16 Şubat 2015 Pazartesi günü yayınlanan Ehbar el-Yevm gazetesinin 3652 sayılı baskısında, 12 Şubat 2015 tarihli Amerikan Foreign Policy dergisinden aktardığına göre "Pentagon sözcüsü Amy Derrick, özel kuvvetler veya istihbarat konuları olarak adlandırdığı meseleye yorum yapmaktan kaçındı. Ama ABD ile İran özel kuvvetleri büyük olasılıkla Irak ve Suriye'de yakın işbirliği yapıyorlar ve muhtemelen de gelecekte Yemen'de yapacaklardır. Geriye asıl soru olarak şu kalıyor ki bu zoraki ortaklıktan hangi taraf daha çok yarar sağlayacaktır."

Bu haber, Yemen halkına bölgesel rejimlerin yardımıyla Yemen üzerinde Batılı ülkeler arasındaki uluslararası çatışmanın boyutunu ve Batılı yabancıların işlerine açıkça müdahil olduklarını gösterir. Tüm bu olanlara rağmen Yemen halkı hâlâ sessizliğini koruyor. Güvenlik Konseyi daimi üyelerinin görüşmeleri de çatışmayı durduramadı. Zaten bu görüşmeler, Yemen halkının pek de hayrına değildir. Oysa Yemen halkı arasında devam eden çatışma ve katliamların, ülkeyi parçalanma ve dağılma girdabına sürükleyen neden, bu görüşmelerdir. Bu günlerde Yemen konusunda Güvenlik Konseyi ülkeleri, özellikle de Amerika ile İngiltere arasında devam eden görüşmeler, sadece o ülkelerin çıkarlarını yansıtır. Hayatlarını kaybeden insanlar, pek umurlarında değildir. Yemen halkı Allah Subhânehu ve Teâlâ'nın şu sözünü hiç okumadı mı?

وَلَن تَرْضَى عَنكَ الْيَهُودُ وَلاَ النَّصَارَى حَتَّى تَتَّبِعَ مِلَّتَهُمْ قُلْ إِنَّ هُدَى اللّهِ هُوَ الْهُدَى وَلَئِنِ اتَّبَعْتَ أَهْوَاءهُم بَعْدَ الَّذِي جَاءكَ مِنَ الْعِلْمِ مَا لَكَ مِنَ اللّهِ مِن وَلِيٍّ وَلاَ نَصِيرٍ "Sen dinlerine uymadıkça, ne Yahudiler ve ne de Hıristiyanlar asla senden razı olmazlar. De ki: "Allah'ın yolu asıl doğru yoldur." Sana gelen ilimden sonra, eğer onların arzu ve keyiflerine uyacak olursan, bilmiş ol ki, Allah'tan sana ne bir dost, ne bir yardımcı vardır." ^{[Bakara 120]}

Yemen'de Müslümanlar arasında süre gelen katliamlar, kesinlikle kabul edilemez. Silahlarını yere indirmeli ve hedeflerine ulaşmak için kendilerine bunu telkin edenlere kulak asmamalıdırlar.

San'a'daki Batılı büyükelçilikleri kapatmak, bu ülkelerin elçiliklerinin yaptıkları siyasi eylemleri ve ülkenin dört bir tarafında yürüttükleri operasyonların kökünü kurutmak için uygun bir adımdır. Büyükelçiliklerin kapatılmasının ardından Yemenli politikacılar, gençler, yaşlılar ve partiler de Cemal bin Ömer'i ve İran büyükelçisini sınır dışı etmelidir. Bunun için fırsat uygundur. Sadece İslam inancı temelinde sorunlarına radikal çözümler üreten ve hayatlarına uygun fikirler etrafında bir araya gelmelidirler. Halkına asla yalan söylemeyen bir lider olarak Hizb-ut Tahrir, Allah'ın Kitabı ve Rasûl'ün Sünnetine dayalı ayrıntılı bir anayasa hazırladı. Sonra da onu ümmete sundu. Yanı sıra şeri delilleriyle birlikte İslam Devletinin tüm detaylarını da açıkladı. Uzun yıllar boyunca sorunların çözümü dinin hayattan ayrılması temelinde ele alındığı için bugüne kadar Yemen'in yaşadıkları yeterlidir. Osmanlı Devletinin çöküşünden bu yana İslam dünyasının başına gelenlerin nedeni bu köhnemiş laik düşüncedir.

