Pazartesi, 28 Cumade’s Sânî 1446 | 2024/12/30
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mübarek Toprak (Filistin)
Medya Bürosu

No: FL-BA-2024-MB-TR-21 H. 13 Cumâde’s Sânî 1446
M. Pazar, 15 Aralık 2024

Filistin Halkı, Yahudiler ve Onların Ucuz Piyonu Filistin Yönetimi Tarafından Katlediliyor

Filistin Yönetimi güvenlik güçleri, Cenin Kampı’ndan Yezid Caaise’yi ve 13 yaşındaki Muhammed Al-Amir’i babasının gözleri önünde katlettiler. Birkaç gün önce genç Rubhi Al-Şelabi’yi soğukkanlılıkla öldürmüşlerdi. Bir hafta önce de İbn Sina Hastanesi’ne baskın yapıp acil servise ateş açmışlardı. Çatılara keskin nişancılar yerleştirdiler, sokaklara asker konuşlandırdılar. Bu sahne Gazze’de Yahudilerin işlediği suçlarla birebir örtüşüyor. Filistin halkına düşmanlık eden Yahudi zihniyetiyle hareket ediyorlar, bir sözle bile olsa kendilerini inciten herkesten intikam alıyorlar. Filistin Yönetimi’nin suçlarını reddeden insanların üzerlerine gaz bombası sıkıyorlar. Filistin Yönetimi ve aygıtları, her geçen gün daha korkunç ve karanlık yüzünü göstererek, Yahudilerle birlikte ve onlardan olduklarını, kendi ırklarından olsalar bile Filistin halkıyla hiçbir bağlarının olmadığını kanıtlıyorlar.

Dayton’un emir kulları, Abbas’ın “Görev tamamlanmadan geri dönmeyin.” direktifiyle harekete geçtiler. Filistin Yönetimi, güvenlik koordinasyonunu (kutsal) bir kılıf olarak kullanarak Cenin Kampı halkına ve mücahitlerine karşı işlediği suçları aklamak için her yolu deniyor. Başbakanından, sanal alemdeki trollerine, hatta camilerde vaaz veren imamlarına kadar herkesi bu suça ortak ediyor. Vakıflar Bakanlığı, imamlarına güvenlik güçlerini övmeleri ve halkı bu güçlerin etrafında toplanmaya davet etmeleri talimatını verdi. Güvenlik güçleri, insanları, ‘güvenliği sağlama’ ve ‘kaosu önleme’ bahanesiyle öldürürken, Vakıflar Bakanlığı da Şebbihaların şeyhlerine benzer bir rol üstlendi. Eğer Vakıflar Bakanlığı ve arkasındaki Filistin Yönetiminde zerre kadar utanma duygusu olsaydı, yeniden hesap yapar ve utanç verici tutumunu yeniden gözden geçirirdi hele de Yahudi yanlısı güvenlik güçlerine destek çağrısı yapan tutumunu reddetmek için halkın Nablus’ta Hacı Mezzuz El-Mısri Camii’nde Cuma namazı sonrası protesto düzenlemesinin ardından.

Bugün Cenin Kampı’nda ya da başka bir yerde hedef alınan mücahitlerin ‘suçu’, silahlarını işgalcilere çevirmeleri ve Allah yolunda Yahudilere karşı cihat ettiklerini söylemeleridir. Bunun üzerine Yahudiler Cenin, Nablus, Tulkarem ve tüm Batı Şeria’da pek çok kişiyi öldürdüler. Yine de mücahit gençlerin kökünü kazıyamadılar, zira bu gençler, orantısız bir savaş yürüttüklerini ve özgürlüğün ancak Filistin’e yardım edecek bir ordunun varlığıyla mümkün olacağını bilmelerine rağmen, bir ellerinde canlarını, diğer ellerinde silahlarını taşımayı seçmişlerdir.

