حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Hollanda
Medya Bürosu
No: HL–BA–2023–MB–TR–01 |
H. 26 Cumâde’s Sânî 1444 M. Perşembe, 19 Ocak 2023 |
LGBTIQ+ ve Müslüman Topluluklar Üzerindeki Sonuçları
Hollanda Senatosu, açıkça engellilik veya cinsel yönelim temelinde ayrımcılıktan bahseden Anayasa’nın 1. maddesinde değişiklik öngören tasarıyı onayladı. Çıkar grupları, bunu LGBTIQ+ topluluğu için tarihi bir zafer olarak nitelendirdi. Hollanda anayasanın 1. Maddesi “Din, hayat görüşü, politik eğilim, ırk, cinsiyet veya her ne sebeple olursa olsun, ayrımcılığa izin verilmez.” demektedir. Mevcut “Her ne sebeple olursa olsun” ibaresi, engellilik ve cinsel yönelimi içermesine rağmen artık bu maddeye “engellilik” ve “cinsel yönelim” sözcükleri de eklenecektir. Ancak özellikle cinsel yönelim üzerinde durulmaktadır. Bu, ayrımcılıkla ilgili mevcut maddenin aslında değişmeyeceği sadece bu gruba ek bir vurgu yapılacağı anlamına gelmektedir.
Yasada cinsel yönelimin korunmasına vurgu yapılması veya yasaya konulması yeni değildir. Bir süredir yasalar, LGBTIQ+ grubunun çıkarları doğrultusunda değiştirilmektedir. Devlet garantili tanıma, işbirliği ve koruma yasalarının sağlamlaştırılması, birçok Batı ülkesinde yürütülen daha geniş kapsamlı kampanyanın sadece bir parçasıdır. Yasal güvenceye ek olarak, LGBTIQ+ grubunun halk arasında normalleştirilmesi için toplumun her katmanında propagandası yapılmaktadır. Diğer şeylerin yanı sıra meseleye bir güvenlik sorunu olarak yaklaşılmaktadır. Örneğin bu gruba karşı sempati oluşturmak ve insanların bu grubu kabul etmesini sağlamak için bu gruba uygulanan şiddet veya bu grubun üyelerinin kişisel hikâyeleri ve acıları üzerinde durulmaktadır.
LGBTIQ+ grubunu kabul etmeyenler ve özel gökkuşağı bandı takmayanlar, dünya futbol kupasında olduğu gibi hor görülmektedir. Bu kampanyanın nihai hedefi, ayrımcılığa karşı koruma veya mücadele değil, bu grubun kabulü ve normalleştirilmesidir. LGBTIQ+ kampanyasının son sürat devam etmesi, LGBTIQ+’ın henüz Hollandalılar arasında kabul görmediğinin ve normal hale gelmediğinin bir göstergesidir. Toplumda hâlâ bu grubu normal görmeyen, normal görmek de istemeyen büyük bir kitle var.
Hedef gruplardan biri de, Müslüman topluluktur, çünkü İslam’ın kendine özgü değerler sistemi vardır ve bu düşünceyle çelişmektedir. Hükümetin özellikle Müslüman topluluğu hedef alan bir kampanya yürütmesinin nedeni işte budur. Bu bağlamda örneğin Amsterdam şehri, çeşitli camilerin yönetim kurullarını LGBTIQ+’ya yönelik ayrımcılığı ve şiddeti açıkça kınayan bir destek bildirisi imzalamaya çağırdı. Dolayısıyla Hollanda hükümetinin sitesinde “İki kültürlü ve dini gruplar tarafından LGBTİ’lerin kabulü” başlığı altında şunlar yer almaktadır: “Bir kimse ne kadar dindar olursa, LGBTİ’leri kabul etmeme şansı da kadar yüksek olur. İki kültürlü geçmişe sahip Hollandalılar arasında büyük bir direnç söz konusu. Örneğin Türk ve Fas kökenli Hollandalıların yarısı, eşcinselliğin yanlış olduğunu düşünmekte. Hükümet, diğer şeylerin yanı sıra rol modeller kullanarak ve kişisel hikâyeler uydurarak bunu değiştirmek istemektedir.”
Müslümanlar, İslam’ın temellerine yönelik bu ideolojik saldırının farkına varmak zorundadır. İslam’ın pozisyonunun ne olduğu konusunda kimsenin şüphesi olmasın. İslam, yanlış kavramları asla kabul etmez. LGBTIQ+ lobisinin uğrunda mücadele ettiği şey de bunlardan biridir. İslam, eşcinsel ilişkileri ve transgenderizm olgusunu büyük bir günah olarak addetmektedir. İslam’ın esaslarına aykırı olan ve inkârı İslam’dan dışarı çıkaran şeyleri kabul etmek, biz Müslümanlara yakışır mı? Bu durumda nasıl bir Müslüman olabiliriz?
Okay Pala [Ebu Zeyn]
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Hollanda
Medya Temsilcisi
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Hollanda Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: +31 (0) 6 11 86 05 21 www.hizb-ut-tahrir.nl |
E-Mail: Okay.pala@hizb-ut-tahrir.nl |