Yahudi devleti, Filistin'de Gazze Şeridi'ne tekrar saldırdı. 10 Temmuz 2014 Perşembe günü Yahudiler, toplar ve savaş uçakları ile Gazze'ye 90'dan fazla saldırı düzenledi. Kurbanların sayısı gün geçtikçe artıyor. Şuana kadar toplam 90 kişi şehit oldu. Çoğunlukla kadın ve çocuklar olmak üzere 600'den fazla da yaralı var. Yahudi varlığı, saldırılarını durdurmazsa sayıların artmasından endişeleniliyor. Bu saldırıların durdurulması için şuana kadar İslam dünyası tarafından etkili hiç bir girişim olmadı. Sadece saldırılar kınanıp reddedildi. Sonra gıda, ilaç ve doktorlar gönderildi. Bunlar dışında herhangi bir eylemde bulunulmadı. Yahudiler, önceki saldırılar sırasında yaptıkları gibi bu yardımların ulaşmasına da engel olabilirler. Bu saldırıya rağmen Filistin otoritesi lideri Mahmud Abbas, kızgınlığını ifade edeceği yerde Yahudi varlığına hitaben Tel Aviv'de bir konferansta "Filistin halkının lideri olarak ben, iki devletli çözüm ve komşumuz İsrail ile barış ve normalleşme vizyonuna tamamen bağlı kalacağımı taahhüt ediyorum. Cumhurbaşkanı Peres ile birlikte Papa Francis'i karşılama davetine icabet etmemin nedeni budur. Hep birlikte barış için dua edeceğiz. Halkım barış istiyor, İsraillilerin de bizim gibi barış istediklerini biliyoruz." dedi. Yahudilerin, Filistin halkına karşı işlediği zulüm açıktır. Filistin otoritesi ve Arap devletlerinin zayıflığından, daha doğrusu kendi halklarını bastırma, Siyonistlerle ilişkileri sürdürme, bölgesel istikrarı korumak için Amerika ile yardımlaşma girişiminden yararlanarak zaman zaman bu zulmü artırmaktadır. Bunun için Hizb-ut Tahrir, Gazze'deki Yahudi varlığının saldırılarını, Amerika ve diğer Batılı ülkelerle bu zulüm üzerinde yardımlaşmayı kınayan bir bildiri yayınladı. Hizb-ut Tahrir, Cakarta ve Endonezya'nın diğer bölgelerinde gösteriler düzenledi. Yöneticilere hitaben yapılan konuşmalarda şunlar ifade edildi:

1- İslam ülkelerinin yöneticileri, Yahudi varlığının zulmünü durdurmak için Gazze'ye ordular göndererek fiili olarak harekete geçmeye çağrıldı. Hepsi, 500 asker gönderse, İslam Konferansı Teşkilatı'na bağlı olan Endonezya da dâhil olmak üzere 50 İslam ülkesinden en az 25.000 asker katılacaktır. Filistin halkını korumanın ve Yahudi varlığının saldırılarını durdurmanın tek yöntemi budur.

2- Devlet Başkanı Susilo Bambang Yudhoyono, en kısa sürede Müslüman orduları Gazze'ye göndererek önemli bir rol oynamaya davet edildi. En büyük İslami ülkenin lideri olarak Susilo'nun oynayacağı bu rolün, diğer Müslüman ülkelerin Gazze halkını kurtarmak için harekete geçmelerinde etkin tesiri olacaktır. Filistin'i Yahudilerin elinden kurtarmak, Siyonistleri kutsal Filistin ve El-Aksa topraklarından çıkarıp oraları tekrar Müslümanlara iade etmek ancak orduları harekete geçirmekle mümkündür.

3- Sessiz kalmak ya da sadece kınamak, bu yöneticilerin Gazze halkına karşı işlenen katliamlara izin verdikleri, aynı zamanda da Filistin halkına karşı işlenen zulümde Yahudi varlığı ile yardımlaştıkları anlamına gelir. Hiç şüphe yok ki bu, genel olarak İslam ümmetine, özel olarak da Gazze halkına karşı çirkin bir hakarettir.

4- İslam ümmeti her şekilde Gazze halkıyla dayanışma içinde olmak için harekete geçmelidir. Şeriatı uygulamak ve Hilafeti kurmak için çok çalışmak zorundadır. Hilafet, 1,6 milyar Müslümanın lideri olacak, Filistin de dâhil her ülkede onları gerçekten koruyacaktır. Hilafet, Yahudilerin zulmüne dur diyecek ve bu tür zulümler bir daha asla tekrarlanmayacaktır. Aksine mübarek topraklar, gaspçı Yahudilerin elinden geri alınıp asıl sahiplerine iade edilecektir İnşaAllah.

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ
"Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Rasûlü'ne icabet edin." ^{[Enfal 24]}