حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilâyeti
Medya Bürosu
No: SDu2013BAu20132013u2013RSu2013TRu20130036 |
H. 18 Zilka’de 1434 M. Salı, 24 Eylül 2013 |
Basın Açıklaması Ölüm Odaları!
Sudan hükümeti, Refah ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından ülke yoksulluğu azaltma stratejisi çerçevesinde anne ölüm nedenlerini düşürmek için bir plan sunulacağı sözünü verdi. Plan hamile anneler arasında ölüm oranlarının yüksekliğini önlemek için olacağı söylendi ama soruna bir çözüm getirmedi. es-Sahabe gazetesinin yaptığı araştırmaya göre son yıllarda oran sabit olmasına rağmen Cebel'i Evliya hastanesinde anne ölüm oranlarının ortalama % 5-7 arasında değiştiği ortaya çıktı. Hastane ortamı, tıbbi gereksinimler ve kadro eksiklikleri ölüm oranlarında önemli bir nedeni teşkil ediyor. Yeni doğan bebeklerin ölüm oranı ise % 10-15 arasında değişiyor. Bu oran Kalakla bölgesindeki Türk Hastanesinde % 7-11 arasında, anne ölüm oranları ise % 8-12 arasında değişiyor. Üreme Sağlığı raporu doğum hastanelerinde ülkede günde 48 kadının öldüğünü saptadı.
Bu istatistikler, ülke ve halkının geleceğini tehdit eden korkutucu bir çizelge sunmaktadır. Uygulanan bu politikalar, yanlıştır. Nesilleri ve ekini yok ediyor. Sudan'da kadınlar, aşırı yoksulluk içinde yaşıyorlar, bunların çoğu uzak kırsal kesimde hayatlarını idame ettiriyorlar. Sağlık merkezlerine, özellikle doğum sancısı anında erişme zorluğu çekiyorlar. Bu yüzden ölüm riskiyle - ki Hartum dışında ve içinde büyük bir orandır - karşı karşıyalar. Bu bir açıdan böyledir. Diğer yandan ise hastaneye ulaşabilenler, zor ve pahalı ekonomik şartlar altında gücü üzerinde yüksek tedavi maliyetiyle boğuşuyorlar. Neredeyse bütün hastanelerde, düşük maliyetle hastanede geceleme imkânsız gibidir. Öyle ki hükümet hastanesinde bile gazlı bez ve pamuğun maliyeti kadın veya ailesine aittir. Doğumun zor ve acı veren şartlar altında olacağı beklentisi içerisinde olunduğunda bu böyledir. Üstelik hamile kadın çoğu zaman uzman bulamıyor, dolayısıyla hasta, asistan öğrenciler için iyi bir kobay oluyor. Özel hastanelere gelince; gazete sayfalarını dolduran ölümcül tıbbi hatalar, kapitalizm saplantısı içerisinde medya propagandasında en güzel şekliyle sunulabiliyor. Özel hastane içindekilere gelince; devlet tarafından hiç bir denetime tabi tutulmuyor. Devlet, tecrübelerine, Hipokrat yeminlerine bağlılıklarına ve disiplinlerine bakmaksızın hastanelere ruhsat verebiliyor, yükümlülüklerine bağlılıkları konusunda muhasebe etmiyor. Bu asil meslek, acımasız bir ticarete dönüşebiliyor. Anne ve çocuk kar kaynağı olarak görülebiliyor. İnsani hassasiyetler göz ardı ediliyor.
İnsanların vazgeçilmez maslahatlarından olan sağlık, zaruri ihtiyaçlardandır. Rasûl Sallallahu Aleyhi ve Sellem bunu böyle emretti: جَاءَ أَعْرَابِيٌّ فَقَالَ: يَا رَسُولَ اللَّهِ، أَنَتَدَاوَى؟ قَالَ: نَعَمْ، فَإِنَّ اللَّهَ لَمْ يُنْزِلْ دَاءً إِلاَّ أَنْزَلَ لَهُ شِفَاءً، عَلِمَهُ مَنْ عَلِمَهُ "Bir bedevi gelerek şöyle dedi: "Ya Rasûlullah! Tedavi olalım mı?" Rasûl "Evet" diye buyurdu. Çünkü Allah bir hastalık indirmişse, mutlaka şifasını da indirmiştir. Onu bilen bilir." [Ahmed] Klinikler ve hastaneler, tedavi ve şifanın kaynağıdır. Devlet, Rasûl Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in şu sözüne binaen bunu bilfiil yapmalıdır: الإِمَامُ رَاعٍ وَهُوَ وَمَسْؤُولٌ عَنْ رَعِيَّتِهِ "İmam, bir çobandır. Güttüklerinden sorumludur." Hilafet Devletinde tebaanın sağlık bakımına ait idari sistem, ücretsiz sağlık hizmetlerinin sunulmasında hız ve basitliğe dayanır. Hastanın iyileşme ve psikolojik durumu gözetilir, hastaya yumuşak davranılır. İdareyi üslenen kimselerde yeterlilik, verimlilik, çalışmada ihsan ve ustalık aranır. Maslahatların giderilmesinde ihsana ulaşmak için idarede şu üç husus bulunmalıdır: iş bitirme hızı, verimlilik ve basitlik. Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den bu yana İslami Devlet, en üst düzeyde sağlık hizmeti sunmaya özen gösterdi. Örneğin Kahire'deki al-Maristan el-Mansurî hastanesi dakik bir idari sistem ve hasta bakımına aşırı özen göstermesiyle meşhurdur. H. 682 yılında yönetici ve tebaa, büyük ve küçük, hür ve köle herkesi tedavi etmek amacıyla inşa edildi. İbn Battuta'nın "Güzelliklerini nitelemekten aciz kalınır" diye tarif ettiği büyük bir hastanedir. Dört bölüme ayrılmıştı: Hummalılar, konjonktivite (göz hastalıkları), genel cerrah ve kadın hastalıkları. Her hasta için tam donanımlı bir yatak tahsis edilmişti. Hasta için doktor, eczacı ve görevliler tayin edilmişti. Ayrıca büyük bir mutfak donanımına sahipti. Hasta, iyileşip taburcu edildiğinde elbise gibi çeşitli hibeler alırdı. Sağlık bakımı ve diğer hususlarda başarısız olan bu kapitalist sistemi bir kenara atmak vaciptir. Artık değişim zamanı gelmiştir. Daha sorun ortaya çıkmadan önce sorunları tedavi eden, adalet ve hayır dağıtan Rabbini İslami sistemi uygulamak için çalışmak gerekir. Böylece dünyaya liderlik etmek için esenlik ve sağlıklı nesiller yetişecek, dünyanın her tarafına hayır dağıtacaktır. İşte biz böyle bir şeye sizleri davet ediyoruz.
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilayeti Kadın Resmi Sözcüsü
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Sudan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi 21 October Street, Imarat al-Vaqf, Ground Floor, East Khartum / Sudan Telefon: +(249) 0912 24 01 43 – 0912 37 77 07 http://www.hizb-sudan.org/ |
E-Mail: spokman_sd@dbzmail.com |