12 Ağustos 2020 Çarşamba günü El Arabiya kanalının Meraya programında sunucu Mishari El Zeyadi, “Hizb-ut Tahrir ve Hilafet Efsanesi” başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Sunucu, Hilafeti “hurafe”, Hizb-ut Tahrir’in çağrısını da “bidat” olarak nitelendirdi. Müslümanlar ne zaman El Arabiya kanalını izlese, İslam yönetimi, İslam Devleti, İslam ümmetinin birliği düşüncelerine ya da diğer İslami fikirlere saldırıldığına tanık oldular. Bu kanal, İslam’ın sistemlerine ve yaşam tarzına kindar kesimlerin platformu haline geldi. Bugün kanalın editörünün sunduğu programdan, BAE’nin Peygamberi SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in İsra gaspçısı varlık ile doğrudan ihanet ilişkisine girdiğini açıkladıktan sonra Yahudi varlığının tanınması gerektiğini anlıyoruz.

Özellikle sömürgeci kâfir Batının Müslüman ülkelerde denediği tüm yönetim şekilleri başarısız olduktan sonra Hilafet fikri Müslümanlar arasında kamuoyu haline geldi. Ümmet de Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in Hilafetin geri dönüş müjdesini gerçekleştirmenin özlemini çekiyor. Bu ise kendisini İslam yönetimine düşmanlığa adayan El Arabiya kanalının uykularını kaçırıyor. Hizb-ut Tahrir ve Hilafeti restorasyon çalışması, izahtan varestedir. El Arabiya kanalından önce de bir sürü insan, Hizbi itibarsızlaştırmaya çalıştı. Fakat onlarla birlikte tuzakları da yok olup gitti. Hilafet çağrısı ve beraberinde Hizb-ut Tahrir, büyümeye ve yayılmaya devam etti.

Ama gerçekten üzücü olan şey, yirmi yıldır program sunucusunun bu önlenemez sürekli düşüşüdür! Allah’ın kitabını okuyan, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in sünnetini etüt eden, İslami fikirleri bilen ve daha önceleri İslam’a düşkün olan bir Müslüman, delilleri gökyüzündeki güneş kadar açık ve net olan Hilafet gibi şeri hükümler ile nasıl dalga geçebilecek bir duruma gelebilir? Dahası İslam ümmetinin iyiliklerine tanık olduğu Halifeler ve davetçiler ile alay etti. Diyoruz ki,

Ey Mişari Ez Zeyadi! Allah’tan kork. Benimsediğin maslahat fikri ve gerçekçilik yönteminin seni ne duruma düşürdüğüne bir bak. Neredeydin nereye geldin. İslam’ı anlama yolunda nerelere geldiğine ve bugünse onu nasıl yitirdiğine bir bak! Aklını ve dilini İslam hükümlerine saldırıya adamış ve kalbin kirlenmiş olmandan dolayı Allah’ın düşünür prestijini nasıl senden giderdiğine bir bak. Hem de ümmete ihanet edenlerin ve Müslümanlara zulmedenlerin hizmetinde olmak için! Hatta reddettiğin ve kaçındığın düşmanlık ve sinizm mantığı belasına bile maruz kaldın. Şimdi bu mantık, programındaki konuları sunuş tarzın haline geldi! Oysa bir zamanlar sende var olan bu ışıltıyı İslam’ı incelemek ve anlamak için bir köprü olarak kullanarak, bazı yaklaşımlar ve hareketler ile yaşadığın acı deneyimden kurtulabilirdin. Bugün o ışıltıya bir bak. Batılın propaganda kirliliği bugün o ışıltıyı söndürmüştür.

Ey Sayın Mişari! Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

وَذَكِّرْ بِهِ أَن تُبْسَلَ نَفْسٌ بِمَا كَسَبَتْ لَيْسَ لَهَا مِن دُونِ اللَّهِ وَلِيٌّ وَلَا شَفِيعٌ وَإِن تَعْدِلْ كُلَّ عَدْلٍ لَّا يُؤْخَذْ مِنْهَا “Kuran ile öğüt ver ki, bir kimse kazandığıyla helake düşmeye görsün, o takdirde Allah’tan başka ona ne bir yardımcı, ne de bir kurtarıcı bulunur; her türlü fidyeyi de verse kabul olunmaz.”^{[Enam 70]} Bu yüzden iyi bir iş çıkardığın düşüncesiyle batılın çukurunda hüsrana uğramamak için sana sesleniyoruz. Nefsinin derinliklerinde eski İslam sevdasını hala koruyor olabilirsin. Bu günahlarda daha fazla boğulmaman için sana öğüt veriyoruz. Belki Allah’ın gazabından ve kötü sondan kendini kurtarabilirsin. Allah’a tövbe ederek aklını hayata döndür. Allah’ın ve Rasûlünün rızasına uygun olarak salih amellerde bulun ki, önceki yaptıklarına kefaret olsun. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

فَأَمَّا الَّذِينَ آمَنُواْ وَعَمِلُواْ الصَّالِحَاتِ فَيُوَفِّيهِمْ أُجُورَهُمْ وَيَزِيدُهُم مِّن فَضْلِهِ وَأَمَّا الَّذِينَ اسْتَنكَفُواْ وَاسْتَكْبَرُواْ فَيُعَذِّبُهُمْ عَذَاباً أَلِيماً وَلاَ يَجِدُونَ لَهُم مِّن دُونِ اللَّهِ وَلِيّاً وَلاَ نَصِيراً “İnananlara ve yararlı iş işleyenlere, ecirlerini ödeyecek, onlara olan bol nimetini daha da artıracaktır. Kulluk etmekten çekinenleri ve büyüklük taslayanları elem verici bir azaba uğratacaktır. Onlar kendilerine Allah’tan başka bir dost ve yardımcı bulamazlar.”^{[Nisa 173]}

Mühendis Selâhaddin Adada
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Ofisi Müdürü