Elektrik ve su kesintilerini, yerel para biriminin dolar ve Riyal karşısındaki değer kaybını, hayat pahalılığını protesto etmek amacıyla Perşembe gecesi Aden ilinde gösteriler patlak verdi. Krater kentinde başlayan gösteriler, daha sonra Khour Maksour, Mansoura ve Şeyh Othman kentlerine geçti. Eş zamanlı olarak Hadramevt, Ghail Bawazeer, Shihr, Ed-Dis, Sayun, El Katun, Tarim ve El-Houta illerinde de gösteriler başladı.

Geçiş Konseyi, kontrast bir pozisyon aldı. Sloganlarını atan gösterilere sessiz kalırken, sloganlarını atmayan göstericilere müdahale etti. Ajan olduklarını söyledi. Vandalizm ve sabotajcı olarak niteledi. Göstericilerin taleplerinden kamuoyunu saptırmaya çalıştıklarını iddia etti. Muin Abdülmelik hükümeti ve Riyad Anlaşması karşıtı bu gösterilere alan açarken, diğer gösterileri yasakladı.

Geçiş Konseyi Başkanı, Riyad Anlaşması’nı başarısızlığa uğratmak, gösteriler nedeniyle ülkeden ayrılan Muin Abdülmelik hükümeti bakanlarının Aden’den dönüşlerini engellemek, böylece Güney Geçiş Konseyi bakanlarına alan açmak için var gücüyle çalışıyor. BAE ve arkasındaki pis İngilizlerin belirlediği rolü uygulayan Güney Geçiş Konseyi için bu tuhaf değil. Buna karşılık Suud hanedanı yöneticileri de, efendileri Amerika’ya hizmet etmek için Riyad Anlaşmasını uygulamaya çalışıyor. Her iki ekip de bu çatışmada Yemen halkının kanını ve acılarını feda ediyor. Allah onları kahretsin! Nasıl da döndürülüyorlar!

Muin Abdülmelik ve hükümetinin önerdiği çözümler, Aydarus Ez Zübeydi ve geçiş konseyinin Güney Yemen halkına taahhüt ettiği vaatler, Güney illerinin sıkıntılarını gideremez. Riyad’dan gelen yardımlara bel bağlıyorlar. Bu yardımlar, diğerleri gibi toz olup gidecektir, gerçek hiçbir etkisi olmayacaktır. Lokal anesteziye benziyorlar.

Göstericiler, sorunlarının nedenlerini, Amerika ve İngiltere ile yerel uşakları Suudi Arabistan ve BAE arasındaki uluslararası sömürgeci çatışmanın yapısını çok iyi bilmelidir. Ki kapsamlı ve köklü çözümler talep etsinler, bir 50 yıl daha kandırılmasınlar.

Özelde Güney genelde Yemen ve İslam ümmeti için etkili ve köklü tek çözüm, politik ve ekonomik konularda, iç ve dış politikada ve diğer işlerde Nübüvvet metodu üzere ikinci Raşidi Hilafeti kurarak İslam’ı uygulamaktır. İşte Hizb-ut Tahrir, Hilafeti kurmak için çalışmaktadır. Krizlerin çözümü için İslam Şeriatından fışkıran ve ümmete sunulan bir anayasası var. Bu yüzden Yemen halkını kendisini desteklemeye, İslam’ın metoduna ve İslam Devletinin kuruluş yöntemine uygun biçimde çalışmaya çağırıyor. Mekke’de çalışmaya başladıktan sonra Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem bu metodu izleyerek Medine’de İslam Devletini kurdu. Peygamberimiz SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:

ثُمَّ تَكُونُ خِلَافَةً عَلَى مِنْهَاجِ النُّبُوَّةِ “Sonra Nübüvvet metodu üzere Hilafet olacaktır.”^[Ahmed]