Husiler, 21 Eylül 2014’te Sana’ya girişlerinin altıncı yıldönümünü kutladılar ve her zamanki gibi seyitleri Abdülmelik el Husi, bağırıp çağırarak sıkıcı bir konuşma yaptı. Yemen halkına mevcut durumun devam edeceği müjdesini verdi! Ekonomik başarılara hiç değinmedi. 21 Eylül 2014 devrimi, Basende hükümetinin kapitalist Dünya Bankası’nın tavsiyelerini kabul etmesinin ardından insanlara ekonomik yüklerini hafifletme sözü vermişti.

Elektrik Kurumu, 5000 riyal servis bedeli karşılığında (150-180) riyala ülke halkına tekrar elektrik vermeye hazırlanıyor. Ek olarak son altı yıllık kalıntıları ödemek için ayda 1000 riyal abonelik ücreti alacak. Altı yıldır halk elektrik yüzü görmüyor. 21 Eylül 2014’ten önceki kilovat başına 30 kat daha fazla fiyat ödeyecekler! Husiler bunu bile bir başarı olarak sayıyorlar. Altı yıllık elektrik kesintisinden sonra bir kilovat elektriği (200-300) riyala satan özel enerji santrallerine ruhsat verdiler.

Bu, 21 Eylül 2014 devriminin birinci meyvesinden sonra gelen ikinci acı meyvesidir. Yemen halkı birinci devrimin acısını çok çekti ve hala da çekiyor. Petrol ürünlerinde (2-5), doğalgazda (3-5) kat arasında bir artış oldu. Buna bağlı olarak her şey pahalandı. 21 Eylül 2014 devrimi, önceden olduğu gibi benzin ve dizelin bidonunun (20 litre) 4000 riyal, tüp gazın da 1200 riyal olmasını temin edemedi.

Husi devriminin başarıları tabii ki burada durmayacak, elbette ardı arkası gelecek, pahalı petrol ürünleri kuru yaş her şeyi yiyip bitirecek, memurların maaşı eriyecek, elektrik özelleştirilecektir. İnsanları eğitimden uzaklaştırmak için öğrenciler ayda bin riyal ödemeye zorlanacak, belli ücret karşılığında özel eğitim verilecek, sağlık ve yollar paralı olacaktır... Bunlar “Kurani yürüyüşün” başarılarından sadece bazılarıdır! Basende hükümetinden petrol türevlerinden sübvansiyonları kaldırmasını isteyen Dünya Bankası ve Uluslararası Para Fonu’nun bugün elini Husilere uzattığına tanık oluyoruz. Husiler, İslam’da elektriğin kamu malı olduğu gerçeğini herhalde bilmiyorlar. Petrol ve gaz ürünleri kamu mülkiyetindendir. Özel ve kamu mülkiyet ile devlet mülkiyeti arasındaki ayrımı gözetmiyorlar!

Aden’deki Al Barika rafinerileri ile Sana’daki kamu elektrik kurumunun özelleştirilmesi söz konusu. Biri güneşten yanmış toprak, diğeri ateştir, bu yüzden aklı başında biri onlara ücret ödemez! Eski zamanlarda Yemen’de Esved el-Ansî -Abhele bin Ka’b- diye biri vardı. Ülke ve halkı sevdiğini iddia ediyor ama öte yandan onları ifsat ediyordu. Ortadan kaldırılarak fitnesi sona erdi. Peki, bugünün Abhelerine ne demeli!

İslam, Husilerin ekonomik ve diğer yaşam işlerini güya tedavi ettikleri tüm slogan ve eylemlerinden beridir. Sadece Nübüvvet metodu üzere Hilafet Devleti İslam’ı uygulayacaktır. Gökyüzünden yağmurlar yağacak, yeryüzü bereketle dolup taşacaktır. Yeryüzü ve gökyüzü sakinleri Hilafetten razı olacaktır. Hizb-ut Tahrir, iman ve hikmet halkını Hilafetin kuruluşu için çalışmaya çağırıyor.