“Haber Ajanslarına göre, Perşembe günü sabahı, işgal yetkilileri, sorun ürettikleri iddiasıyla kutsal Mescidi Aksa’ya girişi yasaklanan Filistinli 40 kadının listesini kamuoyuna dağıttılar. İşgal polisi, Mescidi Aksa’nın bütün kapılarına demir bariyerler koydu, asker ve çevik kuvvet yerleştirdi. Müslüman erkek, kadın ve öğrencilerin girişine bir dizi kısıtlamalar getirildi. Öte yandan yerleşimcilerin Meğaribe kapısından baskın yapmalarına izin verildi.”

Yahudi varlığı, Müslümanları ve onların yöneticilerini aşağılamaya devam ediyor. Sanki özel mülkü gibi engelsiz Mescidi Aksa’ya yönelik ihlallerini sürdürüyor! Erkekler ve kadınlar ise, Mescidi Aksa’ya girmek için çabalıyorlar, her gün orayı kirleten yerleşimcilere karşı mücadele ediyorlar. Kudüs’ün Eski Şehir sözde İsrail polis komutanı Avi Bitton tarafından yapılan açıklamaya göre, “Mescidi Aksa içinde sorun üreten ve son dönemde ciddi hasara neden olan kadınların isim listesi hazırlandı. Bunların girişi yasaklanacak. Diğer kadınların ise girişine izin verilecek. Kimlik kontrolü sırasında kimliğini ibraz eden her kadın, eğer yasaklılar listesi kapsamında değilse, girişine izin verilecektir”

İddiasına göre, son iki hafta içinde polis, “Düzeni ihlal ettikleri ve ziyaretçilere tehdit oluşturdukları gerekçesiyle herhangi bir gerginliği mahal vermemek için kadınların Mescidi Aksa’ya girişini yasakladı.” Aynı zamanda polis, dini öğrencilerin Mescidi Aksa’ya girişine ve orada eğitim görmelerine de yasak getirdi!

Eğer onun karşısında yiğitçe duran, bu cürmünden dolayı ondan hesap soran, hem onu hem de adına konuştuğu Yahudi Devletinin belini kıran adam gibi bir adam olsaydı Bitton, böyle sözler sarf edebilir miydi? Kalkıyor kadınlara Allah’ın camilerini yasaklıyor, orada burada yapılan bazı protestolar müstesna, ne yazık ki kimse buna ses çıkarmıyor.

Yazıklar olsun size ey yöneticiler veya rejimler, Aksa’nın hizmetkârları ve bekçileri! Yahudiler, Mescidi Aksa’ya bir emrivakiyi dayatmaya çalışıyorlar. Giriş kapıları ve avlusu üzerinde güvenlik koridoru oluşturmak istiyorlar. Zamansal olarak böldükten sonra şimdi de mekânsal olarak bölmek için uğraşıyorlar. Öyle ki işgal yetkilileri, yerleşimcilerin Aksa ziyaretleri [baskınları] sırasında “Ziyaretçiler” için sorun oluştururlar bahanesiyle iki haftadan beri sabah saatlerinden öğle saat 11.00’e kadar tüm kadınların Mescidi Aksa’ya girişini yasakladılar!

Kışkırtmak amacıyla Mescidi Aksa’ya giren yerleşimciler, sorun teşkil etmiyorlar mı? Onlar, davetsiz misafir iken bu kadınlar, Mescidi Aksa’nın gerçek sahipleri değil midir? Mescidi Aksa, Müslümanlara sadece aittir. Onların onayı ve izni olmadan hiç kimse orayı ziyaret edemez. Böyle bir hakka sahip değildir. Yerleşimciler, hoş karşılanacak ziyaretçiler değildir. Aksine pis saldırganlardır. Onların karşısında durulmalıdır. Bunu da Mescidi Aksa’nın hizmetçileri, bekçileri ve girişleri yasaklandıktan sonra ısrarla Mescidin kapısında nöbet tutan murabıt kadınlar yapmalıdır.

Tüm bunlar ve daha fazlası, zelil Filistin yönetimi ve Mescidi Aksa’nın bakımından sorumlu olduğunu iddia eden Ürdün rejiminin gözleri ve kulakları önünde oluyor. Hal böyleyken Mescidi Aksa’ya yapılan herhangi bir saldırı, Ürdün devletinin prestijini zedelemez mi? Peki nerede bu yöneticiler? Hak sözü söyleyenleri bastırmakla mı meşguller? Ya da Yahudi varlığı ile daha fazla zillet antlaşmaları yapmak ve normalleştirme için mi devredeler? Yoksa Yahudi varlığı gibi bu kadınların “Sorun ürettiklerini” ve dolayısıyla cezayı hak ettiklerini mi düşünüyorlar?

أَلَا سَاءَ مَا يَحْكُمُونَ “Ne kadar kötü hüküm veriyorlar!”^{[Ankebut 4]}

 

Ey kutsal toprakların insanları!

Daha ne zamana kadar Dayton yönetimine, yüz kızartıcı bu otoriteye itaat edip boyun eğeceksiniz? Yolsuzluk, sapıklık, ajanlık, ihanet, ödün ve alçaklık kokuları etrafa saçıldı, tüm beklentileri, algıları ve sınırları aştı!

 

Ey her yerdeki Müslümanlar!

İlk Mescidi Aksa baskınından beri size sesleniyoruz. Orayı savunanların akıtılan ilk damla kanından itibaren size haykırıyoruz. İlk pis yerleşimcilerin ihlalinden bu yana size çağrıda bulunuyoruz. Murabıt kadınlara yapılan ilk saldırıdan beri sizden yardım dileniyoruz... Ama siz kulaklarınızı tıkayıp gözlerinizi kapadınız. Bu utanç verici durum, itaatkârlık ve alçaklık böyle devam ettiği sürece, bilin ki yerleşimciler azgın köpekler gibi daha da azgınlaşacaktır.

إِلاَّ تَنفِرُواْ يُعَذِّبْكُمْ عَذَابًا أَلِيمًا وَيَسْتَبْدِلْ قَوْمًا غَيْرَكُمْ وَلاَ تَضُرُّوهُ شَيْئًا وَاللّهُ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ“Eğer (gerektiğinde savaşa) çıkmazsanız, (Allah) sizi pek elem verici bir azap ile cezalandırır ve yerinize sizden başka bir kavim getirir; siz (savaşa çıkmamakla) O’na hiçbir zarar veremezsiniz. Allah her şeye kadirdir.” ^{[Tevbe 39]}