Onun için bunu ciddiye almak zorundasınız. Birleşmiş Milletler ve Güvenlik Konseyi ülkelerinin rolünü reddedin. Birleşmiş Milletler'in planlarına razı olmayın. Çünkü o planların gerisinde felaket ve yıkım vardır. İster BM özel elçisi Cemal bin Ömer aracılığıyla olsun, isterse başkaları aracılığıyla olsun Batılı ülkelerin Yemen ile ilgili planlarının neler olduğunu gözlerinizle gördünüz. Batılı ülkeler, Yemen'in evlatlarını daha fazla savaş ve çatışmaya itiyor. Eğer bunu yaparsanız, belki de Ali Salih'in 33 yıllık ve hâlâ da günümüze kadar devam eden beyhude yönetimine sessiz kalmaktan çok daha ağır bedeller ödeyebilirsiniz. Dolayısıyla savaşacak mısınız?

Son olarak Saada, Cevf, Hadramevt, Aden, Marib, el-Beyda, Şebve, Ebyan, Zimar, İbb, Ta'iz ve San'a'daki Yemen halkına ve haklarında Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem'in şöyle buyurduğu bu ülkenin evlatlarına sesleniyoruz:

جَاءَ أَهْلُ الْيَمَنِ هُمْ أَرَقُّ أَفْئِدَةً وَأَضْعَفُ قُلُوبًا، الإِيمَانُ يَمَانٌ، وَالْحِكْمَةُ يَمَانِيَّةٌ "Size Yemen'den gelen insanlar olacak. Onlar en yumuşak kalpli ve merhametli insanlardır. İman Yemen'dedir. Hikmet Yemen'dedir."

Kanlarınız birbirinize haramdır. Birbirinizle savaşmak haramdır hem de Allah katında büyük bir günahtır. Sadece size tezgâh kuran düşmanlarınıza hizmet eder. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

وَمَنْ يَقْتُلْ مُؤْمِنًا مُتَعَمِّدًا فَجَزَاؤُهُ جَهَنَّمُ خَالِدًا فِيهَا وَغَضِبَ اللَّهُ عَلَيْهِ وَلَعَنَهُ وَأَعَدَّ لَهُ عَذَابًا عَظِيمًا "Kim bir mümini kasten öldürürse, cezası, içinde ebedî kalacağı cehennemdir. Allah, ona gazap etmiş, lânet etmiş ve onun için büyük bir azap hazırlamıştır." ^{[Nisa 93]}

Müslim Sahihinde Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem'in şöyle buyurduğunu rivayet etti:

كل المسلم على المسلم حرام دمه وماله وعرضه ‘‘Her Müslümanın Müslümana kanı, malı ve ırzı haramdır." Yine Buhârî ve Müslim Sahihlerinde rivayet ettiklerine göre

من حمل علينا السلاح فليس منا "Kim bize karşı silah çekerse, bizden değildir."

Sakın ama sakın Amerika veya İngilizlerin elinde maşa olmayın. Foreign Policy haberinde geçenlere diyoruz ki Allah'tan korkun ve yapmakta olduklarınızdan vazgeçin. Allah ve Rasûlü'nün sözü sizin şiarınız olsun. İslam ümmetinin düşmanlarının safında yer almayın.

Sonuç olarak Müslümanlar için tek çözüm İslam'dır. Dahası sadece İslam ve Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devleti ile kâfirlerin tuzaklarını başlarına geçirebilir ve ülkemizdeki nüfuzlarının kökünü kurutabiliriz. Kalplerine korku girecek bir daha bize asla cesaret edemeyecekler. Aksi takdirde pişmanlık fayda vermez. Rahman'ın gazabına nail oluruz. Allahım tebliğ ettik mi? Allahım bizi rahatlat. Sen'den başka ne bir güç ne de bir kuvvet vardır.