Filistin Yönetimi’nin işlediği bu suç, Yahudi varlığına hizmet etmektedir. Otorite, Yahudilerin eli olmayı kabul etmekle kalmamış aynı zamanda seve seve bu rolü üstlendiği görülmüştür. Yahudi varlığının, Cenin Mülteci Kampı’nı silahsızlandırma ve mücahitleri öldürme niyeti ve planını Filistin Yönetimi ve onun güvenlik aygıtları gerçekleştirmektedir.

هُمُ الْعَدُوُّ فَاحْذَرْهُمْ قَاتَلَهُمُ اللهُ أَنَّى يُؤْفَكُونَ“Onlar düşmandır, onlardan sakın! Allah onları kahretsin! Nasıl da (haktan) çevriliyorlar!” [Münafikun 4]

Artık Filistin halkı, Filistin Yönetimi’nin ‘güvenliği sağlama’, ‘DEAŞ ve terörle mücadele’ ve ‘düzeni koruma’ gibi uyduruk bahanelerine kanmıyor. Halk, bu Yönetimden ve destekçilerinden tiksiniyor; Gazze’deki kardeşlerimizi yüzüstü bıraktıklarını ve Batı Şeria’daki yerleşimci sürüsünün taşkınlıkları karşısında vurdumduymaz bir tavır sergilediklerini bizzat tecrübe ettiler. İşgal güçlerinin kendi güvenlik bölgelerine baskınlar düzenledikleri sırasında Filistin Yönetimi yetkililerinin karargâhlarında saklandıklarına tanık oldular. Onların Esed, Kaddafi, Sisi ve Muhammed bin Selman gibi, Müslüman dünyasında halkını katleden ve işkence eden rejimlerin çirkin birer kopyası olduğunu anladılar.

Ey mübarek Toprak halkı! Gazaba uğramış olanlar, yerleşim alanlarını hızla genişleterek ve yeni gerçeklikler oluşturarak sizi iki seçenek arasında bırakmaya çalışıyorlar: Ya teslimiyet ya da göç. Filistin Yönetimi, bu gerçeği çok iyi biliyor. Ama yine de onlara boyun eğip onların suç politikalarını uygulamak için kirli bir araç olmayı yeğlemiştir. Bu şekilde varlığını sürdürebileceğini sanıyor. Ama nafile! Çünkü gazaba uğrayanlar için Filistin Yönetimi yalnızca işlerini gördükleri sürece kullanabilecekleri bir araçtır ve zamanı geldiğinde bir çöp gibi derin bir uçuruma atılacaklardır.

Filistin halkı bugün, Yahudi işgalciler ile onların ucuz bir aracı haline gelmiş Filistin Yönetimi arasında sıkışmış bir haldedir. Ancak imanları ve Allah’a olan sarsılmaz güvenleri, onlara tıpkı Hıttin’de olduğu gibi abdestli ve temiz eller tarafından Kudüs’ün, Yahudilerin ve onların işbirlikçilerinin pisliğinden mutlaka temizleneceğini söylüyor. Bugün Filistin halkı, Ümmeti Muhammed’in boyun eğen ve ihanet eden rejimlerin zincirlerinden kurtulmaya başladığını görmektedir. O gün geldiğinde, ümmetin mümin askerleri Mescid-i Aksa’da kurtuluş namazını kılacaklardır. İşte o zaman zalimlerin özrü kabul edilmeyecek, ümmet onları affetmeyecek, dökülen kanların hesabını soracak ve hainleri, Kâbe’nin örtüsüne sarılsalar bile yakalayacaktır.

وَيَقُولُونَ مَتَى هُوَ قُلْ عَسَى أَن يَكُونَ قَرِيباً“Ne zamanmış o?” diyecekler. De ki: “Yakın olsa gerek!” [İsra 51]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mübarek Toprak (Filistin)
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: 0598819100
www.pal-tahrir.info
E-Mail: info@pal-tahrir.info

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER