Hizb-ut Tahrir / Tunus Vilayeti’nin, Tunus’un sözde İstanbul Sözleşmesi’ni imzalamasını reddetmek amacıyla başlattığı “Müslüman Aile Bir Kaledir, İyilik Olduğu İddia Edilen ve Tahribat Yayan Anlaşmalara İhtiyaç Duymaz”başlıklı kampanyası çerçevesinde, Milletvekili Muhammed El-Afas, meclis kürsüsünde Kadın Bakanına İslam’ın aile ile ilgili bazı hükümlerini anımsatan bir konuşma yaptı. Sonrasında gerginlik yaşandı, küfürler havada uçuştu, milletvekilleri birbirine girdi. Bunu, kendilerini halkın milletvekilleri olarak gören kimselerin İslam’a yönelik kışkırtıcı konuşmaları izledi. Oysa halk onlardan beridir.

Akabinde şüpheli feminist örgütleri, ajan ve hain partiler, eşcinsel dernekleri, şiddet karşıtlığı temalı söz konusu konuşmanın ardından Temsilciler Meclisi önünde İslam’ın kadın ve aile ile ilgili hükümlerini reddeden, gerici sayan ve kadına karşı şiddeti perçinlediğini söyleyen gösteriler düzenlediler. Meclisler ve ajan medya platformlarında arzı endam etmelerinin ardından Hizb-ut Tahrir / Tunus Vilayeti Kadın Kolları, 04 Cumade’l Ûlâ / 19 Aralık 2020’de bir gösteri düzenledi. Gösteride Müslüman kadınlar, dinlerine bağlı kaldıklarını gösteren, Rablerinin hükümlerinde cennetin olduğunu belirten, laik hükümleri ve insan yapımı yasaları reddeden, bunları bugün yaşadıkları sefaletin sebebi olarak gören sloganlar attılar.

Gösteri, Hizb-ut Tahrir / Tunus Vilayeti Kadın Kolları Sözcüsü Hannan El Hümeyra’nın konuşmasıyla son buldu. Ardından Müslüman kadınlar laik rejimleri ve yasamalarını kınayan sloganlar attılar.

Konuşmasında El Hümeyra, kendilerini yasa koyucular olarak gören ve ümmetin iradesini temsil ettiklerini söyleyen laik milletvekillerinin aslında hainler, paralı askerler,  sahtekâr tanıklar, sömürgecinin ümmet ve İslam karşıtı gündemlerinin hizmetkârları olduklarını belirtti. Parlamentoda yaşanan son olaylarda gerçek yüzlerinin ortaya çıktığını, maskelerinin düştüğünü, özgürlükler, kadın hakları ve zehirli eşitlik söylemleriyle örülen perdelerinin kalktığını, kadınları ahlaksızlığa sürüklemekten ve eşcinsel bir toplum yaratmaktan başka hiçbir mesajlarının olmadığını, İslam’ı ortadan kaldırmakla görevlendirildiklerini söyledi.

El Hümeyra konuşmasında, ümmetin kadınlarının insan yapımı yasaları nasıl reddettiklerini, bu yasalardaki zehrin farkında olduklarını, Rablerinin hükümlerine sımsıkı sarıldıklarını, Allah’tan başka yasa koyucunun ve İslam’dan başka yasamanın olmadığını açıkladı. Ve Hizb-ut Tahrir / Tunus Vilayeti Kadın Kollarının, erkek kardeşleriyle birlikte, İslami hayatı yeniden başlatmak ve Nübüvvet metodu üzere ikinci Hilafeti kurmak için çok çalıştıklarını kaydetti. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

وَلِلَّهِ الْعِزَّةُ وَلِرَسُولِهِ وَلِلْمُؤْمِنِينَ ولكن الْمُنَافِقِينَ لَا يَعْلَمُونَ “Hâlbuki asıl üstünlük, ancak Allah’ın, Peygamberinin ve müminlerindir. Fakat münafıklar bunu bilmezler.”^{[Münafikun 8]}