Uluslararası Af Örgütü, Rakhine ya da Arakanlı Müslümanların Birman hükümetinin göz yummasıyla aşırı Budistler tarafından sürekli şiddet eylemleri ve katliama maruz kaldıklarını kabul etti.

8. yüzyıldan beri Rakhine ya da Arakan bölgesinde yaşayan Rohingyalı Müslümanlar, bir an da vatansız insanlar haline geliverdiler. Birman hükümeti, Rohingyalı Müslümanlara karşı baskıcı eylemlerine devam ediyor. Onların hareketlerini kısıtlıyor, arazi haklarını reddediyor, eğitim ve kamu hizmetlerine erişimlerini engelliyor. BM Mülteci Ajansı UNHCR, on binlerce Müslümanın öldürüldüğünü, binlerce insanın, Bangladeş, Malezya, Tayland ve Endonezya gibi farklı ülkelere kaçmak zorunda kaldıklarını söyledi. UNHCR göre yaklaşık bir milyon Rohingyalı Müslüman şimdi Myanmar dışında yaşamak zorunda. Hiçbir ülke onları kalıcı olarak kabul etmiyor. Açıkça Birman hükümeti bu acımasız politikaları ile onları ülkelerinden çıkarmak niyetinde. Bu yüzden Rohingyalı Müslümanları katlediyor. Sanki bir nevi Müslüman temizliği yapıyor.

Bu içler acısı bir durum. Rohingya, İslam dünyasının ayrılmaz bir parçasıdır. Şu an İslam dünyasının 1,6 milyardan fazla nüfusu var. Nasıl oluyor da bu kadar çok Müslümanlar, vahşice zulme maruz kalan kardeşlerini koruyamıyor? Müslüman kardeşlerimizin izzet ve gururu nerede? Bu gerçek ile birlikte Müslümanların Pattani, Güney Tayland, Moro, Güney Filipinler, Irak, Afganistan ve Filistin'de maruz kaldıkları felaketler şunu göstermiştir ki İslami siyasi kurumun, yani Osmanlı Hilafetinin 1924 yılında yıkılmasıyla Müslümanlar zayıf ve çaresizdir.

Bu olaylar ışığında Hizb-ut Tahrir / Endonezya şunu belirtmek ister:

1- Rahipler ve Birman hükümetinin desteğiyle Burma Arakan bölgesinde Rohingyalı Müslümanlara karşı yürütülen barbarca şiddet eylemlerini, malların yok edilmesini, katliamları, aşırı Budistlerin uyguladığı kıyımları nefretle kınar. Bu korkunç eylemler, uygar bir insan yapacağı eylemler değildir.

2- Birman hükümeti derhal bu zalimane eylemleri durdurmalıdır. Ve ayrıca Arakan bölgesinde Rohingyalı Müslümanların varlığını ortadan kaldırmayı amaçlayan her politikaya bir son vermelidir. Burma devleti daha ortada yokken Arakan bölgesinde Rohingyalı Müslümanlar vardı. Dolayısıyla onlar, her hakkı sahip bölgenin yasal sakinleri olarak kabul edilmelidir.

3- Rohingyalı Müslümanlara karşı uygulanan şiddete dur demek için Endonezya hükümeti en etkili ve en sert cevabı vermelidir. Ayrıca Endonezya'ya sığınmak için gelen Rohingyalı Müslüman göçmenleri denize itmek yerine onlara koruma ve tedavi olanakları sağlamalıdır.

4- İslam ümmeti, Rohingyalı Müslümanlarla dayanışma göstermek için derhal harekete geçmelidir. Hizb-ut Tahrir / Endonezya, Rohingyalı Müslümanlara özellikle de Endonezya bölgesine kaçıp gelenlere yardım elini uzatmak için yardım ve para topluyor. Yardımlar, gıda ve para, HTI DPD Langsa tarafından Kuala Langsa limanında 17 Mayıs Çarşamba günü mültecilere dağıtıldı.

5- İslam ümmeti, Şeriat ve Hilafeti yeniden ihya etmek için el ele ciddiyetle hep birlikte çalışmalıdır. Sadece Hilafet Devletinin gölgesi altında 1,6 milyar Müslüman bir araya gelebilir ve güçlü olabilir. Ancak o zaman birçok ülkede İslam ümmeti, Rohingyalı Müslümanlar dâhil olmak üzere izzetli ve onurlu yaşayabilirler. Dolayısıyla bu korkunç zulüm Allah'ın izniyle gelecekte önlenecektir.

Allah bize yeter. O ne güzel vekil, ne güzel Mevla ve ne güzel yardımcıdır.