Cumartesi, 21 Muharrem 1446 | 2024/07/27
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Malezya
Medya Bürosu

No: ML–BA–2018–MB–TR–12 H. 5 Muharrem 1440
M. Cumartesi, 15 Eylül 2018

Yargıtay Kararı, Laik Sistemin Müslümanların İnancına Tehdit Teşkil Ettiğinin Açık Kanıtıdır

Bu yılın Ocak ayında Malezya Federal Mahkemesi, ülkeyi şok eden bir karara imza atmıştı. Gerçi beklenen bir karardı. Mahkeme, Müslüman olduktan ve Hindu karısından boşandıktan sonra babanın, üççocuğunun da Müslüman olması için yaptığı başvuruyu reddetmişti. Bugün de (14.09.2018) Yargıtay, anneleri tarafından Müslüman yapılan iki çocuğun velayetini Budist babaya vererek benzer bir karara imza attı. Mahkemenin üç üyesinden ikisi Müslümandır. Müslüman olan iki yargıç, nasıl inançları ve dinlerine aykırı hüküm verebilirler? Her iki mahkemenin de gerekçeli kararı aynıdır; diğer eşin rızası olmaması nedeniyle söz konusu çocukların din değiştirmesi, geçersiz ve hükümsüzdür.

Bu, dini devletten ayıran Malezya’daki laik sistemin salgılarından biridir. Dinin yokluğunda devlet yönetir. Yasama, Kuran ve Sünnet yerine milletvekilleri ve Devlet Yasama Meclisi üyelerinin arzu ve isteklerine göredir. Ülkenin mevcut anayasası, sömürgeci kâfir mirasıdır. Benzer şekilde mevcut mahkeme de sömürgeci kâfir mirasıdır. Sömürgecilerin belirlediği oyun kurallarına göre sömürgecilik hukuku uygulamaktadır! Malezya, Şeriat Mahkemesi sahibi olmakla gurur duyar, ancak bu mahkeme, medeni mahkemenin altındadır ve yetkisi oldukça kısıtlıdır, bu yüzden yeterince şeriat değil! Sömürgecilik mirası demokratik küfür sistemi ve yasalar, hâlâ ülkede yürürlüktedir. Müslümanlar, medeni hukuk ve medeni mahkemelere tabidir. Ama gayrimüslimler, şeriat hukuku ve şeriat mahkemelerine tabi değildir! Öyle ki, Müslümanlar ile gayrimüslimler arasında evlilik konuları dâhil herhangi bir anlaşmazlık çıkarsa, anlaşmazlığa İslam hukukuna göre hükmetmeyen medeni mahkeme bakar. Onun için bu mahkemenin vereceği karar kolaylıkla öngörülebilir.

Dinini değiştirmiş iki çocuğun velayetini Budist babaya verme yönünde karar belirten iki yargıç, aslında bu çocukların imanını “satmışlardır” Kayda değerdir ki imanın “satılması” öyle önemsiz bir mevzu değil, zira cennet ve cehennem sonuçlarını doğurur. Yargıçlar, bu çocukların inançlarını küstahça hiçe saydılar, sırf şeri hükme aykırı insan yapımı yasalara uymak için çocukların ahiretteki kurtuluşunu umursamadılar! Bugün bu, ülkede egemen olan laik düşünce ve sistemin bir ürünüdür. Dini hayattan ayıran bu sistem, aslında Müslümanların inancına zarar veriyor. Bu sistemden fışkıran yasa, herhangi bir Müslümanın mürtet olmasına ve cezasız kalmasına izin veriyor. Yargıçlar, bir kişinin Müslümanlığını iptal edebiliyor ya da “yeniden mürtetliğine” karar verebiliyor. Bu karar, bu ülkede olası benzer vakalara emsal teşkil edecektir. Bu davalar, Müslümanların inancına gerçek tehdidin laik sistem olduğunu gösterir!

Gerçekten de sömürgeci kâfirin bize dayattığı laik demokratik sistem, bu ümmetin dinini ziyan ediyor. Bu ülkenin “bağımsızlığı” nın ardından dahi iktidar partisi, bu sistemin bekçiliğini yapmakta, gurur duymakta, hatta zorbalıkla savunuculuğunu yapmaktadır. Geçtiğimiz Mayıs ayında iktidara gelen Pakatan Harapan partisinden de değişiklik yapması beklenmiyor. Bunun nedeni, irade yokluğunun yanı sıra yeni hükümetin, sistemin nasıl değiştirileceğini bilmemesidir. Dahası gayrimüslim çoğunluğa sahip bir mecliste hükümetin, laik sistemi İslami sisteme dönüştürmesi hayaldir! Belli ki yeni hükümet, Müslümanların dinine zarar veren bu laik sisteme haleflik yapıyor, başka da bir fonksiyonu yok! Ülke çapındaki dini yetkililerin, imanı zedeleyici mahkeme kararlarını sessizce izlemeleri, meseleyi daha da kötüleştiriyor. Zira ülkedeki liberalizm illetini sessizce izliyorlar. Aynı zamanda bazıları, tutuklama ve İslami vaizleri mahkeme huzuruna çıkarma şampiyonudur.

Bu vesileyle Hizb-ut Tahrir, İslam’ı, kız ve erkek kardeşlerini seven Müslümanları bu dava karşısında uyanık olmaya çağırıyor. Ümmetin inancını tehlikeye atan mahkemenin kararına itiraz etmek için olası tüm eforumuzu seferber etmeliyiz. Dahası ve daha da önemlisi, Müslümanlar ayağa kalkmalı ve inançlarına risk teşkil eden bu sömürgecilik mirası laik demokratik sistemi, ümmetin inancını koruyan Peygamber mirası İslami sistemle değiştirmek için çalışmalıdır. Hizb-ut Tahrir, Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafeti kurarak Allah’ın kanunlarını yeniden ikame etmek için Müslümanları omuz omuza çalışmaya davet ediyor. Zira ancak bu yolla laik sistemin gaddar “hizmeti” sona erdirilebilir ve yerine âleme iyiliği taşıyacak olan İslami sistem getirilebilir.

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Malezya
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: 

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER