızrak, ok, bıçak, taş ve kılıç kullanılarak anti-Balaka milisler tarafından saldırıya uğradığını söyledi. Bazı raporlar vahşice öldürmek, yakmak ve etlerini yemek gibi Hristiyan milislerin Müslümanlara karşı katliam işlediklerini ortaya koydular. BBC web sitesi de yamyam davranışlar üzerindeki incelemelerin sonuçlarını açıkladı.

Tanıklar, 20'den fazla Hıristiyan grubun, Müslüman mültecileri taşıyan araba şoförünü zorla durdurduklarını iddia ettiler. Sonra bir Müslümanı arabadan dışarı çıkardılar, onu yediler, bıçakladılar ve daha sonra da bir kaya ile başını ezdiler. Onlardan biri, hemen ardından kurbanın bacaklarını kesip çiğ çiğ yedi. Diğerleri de bu vahşeti kutladılar. Katilin etrafında toplanıp onu tebrik ettiler ve bir kahraman gibi başını okşadılar. Bu arada şiddeti önlemek adına Afrika barış gücünü desteklemek iddiasıyla Fransa tarafından gönderilen birliklerin tamamen Hıristiyan yanlısı grup oldukları ortaya çıktı. Orta Afrika'da Müslüman temizliği, aslında orada Müslümanlara karşı işlenen suçların, buzdağının sadece görünen yüzüdür. Müslümanı en vahşi, en acımasız şekilde katletmek, canlı canlı organlarını kesmek, yaralamak, yakmak ve etini yemek şu anda Orta Afrika'daki Müslümanların karşılaştığı korkunç bir gerçektir. Onların durumu 8.000'den fazla sivilin öldürüldüğü 1995 yılında Srebrenica'daki Müslümanların durumu gibidir. Aynı durum ayrıca Suriye, Burma, Filistin, Avanti, Keşmir, Doğu Türkistan ve kriz içinde olan diğer Müslüman ülkelerde de oluyor.

Bu konuyla ilgili olarak Hizb-ut Tahrir / Endonezya, Cumhurbaşkanlığı Sarayı ve Cakarta'daki Birleşmiş Milletler Genel Merkezi önünde bir miting yaparak şunları dile getirdi:

1- Orta Afrika rejiminden hemen Müslümanlara karşı işlenen katliama son verilmesi talep edildi.

2- En büyük Müslüman ülkenin lideri olarak Susilo Bambang Yudhoyono da dâhil olmak üzere Müslüman ülkelerdeki tüm yöneticilerden, Orta Afrika'daki Müslümanları korumak için askeri gücün organize edilmesi ve harekete geçirilmesi istendi. Dünyadaki tüm Müslümanlar kardeştir. Bu nedenle Orta Afrika'daki Müslümanın çektiği acı bizim de acımızdır. Bu yüzden onlara yardım etmek için hızlı bir şekilde hareket etmeliyiz. مَثَلُ الْمُؤْمِنِينَ فِي تَوَادِّهِمْ وَتَرَاحُمِهِمْ وَتَعَاطُفِهِمْ، مَثَلُ الْجَسَدِ إِذَا اشْتَكَى مِنْهُ عُضْوٌ تَدَاعَى لَهُ سَائِرُ الْجَسَدِ بِالسَّهَرِ وَالْحُمَّى "Müminler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar." ^{[ Müslim]}

3- Tüm Müslümanları, özellikle Orta Afrikalı Müslümanları karşılaştıkları zulüm karşısında sabırlı olmaya ve buna karşı dişe diş mücadele etmeye davet ediyoruz. Zorbalığına karşı mücadele edecek bir güç oluşturmak için bir olmak, diri olmak gerekir. Şüphesiz, zulüm mağlup olacaktır. Çünkü Müslüman zulüm karşısında, İslam ve Müslümanların onurunun çiğnenmesi karşısında asla pes etmez. Daha sonra Hilafet kurulduğunda insanları koruyacak ve İslami ümmete haksızlık yapanı cezalandıracaktır.

إِنَّ الَّذِينَ فَتَنُوا الْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ ثُمَّ لَمْ يَتُوبُوا فَلَهُمْ عَذَابُ جَهَنَّمَ وَلَهُمْ عَذَابُ الْحَرِيقِ

"Şüphesiz mümin erkeklerle mümin kadınlara işkence edip, sonra da tövbe etmeyenlere; cehennem azabı ve yangın azabı vardır." ^{[Buruc 10]}