حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Pakistan Vilâyeti
Medya Bürosu
No: PK–BA–2021–MB–TR–43 |
H. 14 Zilka’de 1442 M. Cuma, 25 Haziran 2021 |
Pakistan’ın Nükleer Silahlarından Vazgeçmek, Allah Subhânehu ve Teâlâ’ya, Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e ve Müminlere İhanettir
20 Haziran 2021’de HBO televizyonundaki “Axios on HBO” programı için verdiği röportajda İmran Han, “Keşmir’de yerleşim olduğu an iki komşu, uygar insanlar olarak yaşayacaktır. Nükleer caydırıcılara ihtiyacımız olmayacaktır.” diye konuştu. Pakistan’ı İslam devleti yapmak istediğini iddia eden bir kişi bu açıklamayı yapıyor. Fakat bu kişinin İslam’dan haberdar olmadığı ve anlamadığı açıktır. İmran Han İslam’ı anlamamakla kalmıyor, aynı zamanda küresel geleneğe de aşina değil. Bilindiği gibi zayıflık, zalimin zulüm yapmasına izin verir. Güç ve kuvvet ise zulümden alıkoyar. İslam Devleti’nin kurulmasından sonra Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem, küfrü ve zulmü dünyadan yok etmek, İslam’ın bölgesel ve nihayetinde küresel egemenliğini gerçekleştirmek için Müslümanların askeri yeteneklerini güçlendirmeye yoğunlaşmıştır. Her türlü ekonomik zorluğa rağmen Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem, ne cihattan ne de askeri hazırlıklardan ödün vermemiştir. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’in hayatında askeri hazırlıkların önem arz ettiği aşikâr. Öyle ki ahirete intikal ettiğinde bile zenginlikten ziyade miras olarak dokuz kılıç bırakmıştır.
Pakistan’ı İslam Devleti yapma davası güden biri, Allah’ın emrinden habersiz mi? Allah Subhânehu ve Teâlâ, Müslümanlara İslam’ı tüm dünyaya hâkim kılmalarını farz kılmıştır. Allah Subhânehu ve Teâlâ Kuran’da şöyle buyurdu:
هُوَ الَّذِي أَرْسَلَ رَسُولَهُ بِالْهُدَىٰ وَدِينِ الْحَقِّ لِيُظْهِرَهُ عَلَى الدِّينِ كُلِّهِ وَلَوْ كَرِهَ الْمُشْرِكُونَ“Puta tapanlar hoşlanmasa da, dinini bütün dinlerden üstün kılmak üzere, Peygamberini doğru yol ve hak dinle gönderen Allah’tır.”[Tevbe 33] Allah Subhânehu ve Teâlâ ayrıca, Allah ve İslam ümmetinin düşmanlarını korkutmak için Müslümanlara askeri hazırlık yapmalarını emretti. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:
وَأَعِدُّوا لَهُمْ مَا اسْتَطَعْتُمْ مِنْ قُوَّةٍ وَمِنْ رِبَاطِ الْخَيْلِ تُرْهِبُونَ بِهِ عَدُوَّ اللَّهِ وَعَدُوَّكُمْ“Onlara karşı gücünüzün yettiği kadar Allah’ın düşmanı ve sizin düşmanlarınızı yıldırmak üzere kuvvet ve savaş atları hazırlayın.”[Enfal 60] İmran Han, sadece Hindu devletinin düşmanımız olmadığını, aynı zamanda Amerika’nın da İslam’ın, Müslümanların ve Pakistan’ın düşmanı olduğunu bilmiyor mu? Irak ve Afganistan’ın nükleer envanteri olsaydı, ABD saldırabilir miydi? Pakistan yöneticileri, ekonomik zorunlulukları Amerikan diktelerini kabul etmenin bir nedeni olarak ileri sürüyorlar. Dolayısıyla Allah korusun, eğer Pakistan nükleer güçsüz kalırsa, o zaman bu yöneticiler, Pakistan’ı ABD’nin kölesi yapmak için bunu bir bahane olarak sunacaklardır. Bugün Amerika Birleşik Devletleri, Hindu devleti ve Yahudi varlığı da dâhil olmak üzere diğer kâfir güçlerin Pakistan’a saldıramamasının ana nedenlerinden biri Pakistan’ın sahip olduğu nükleer güçtür.
İmran Han’ın nükleer silahlardan vazgeçme niyeti realiteye dönüşürse, Hindu devletine ikinci büyük hediyesi olacaktır. Hatırlayın, Modi, 5 Ağustos 2019’da işgal altındaki Keşmir’i ilhak ettiğinde İmran Han, Pakistan silahlı kuvvetlerini seferber etmemişti. Hindu devleti, böylece Pakistan’dan korkmadan Çin’in bölgedeki gücünü ve İslam’ın artan uyanışını önlemek için ABD planını uygulayabilecektir.
Pakistan’ın nükleer teknoloji ve silahlara sahip olmasından bu yana ABD, Hindu devleti, Yahudi varlığı ve diğer kâfir ülkeler, bu nükleer silahların ümmetin eline geçmesinden korkuyorlar. Zira o zaman kâfir güçler, İslam ümmetine baskı yapamayacaklardır. Pakistan Müslümanları ve silahlı kuvvetleri, Bajwa-İmran rejiminin nükleer silahların dağıtılmasıyla ilgili hain planını asla kabul etmemelidir. Allah Subhânehu ve Teâlâ, düşmanlarımızla savaş için elimizden gelen her türlü çabayı göstermemizi emretti, bu yüzden nükleer silahlardan vazgeçmek Allah Subhânehu ve Teâlâ’ya, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’e ve müminlere ihanettir.
Ey Pakistan silahlı kuvvetlerinin samimi subayları! Bu siyasi ve askeri liderlikte daha umut var mı? Nübüvvet metodu üzere Hilafetin yeniden kurulması için nusret verin. Hilafet, Müslüman toprakları ve orduları birleştirecek, Allah’ın yardımıyla ümmeti yenilmez bir güce dönüştürecektir.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Pakistan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi P.O. Box 1924, Lahore / Pakistan Telefon: +(92) 345–428–7323 / +(92) 333–561–3813 https://bit.ly/3hNz70q |
Fax: +(92) 21–520–6479 E-Mail: spokesman@hizb-ut-tahrir.com.pk |