Pazar, 27 Cumade’s Sânî 1446 | 2024/12/29
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu

No: PK–BA–2017–MB–TR–70 H. 3 Rabi-ul Evve 1439
M. Salı, 21 Kasım 2017

Demokrasi Nedeniyle İslami Öğretilere Saldırılıyor Liberal Kimlikli Hükümet, Batılı Efendilerini Memnun Etmenin Çabası İçinde, Hatmi Nübüvvet Deklarasyonu Bu Yönde Yapılan Bir Yasa Değişikliğidir

Pakistan İçişleri Bakanı Ahsan İkbal, Pakistan’ın başkentinde düzenlenen oturma eyleminin sona erdirilmesi için protestoculara son uyarısını yaptı. Adalet Bakanı Zahid Hamid’in arkasında olduğu dermeyan edilen Hatmi Nübüvvet (Hz. Muhammed’in son peygamber olduğu, ondan sonra başka bir peygamber gelmeyeceği) deklarasyonunda yapılan tartışmalı değişikliği incelemek üzere bir komite kurulacağının sözünü verdi. Hükümet, Hatmi Nübüvvet hakkında kuşku ve şüpheler uyandıranları cezalandırmayarak cesaret aşıladı. İslam ve Müslümanların düşmanlarının hakaretlerine dur demeyerek de düştüğü açmazdan kendisini kurtarmanın yollarını arıyor. Bu yüzden bakanlarının ve kendisinin güvenliğini sağlama derdine düştü. Kendi güvenliğini sağlayayım derken İslamabad ve Rawalpindi halkını dayanılmaz acıların içine itti. Haberlere göre hastanelere yetişemeyen insanlar hayatını kaybetti, çocuklar okullara gidemedi. İşçiler, işlerine gitmek için bin bir türlü zorluklarla karşı karşıya kaldı. Banliyöde yaşayan kimseler, felç olan trafik nedeniyle saatlerce çile çekti.

Gerçek şu ki Hatmi Nübüvvet değişikliği bir yazım hatası değil. Bu teşebbüsüyle hükümet, Batılı efendilerini hoşnut etmek ve Batılılar nezdindeki liberal imajını pekiştirmek istiyor, özellikle de önümüzdeki yıl Pakistan seçimlerinde. Ne tesadüftür ki seçim kanununda yapılan Hatmi Nübüvvet değişikliği, BM İnsan Hakları Konseyi’nde Evrensel Periyodik İnceleme Grubu’nun gözden geçirme çalışmaları ile aynı zamana denk geliyor. 17 Eylül 2017’de hükümet, BM İnsan Haklarına sunduğu ulusal raporunda, liberal Batı değerlerine göre Pakistan’da insan hakları konusunda atılan adımlardan övgüyle bahsetti. Raporunda hükümet Azınlıklar Hakları alt bölümünde diyor ki: ... Örnek olarak Yüksek Mahkeme, dine küfretme yasaları uyarınca alt mahkeme tarafından verilen hiçbir kararı onayamaz ve bu yasalar uyarınca hiçbir kimseyi cezalandıramaz. BM Cenevre ofisindeki ABD misyonu, 13 Kasım 2017 günü Pakistan raporu hakkında yaptığı açıklamada şöyle bir tavsiyede bulundu: ABD, Pakistan heyetinin UPR Çalışma Grubuna katılımını takdirle karşılar ve Pakistana şunları hatırlatır: 1-Küfür yasaları ve kısıtlamalarını iptal etmek, bunların Ahmedi Müslümanlar ve diğerleri hakkında kullanımına son vermek, BM Fikir ve İfade Özgürlüğü Hakkının Teşviki ve Korunması Konusunda Özel Raportörün ziyaretine izin vermek.ABD’nin bu açıklaması, Pakistan’daki Hatmi Nübüvvet değişikliği ile aynı güne rastlıyor. Hatmi Nübüvvet hakkında kuşku duyanlar, kategorik olarak Müslüman değildir ve bunlara Müslüman demek yakışık almaz.

Ey Pakistan Müslümanları! Hatmi Nübüvvet Deklarasyonu ile ilgili yasa değişikliği, insana yasa yapma hakkı veren düşüncenin yanlış olduğunu göstermez mi? Kuşkuya yer kalmayacak biçimde tam bir açıklıkla görüyoruz ki demokrasi küfür sistemidir ve “İslami” varyantı yoktur. Demokrasi, yasa yapma hakkını Allah Subhânehu ve Teâlâ yerine insana verir. Sömürgeci kâfirler, Hilafet Devletini yıktıktan sonra topraklarımıza demokratik yönetim sistemini ithal ettiler. Demokrasi, Batılı ülkelerin topraklarımızdaki çıkarlarının güvencesi ve bize dayatılan küfür yasalarının uygulanmasının sigortasıdır. Bu nedenle demokraside Müslümanlar, ne pahasına olursa olsun kutsallarını korumak için protestolara, ajitasyonlara ve oturma eylemlerine başvurmak zorunda kalıyor. Buna karşılık Hilafet sisteminde Halife, İslami Şeriat hükümlerine bağlıdır, arzu ve isteğine göre yasa yapamaz. Ayrıca Halife, dinin, akidenin ve kutsalların koruyucusudur. Bugün biz, ülkemizde akidemizi Batılılaşmış elitten korumak için kışkırtıcı yöntemlere başvuruyoruz. Oysa Hilafet Devletinde, otoritesi dışında olsa bile İslam’ı, Müslümanları, akidemizi ve kutsallarımızı Halife korur. Dolayısıyla kardeşler! İslam’a, Müslümanlara, akidemiz ve kutsallarımıza tehdit teşkil eden her şeyi bitirmek için sadece bir veya iki bakanı ya da bu hükümeti değiştirmek yetmez, aksine demokrasiyi ortadan kaldırın. İslam’ı ve Müslümanları koruyan, İslami hükümlere göre yöneten, hayatından daha çok İslam’a değer veren, Allah Subhânehu ve Teâlâ ve Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’i seven bir yönetici atamak için Hizb-ut Tahrir ile çalışın. Halife atamak için mücadele edin. Sırf Halifenin varlığı bile düşmanlar ve onların ajanlarına korku salacaktır. Düşmanlarımız topraklarımızda İslam’a ve Müslümanlara karşı ne komplo ne de tuzak kuramayacaklardır. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

إِنَّمَا الْإِمَامُ جُنَّةٌ يُقَاتَلُ مِنْ وَرَائِهِ وَيُتَّقَى بِهِ  İmam ancak bir kalkandır. Onun arkasında savaşılır ve onunla korunulur. [Müslim]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
P.O. Box 1924, Lahore / Pakistan
Telefon: +(92) 345–428–7323 / +(92) 333–561–3813
https://bit.ly/3hNz70q
Fax: +(92) 21–520–6479
E-Mail: spokesman@hizb-ut-tahrir.com.pk

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER