Tunus, başta politik alan olmak üzere her alanda kriz yaşıyor. Tunus halkının bugün çektiği acıların nedeni siyasettir. Ardışık hükümetler ve değişim için net bir vizyona veya programa sahip olmayan bir grup sözde politikacı ve politikacının amacı, halkı kandırmak, manipüle etmek ve Batı’nın fikirlerini yerleştirmektir. İslam mirasımızdan kaynaklanan her şeye kin besledikleri artık bir sır değil. Halkı temsil etmeyen ve hayata bakış açısını ifade etmeyen bir azınlık oldukları halde ülkedeki hâkim düşüncenin bu olduğunu iddia ediyorlar. Bu nedenle, finansal yönden şaibeli, Batı düşüncesine inanan başta feminist hareketler olmak üzere örgütler ve dernekler kurdular. Bunların kuruluş amacı şudur:

Kadınları bitap düşürmek ve erkeklerin rolleriyle oyalamak ki ailenin geçimini sağlamak ve korumak zorunda kalsınlar.

Kadınları, Yaratının emrettiği rolden başka bir rolle meşgul etmek, enerjilerini ve doğru değişim yeteneklerini absorbe etmek.

Kadınlar ile erkekler arasında bir çatışma yaratmak ve aralarındaki çatışma ile oyalamak.

Dağınık aileler ve dolayısıyla birbiriyle boğuşan bir toplum yaratmak.

Hiçbir zaman kriz addedilmeyen meselelerle insanları oyalamak ve sömürgeciliği ve yandaşlarını kökünden sökmek için erkekler ve kadınlar olarak birlik olmalarını engellemek.

Gerçek sorunlarını umursamadan, siyasi amaçlarla, acil ve bencil çıkarlar için kadınların sorunlarını istismar etmek.

Batı planları ve araçlarının farkında olan, Batı’nın aileyi yok eden kavramlarını kökünden sökmek için çağrıda bulunan ve hala da bulunmaya devam eden samimi erkek politikacılar ile siyasi rollerinin bilincinde olan, sahip oldukları fikirlere inanan, insana yakışır bir yaşam sağlayan değişim için çalışan kadın politikacıları karalamak. Onurlu bir yaşam şu şekilde sağlanacaktır:

- Mevcut rejimin yozlaşmışlığını, sapkınlığını, kadınları koruma ve haklarını verme iddialarının yanlışlığını ortaya çıkarmak. Sivil devlet altında kırsal kesimdeki kadınları çektikleri sıkıntılar, rejimin yozlaşmışlığının en iyi kanıtıdır.

- Bu sistemleri uygulayan yöneticileri teşhir etmek, Allah’ın Şeriatını uygulamaktan ve insanların menfaatlerini gözetmekten uzak olduklarını göstermek ve onlarla mücadele etmek. Ümmet düşmanlarıyla suç ortaklıklarını ortaya çıkarmak. Cumhurbaşkanlığı, meclis hatta belediye seçimleri boykot edildiğinde bunun meyvesini göreceğiz.

- 2017 tarihli 58 sayılı Kanun ve aileyi yok eden İstanbul Sözleşmesi gibi kanunların yanlışlığını ve tehlikesini açıklamak. Bu amaçla konferanslar ve kampanyalar düzenlemek, ümmet düşmanlarının komplolarını ifşa eden ve halka açıklayan bildiriler dağıtmak.

- Kadınlar ve ailenin tüm haklarını koruyan ve onurlu bir İslami yaşam sağlayan tek modelin İslami yönetim sistemi olduğunu göstermek.

- Hilafet sisteminin kadınlarını onurunu koruyacağını, aile bağlarını güçlendireceğini, Müslüman ve gayrimüslim tüm erkek ve kadınların siyasi, ekonomik ve eğitim haklarını sağlayacağını açıklamak.

Gerçekten de Hizb-ut Tahrir, bu zamanda köklü değişimin öncüsü, dünyadaki İslami grupların lideridir. Halkına doğru söyleyen, ümmetin çocuklarıyla etkileşime giren ve öğüt veren ideolojik bir partidir.

Hizb-ut Tahrir / Tunus Vilayeti Kadın Kolları olarak biz, İslam’ı hayata geri döndürmek, İslam’ı rahmet ve hidayet olarak tüm dünyaya taşıyacak olan Müslümanların Hilafet Devletini kurmak için Tunus ve tüm İslam ümmetinin kadınlarını partiyi kucaklamaya ve birlikte çalışmaya çağırıyoruz.