حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Türkiye Vilâyeti
Medya Bürosu
No: |
H. 28 Safer 1429 M. Çarşamba, 05 Mart 2008 |
Böyle Devlet Olmaz Olsun!
Başbakan Erdoğan, evvelki gün yaptığı bir konuşmada, Yahudi varlığının Gazze'de işlediği katliamlar sonucu yaşlı, kadın ve çocuklar çoğunlukta olmak üzere yüzden fazla Müslümanın katledilmesini sert ifadeler ile kınadı. Bakanlar Kurulu toplantısında öncelikli olarak bu konunun ele alınacağını açıkladı. Bakanlar Kurulu sonrasında açıklama yapan Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek de Gazze'deki insanlık dramının ele alındığını, Yahudi varlığının katliamlarına son vermesi gerektiğini, Türkiye olarak Gazze'ye sekiz kamyonluk bir yardım göndererek Filistin halkı ile dayanışma içerisinde olduklarını, Filistin-"İsrail" barış görüşmelerini desteklediklerini söyledi. Ayrıca Erdoğan'ın, Yahudi ve Filistin yetkilileri ile telefonda görüşerek konu hakkında bilgi aldığı bildirildi.
İsterdik ki Erdoğan'a ve Türk Ordusu'na sert ifadeler ile kızalım, neden Filistinli Müslüman kardeşlerimize askerî, siyâsî, ekonomik ve diplomatik tüm imkânlarla harekete geçerek yardım etmiyorsunuz, diye soralım. Fakat yazıktır ki Türk Ordusu daha birkaç gün önce Kuzey Irak'tan hor ve hakir bir biçimde Amerika'nın emriyle çıkarılmış, Genelkurmay Başkanı kendi koltuğunun derdine düşmüş, Hükümet Amerika'nın, Avrupa'nın ve bilhassa Yahudi varlığının stratejik dostluğuna nâil olmuş, kendi halkının derdine bile derman olamayan bir yönetici topluluğu ile yönetiliyoruz. Ege kıyılarındaki irili-ufaklı adalarımızı bile almaktan on yıllardır âciz kalmış, Kıbrıs'ta bir avuç Rum'un esiri olmuş, kendi Boğazlarını bile kontrol edemeyen, ekonomisi haciz altında, öz iradeden mahrum, her sorunda Kâfire ve Sömürgeci kurumlarına koşan Laik (Dinsiz) bir devlet tarafından yönetiliyoruz.
Böyle devlet olmaz olsun! Ne kendine hayrı var, ne halkına hayrı var, ne de Filistin'de vücutları paramparça edilmiş zavallı yavrucaklara hayrı var! Bu yöneticiler, Bakanlar Kurullarında konuyu ele alarak Filistin ile dayanışma içerisinde olduklarını mı sanıyorlar? Kamyonlarla yardım göndererek yardım ettiklerini mi sanıyorlar? Barış görüşmelerini destekleyerek iyi bir iş yaptıklarını mı sanıyorlar? Onların durumu, Allahu Te'alâ'nın buyurduğu gibidir: قُلْ هَلْ نُنَبِّئُكُمْ بِالأَخْسَرِينَ أَعْمَالاً 103 الَّذِينَ ضَلَّ سَعْيُهُمْ فِي الْحَيَاةِ الدُّنْيَا وَهُمْ يَحْسَبُونَ أَنَّهُمْ يُحْسِنُونَ صُنْعًا "De ki: Size (yaptıkları) işler bakımından en çok hüsrâna uğrayacak olanları bildirelim mi? Onlar iyi işler yaptıklarını sandıkları halde dünya hayatında çabaları boşa gidenlerdir." [el-Kehf 103-104]
Gerçekte Filistin'e ve mazlum halkına yardım, ancak ve sadece Yahudi varlığına karşı cepheler açmak ve orduları harekete geçirmek ile olur. Bu ise yürek ister, adam gibi adamlar ister, âdil bir Halîfe liderliğinde Râşidî Hilâfet ister. Kâfirler karşısında el-pençe divan duranlar, halkın karşısına geçince köpürdüğü halde Yahudi kâtillerin yanına gidince yılışıp duranlar, her Kasımpaşalılığın ardından taviz üstüne tavize koşanlar, on bin askeri sekiz günlüğüne kar kış içinde dağ başlarına gönderenler, bir tane F-16'yı Yahudi varlığının üzerinden uçurabilirler mi hiç?
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Türkiye Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: www.hizb-turkiye.com |
E-Mail: bilgi [@] hizb-turkiye.com |