Yatıştırmak ve saldırganlığını durdurmak beklentisiyle düşman karşısında zayıf bir tutum almak düpedüz kuruntu ve bariz ihanettir. 16 Ekim 2019 günü Hindistan’ın Haryana kentindeki seçim mitinginde yaptığı konuşmada kasap Modi, “İnanın bana, 70 yıldır Hindistan ve Haryana çiftçilerinin suyu Pakistan’a akıyor. Modi, bu suyun (Pakistan’a akmasını) durduracak.” dedi. Su anlaşmazlığı, 30 Mart-15 Nisan 1948 tarihinde başladı. Hindistan, sırasıyla Orta Baari Do’aab ve Deebalpur kanallarını bloke etti. Bu kanallardan Pakistan’a su akışını engelledi. Daha sonra önceki Pakistan yöneticileri ihaneti ederek, Ravi, Sutlej ve Biyas nehirlerini 1960 yılında Hindistan’a devrettiler. Şimdi de Modi başka girişimlerinin olduğunu açıkladı. Çünkü işgal altındaki Keşmir’de Hindistan’ın askeri işgalini güçlendirmesine Pakistan’ın askeri ve politik liderliğinin uysal tepki vermesi onu cesaretlendirdi. Omurgasız tepkiyle cesaretlenen Hindistan, agresif saldırılarda bulunuyor. İlk önce Azad Keşmir’i Pakistan’dan geri aldığını duyurdu. Şimdi de su savaşları başlattığını bildirdi. Açıkçası biraz samimi ve akıllı olan biri, saldırganlığı misliyle karşılık görmedikçe Hindistan’ın saldırganlığının asla bitmeyeceğini bilir.

Pakistan Dışişleri Bakanlığı Ofisinden yapılan açıklamada ise, “Hindistan’ın bu nehirlerin akışını değiştirme girişimi, bir saldırı olarak kabul edilir ve Pakistan için yanıt hakkı doğar” denildi. Su kaynaklarımıza Hindistan’ın olası saldırısı karşısında omurgasız rejimden ancak böylesi bir tepki beklenebilir. Şahdamarımız Keşmir’de Hint ordusu Müslüman kardeşlerimizi boğazlarken ve sakat bırakırken, omurgasız rejim Kontrol Hattı’nda içi boş açıklamalar yaptı ve pozlar verdi. Altı yüz bin yetenekli ve istekli orduya komutanlık yapan, balistik ve Cruise füzelerine sahip olan, envanterinde yüzlerce savaş uçağı bulunan ve ilk beş nükleer güç arasında sayılan bir rejimin, yabancı saldırganlığını kuzu kuzu tolere etmesi daha feci saldırılara davetiye çıkarır. Bu rejimin davranışı aç kurt korkusuyla meleyen kuzuya benziyor. Melemek sanki kurdun kalbini yumuşatacak da. Asla. Karnal Sher Khan ve M.M. Alam adlı Pakistan silahlı kuvvetleri tek çözümdür. Bu birlikler, Hindistan’ın boyunun ölçüsünü alacak ve asla unutmayacağı bir ders verecektir. Her geçen gün Pakistan’ın politik ve askeri liderliği, Pakistan’ı ABD’nin bölge için tasarladığı Akhand Bharat “Büyük Hindistan” projesine doğru sürüklemektedir. Silahlı kuvvetler içindeki samimi subayların, durumun ciddiyetini ve aciliyetini fark etmelerinin zaman gelmiştir. Hilafetin yeniden kurulması için nusret vererek Akhand Bharat projesini ters yüz etmelidirler. Çok geç olursa son pişmanlık fayda etmez. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

قَاتِلُوهُمْ يُعَذِّبْهُمُ اللَّهُ بِأَيْدِيكُمْ وَيُخْزِهِمْ وَيَنْصُرْكُمْ عَلَيْهِمْ وَيَشْفِ صُدُورَ قَوْمٍ مُؤْمِنِينَ “Onlarla savaşın ki, Allah sizin ellerinizle onları cezalandırsın; onları rezil etsin; sizi onlara galip kılsın ve mümin toplumun kalplerini ferahlatsın.” ^{[Tevbe 14]}