حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Ofisi
No: HTu2013BAu20132010u2013MMBu2013TRu20130019 |
H. 13 Muharrem 1432 M. Pazar, 19 Aralık 2010 |
-Basın Açıklaması- Gelelim Dubai Medya Fuarı İle Olan Meselemize
Hizbin Merkezi Medya Bürosu Müdürü ile Dubai Medya Fuarının Sorumlu Müdürü arasında medya bürosunun fuara katılıp katılamayacağı hakkında gerçekleşen telefon görüşmesine binaen fuar, 31.08.2010 tarihinde gönderdiği mesajında Hizb-ut Tahrir Medya Bürosu'nun katılımından memnuniyet duyacakları cevabını verdi. Mesajda şöyle geçmiştir: "Öncelikle sizinle yapmış olduğumuz telefon görüşmesinden ve bizimle birlikte 2010 Dubai Fuarı'na katılmak istemenizden dolayı teşekkür ederiz. Telefonda anlaştığımız gibi Hizb-ut Tahrir Medya Bürosu Kuruluşu, 10 metrekare fiyatı üzerinden 12 metrekarelik donanımlı bir yer almıştır. Dolayısıyla toplam meblağ 4800 dolar yerine 4000 dolardır. Söz konusu donanımlı yerle ilgili rezervasyon sözleşmesi tarafımızca hazırlanarak maile eklenmiş olup tarafınızca imzalanıp mail yoluyla bize tekrar göndermenizi rica ederiz..."
Söz konusu mesaj, "Satış Bölümü Yöneticisi Sayın İbrahim Şaytiya" tarafından imzalanmıştır. Bunun üzerine Medya Bürosu, aynı gün tarihli bir mesajla kendilerine cevap vermiştir. Mesajda şöyle geçmiştir: "Saygıdeğer İbrahim Şaytiya; Hizb-ut Tahrir Medya Bürosu'nun 2010 Dubai Medya Fuarına katılması hususundaki nazik diyalogunuzdan dolayı size teşekkür ederiz. Defalarca gönderdiğiniz sözleşmenin çıktısını almayı denememe rağmen teknik bir hatadan dolayı bunu yapamadım. Telefon görüşmemize binaen aşağıdaki mesajınızda geçtiği üzere muvafakat ettiğinizi ifade etmenizden dolayı sevindim." Bu mesaj, "Beyrut-Lübnan Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Bürosu Müdürü Osman Bahâş" tarafından imzalanmıştır. Ardından Medya Bürosu, fuarın gönderdiği sözleşmeyi imzaladığını bildirdi. Ardından fuar, şöyle bir cevap verdi: "Tarafınızdan gönderilen sözleşmeyi ve bizimle birlikte 2010 Dubai Medya Fuarı'na katılmayı kabul ettiğinizi aldım. Sizin ve Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Bürosu'nun bu yıl ve her yıl bizimle birlikte fuarımıza katılmanızdan memnuniyet duyarız. Allah'ın izniyle yarın, 2010 Dubai Medya Fuarı'ndaki kuruluşunuz için en ideal yer hakkında görüşmek için sizi arayacağım."
Görüldüğü üzere hukuki işlemler fuar idaresi ile açık ismimize binaen usulüne göre yapılmıştır. Çünkü biz, sorun istemeyen bir hizb olmamızdan dolayı hukuki işlemeleri tamamlamakla yetinmeyip bilakis güvenlik işlerinin doğru ve düzgün olmasını da istedik. Bu nedenle Medya Bürosu, 07.09.2010'da fuar idaresine, fuara katıldığımızda güvenlik açısından bir sorun çıkıp çıkmayacağına dair güvenlik tedbirleri hakkında bir mesaj gönderdi. Büronun mesajında şöyle geçmiştir: "Önümüzdeki Dubai Medya Fuarı'na katılımımız için gerekli işlemlerin tamamlanmasına gösterdiğiniz nazik ilgiden dolayı teşekkür ederiz. Yalnız bir noktaya dikkatiniz çekmek isteriz. Zira Dubai-Birleşik Arap Emirliği'ndeki ilgili otoritelerin Hizb-ut Tahrir Medya Bürosu'nun fuar etkinliklerine katılmasını onaylamadığı haberini aldık. Dolayısıyla bu haberin doğruluk boyutunu sizden teyit etmek istedik. Bilindiği üzere Hizb-ut Tahrir, Lübnan'da resmi bir hizb olup 18.07.2010'da Beyrut'ta yapılan Küresel Medya Konferansı da dahil bütün faaliyetlerimizi yasal olarak yapmaktayız. Buna rağmen şayet yapmamız gereken herhangi bir işlem varsa bu hususta bizleri bilgilendirmenizi rica ederiz. Böylece biz de fuara katılmak için gerekli olan işlemleri tamamlayalım. Ayrıca yaklaşan Iyd-ul Fıtr münasebetiyle Allah'tan oruçlarınızı kabul buyurmasını, ümmet için hayırlara vesile kılmasını ve bayramınızın mutlu geçmesini temenni ederiz... Teşekkür ederiz." Osman Bahâş / Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Bürosu Başkanı / Beyrut-Lübnan.
Bunun üzerine fuar, bölgenin medya organlarına serbest olması itibarıyla buna olumlu cevap verdi. Fuarın mesajında şöyle geçti: "Mesajınızdan ve bugün yaptığımız telefon görüşmesinden dolayı teşekkür ederiz. Bugün konuştuğumuz gibi Lübnan'daki Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Bürosu, herhangi bir güvenlik sorunu olmadan bizimle birlikte fuara katılabilir. Fuara katılan diğer kimseler gibi giriş vize işlemleriniz yapılacaktır. (Ancak aranan şahısların arasında adınızın geçmesi gibi şahsınız veya adınızla ilgili özel bir güvenlik sorununuz varsa o başka.) Bunun dışında sorun yok. Güvenliğin onayı olup olmaması meselesine gelince; bu, Birleşik Arap Emirlikleri'nden burada adınıza bir şube veya ofis açma talebinde bulunulduğunda belli olacaktır."
Böylece fuar, görevlilerimiz için gerekli vize ve otel rezervasyonu ile hizbin fuardaki stant işlemlerini tamamladı ve fuara katılım için belirlenen meblağ karşılandı... Görevlilerimiz geldi ve fuardaki standımızda işlerine başladılar. Medya araçlarımızı, bazı kitapları, afişleri ve rayeleri sergiledik. Standa açık bir şekilde "Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Bürosu" adı verildi... Fuara giren kitaplarımızın, yayınlarımızın ve medya araçlarımızın hepsi, resmi ve yasal olarak girdi.
Fuar, 13.12.2010'da açıldı ve standımız, canlı ve faal olup ziyaretçiler gidip geliyordu... Bu durum, iki gün, yani 13-14.12.2010 tarihleri arasında sorunsuz olarak devam etti. Derken 15.12.2010 fuarın son günü güvenlik birimler standımıza geldi ve görevlilerimizi yaklaşık üç saat sorguya çektiler. Bu hizb yasak olduğu halde... Fuara nasıl girdiniz (?), Size kim girme izni verdi (?),Fuara nasıl katıldınız (?) gibi sorular sordular. Sonra stantta ne varsa hepsine el koydular!! Fuara katılım için ödediğimiz parayı geri vermedikleri gibi el koydukları kitapların ve yayınların bedelini de ödemediler!
Doğrusu Duba Medya Fuarı'nda başımıza gelenler karşısında hayret ve şaşkınlık içerisinde kaldık:
Fuara gizili değil açık olarak girdik...
Başka bir isim altında değil açık ismimizle girdik...
Kanuna aykırı olarak değil usulüne göre vize ile girdik...
Bilinmeyen bir yerde gizlenmiş olarak değil resmi otel rezervasyonu yoluyla girdik...
Standımızı beleş değil parasını kuruşu kuruşuna ödeyerek açtık...
Resulullah [SallAllahu Aleyhi ve Sellem]'in [لا إله إلا الله محمد رسول الله] rayesinin gölgelendirdiği arı-duru kitaplar ve medya araçları dışında bir şey girdirmedik...
Tüm bunlara rağmen görevlilerimiz sorguya çekildi ve yayınlarımız ile medya araçlarımıza el konuldu!!
Her şeye rağmen hem fuara tam olarak katılım için ödediğimiz meblağı fuar idaresinden talep etme hem de -yapabilirsek- el konulan kitapların ve medya araçlarının bedelini güvenlik birimlerinden talep etme hakkımızı saklı tutuyoruz...
Son olarak hak sözü söylemek bakımından söyleyeceğimiz bir sözümüz var: Görevlilerimize yönelik sorgulama biraz "sert" bir şekilde başladı ancak biraz "yumuşak" bir şekilde bitti. Allah'tan ki güvenlik birimleri sorgulamakla yetinerek görevlilerimizi tutuklamadılar. Gerçi yayınlarımıza ve medya araçlarımıza da el koymasalardı daha iyi olurdu!
Son ama bir kadar da önemli olarak bizler, Müslümanların beldelerini tek bir devlet, Raşidi Hilafet altında birleştirmek için davette ciddiyet ve gayretle gecesini gündüzüne katmaya ahdetmiş bir hizbiz. Bizler Allah, hayrı sadece Hizb-ut Tahrir'i değil bütün Müslümanları kuşatacak olan Hilafet vaadini gerçekleştirinceye kadar bu uğurdaki eziyetlere sabredeceğiz. Şüphesiz Allahu Subhânehu, salihlerin velisidir.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Merkezî Medya Ofisi |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi el-Mezra’a, P.K. 5010-14, Kolombiya Merkezi B Blok Kat:2, Beyrut/Lübnan Telefon: TEL: 0096 113 07 59 4 / GSM: 0096 171 72 40 43 www.hizb-ut-tahrir.info |
E-Mail: media [@] hizb-ut-tahrir.info |