Sudan Parlamentosunda Ulaşım, Yollar ve Köprüler Komitesi, 14 Ekim 2014 Salı akşamı Ulaştırma Bakanlığı'nın otoyolların bakımı için devletin 4 milyar lira ihtiyacı olduğu gerekçesini ileri sürerek otoyolların geçiş ücretlerine %100 zam önerisini onayladı. Ekonomisi, açgözlü kapitalist sisteme dayalı olan çağdaş hukuk sistemleri, insanların ceplerini haram vergiler yoluyla boşaltma dışında para tahsil etmenin başka bir yolunu bilmiyorlar. Hizb-ut Tahrir / Sudan Vilayeti olarak biz, insanların hayatını inandıkları akide temelini dayamak ve onlara iyi bir yaşam sunmak, Rablerini razı etmek için ümmetle birlikte ve ümmet içinde çalışıyoruz. Yüce İslam'ın hükümlerine göre yolların hükmü şu şekildedir:

1- Hanif Şeriata göre yollar kamu mülkiyetidir. Bütün insanlara aittir. Âişe RadiyAllahu Anha'dan şöyle dediği rivayet edildi: قلنا يا رسول الله ألا نبني لك بيتاً بمنى يظلك، قال: لا، منًى مُنَاخُ مَنْ سَبَقَ "Ey Allah'ın Rasûlü! Sana Mina'da gölgelenebileceğin bir ev inşa etsek" dedik. Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem "Hayır! Mina öncekilerin bir yeridir." cevabını verdi." ^[Ahmed] Devlet, vatandaşların kolayca karayolu kullanmalarına olanak vermeli, onlar için yollar yapmalı, vergi almadan ihsan ve iyilikle yollar tamir etmelidir. Çünkü Hanif Şeriatımıza göre güdüp gözetmek kelimesinin anlamı budur. Aslolan insanların özgürce mülklerinden faydalanmalarıdır. Ama bunun yerine rejim, kendi mülklerinde dolaştıkları için onlardan vergi alıyor. Gerçekten bu, çok garip bir şey!

2- Biz, sizin vergileri düşürmenizi ya da şu an olduğu gibi muhafaza etmenizi istemiyoruz. Aksine Allah Subhânehu ve Teâlâ ​ve Rasûlü SallAllahu Aleyhi ve Sellem'in istediğini istiyoruz. Bütün vergi ve harçların iptal edilmesini istiyoruz. Çünkü onlar, haramdır. Yol ücretleri ve vergileri, yol vergisinin artmasıyla ulaşım maliyetinin arttığını savunarak genellikle piyasalarda mal fiyatlarının artışına yol açmaz mı? Evet açar. Ma'kıl ibn Yesar'dan şöyle rivayet edildi: "Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

من دخل في شيء من أسعار المسلمين، ليغليه عليهم، كان حقاً على الله أن يقعده بعُظْم من النار يوم القيامة "Kim Müslümanların fiyatlarından bir şeye, onlara pahalılaştırmak için müdahale ederse, Kıyamet Gününde o kimseyi ateş yığınına oturtması Allah üzerine bir haktır."

3- Ey musibet tellalcileri! Geçiş ücretlerine zam kararını onaylamak, büyük bir günahtır. Bundan daha büyük kötülük ise, insanların paralarını almak için kanun yapmaktır. İnsanlar hakkında çıkarılan tüm haksız kararları onaylamanız, sizi sıkıntıdan sıkıntıya sokacak, sıkıntınızı daha da derinleştirecektir. İçinizde adam akıllı biri yok mu?

4- Yolların bakımı için gelirleri artırmak amacıyla bir çözüm arayan tüm samimi ve dürüst parlamenterlere diyoruz ki, Hizb-ut Tahrir, Hilafet Devletinin Anayasası kitabında Madde 149'da hazinenin [Beytu'l Mal] gelirlerini açıkladı. İçinizde ciddi olanlar varsa, Hizb-ut Tahrir'in kapıları sonuna açıktır. Bürolarına gelin ki doğru yolu bulasınız. Son olarak musibet tellalcilerine diyoruz ki, İslam ümmeti, suç işleyenleri ve mülkiyetinde tasarruf özgürlüğünü gasp edenleri asla affetmeyecektir. Vergiler yoluyla sefalet ve sıkıntıya, pahalılığa neden olanlardan ümmetin intikam ve öç alacağı gün, gerçekten çok yakındır. Ümmetin gasp edilen hakları karşısında sessiz kaldığı dönem, artık geride kaldı. O zamanlar bitti artık.

Ey parlamenter kardeşlerimiz! Ya samimi olur, bütün hatalarına karşılık rejimi muhasebe edersiniz, ya da istifanızı verirsiniz. Çünkü Arşın Yüce Rabbini öfkelendiren kanunlar yapmak, büyük bir günahtır. Gökler bile belki ondan pare pare parçalanır. Dünyada ümmetin üzerinize çullanacağı gün rezil rüsva olursunuz. Göklerin ve yeryüzünün sahibi Allah ile karşılaşacağınız ahirette ise hüsrana uğrarsınız. Onun için ağır basan kefeden, ümmetten yana olunuz. Ki hem dünya hem de ahirette kazanasınız. Uyarılan için artık mazeret kalmamıştır.

فَلْيَحْذَرِ الَّذِينَ يُخَالِفُونَ عَنْ أَمْرِهِ أَنْ تُصِيبَهُمْ فِتْنَةٌ أَوْ يُصِيبَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ
"Artık onun emrine muhalefet edenler, başlarına bir belânın gelmesinden veya elem dolu bir azaba uğramaktan sakınsınlar." ^{[Nur 63]}