Salı, 03 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/05
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Ofisi Kadın Kolları

No: HT–BA–2020–MO–TR–11 H. 24 Rabi’-ul Âhir 1442
M. Çarşamba, 09 Aralık 2020

Hilafetin Yokluğunda Suriyeli Çocukların Kaybını Kim Telafi Edecek ve Kadınlarının Acısına Kim Son Verecek?

Suriye’de Haçlı Seferleri hız kesmeden devam ediyor, masum canlar ölüyor. Ölümcül bir makine kullanılıyor. Açlık makinesi, neredeyse varil bombaları ve gelişigüzel bombardıman kadar acımasızdır. Norveç Mülteci Konseyi ve uluslararası yardım ajanslarına göre, Suriye’deki açlık düzeyi geçen yıldan bu yana yüzde 42 oranında arttı.

Suriye’deki bu savaş, Suriyeli çocuklara ve kadınlara yoksulluk ve açlık olarak yansıyor. Boş karınlarını doyurma savaşına evriliyor. Uluslararası bir yardım kuruluşu, Suriye’de ek 700.000 çocuğun açlık sıkıntısı ile karşı karşıya olduğu uyarısında bulundu. Bu yeni rakamlar, son altı ay içinde ülke genelinde gıda güvensizliği çeken toplam çocuk sayısının 4,6 milyondan fazla arttığı anlamına geliyor.

Ekonomik durumun trajik bir şekilde kötüleşmesinin yanı sıra Suriye lirasının keskin bir şekilde gerilmesinin ve dolar karşısında değersizleşmesinin bir sonucu olarak on kişiden dokuzu günlük iki dolarla yaşıyor. Çocukları Kurtarın Vakfı’nın Suriye kolu başkanı Sonia Kush, Tüm nesil çocuklar, malnütrisyon riskiyle karşı karşıya. Çünkü aileleri, artık yemek masraflarını karşılayamıyor.dedi. Küresel rakamlar, günlük yiyeceğini karşılayamayan Suriye’deki aile sayısının gittikçe kötüleştiğini gösteriyor. BM Yüksek Komiseri’ne göre, 9,3 milyondan fazla insan açlık sıkıntısı çekiyor. Yeterli gıdadan yoksunlar, sadece son altı ayda 1,4 milyon artış oldu. Buna ek olarak Korona virüsü salgını kısıtlamaları, Suriye’de milyonlarca insanın yerinden edilmesi -BM yüksek Komiseri’ne göre, yaklaşık 6,7 milyon insanın yerinden edildiği tahmin ediliyor- ayrıca yeterli barınaktan yoksunluk nedeniyle yaklaşık iki milyondan fazla insan benzer akıbeti yaşıyor. Birçoğunun soğuk ve yağmurlu ayları atlatmak için yeterli battaniyeleri ve ısıtma yakıtları yok.

Toplumun tüm bireyi olumsuz etkilense de ve ülke uçurumun eşiğine gelse de, en fazla etkilenenler çocuklardır. Suriye’de sadece sıkıntı, yıkım ve yoksunluk görmüş bir nesil çocuk, bu dokuz yıllık Haçlı Seferlerinin zirvesinde bile benzeri görülmemiş bir açlık krizi ile karşı karşıya. Bu savaş aynı zamanda kadınları umutsuzluk ve her yıl kötüleşen sefalet sarmalında yaşamaya zorladı. Temel ihtiyaçlar arttı, kendileri ve çocukları için çalışan birileri yok. Bazı anneler, üç haftalık birikimiyle sadece tek bir elma satın alabiliyor! Ya da her yıl olduğu gibi çocuklarını sıcak tutmak için bulduğu her şeyi yakmaya çalışıyor. Önümüzdeki haftalarda hava daha da soğuyor. Özellikle yakıt sıkıntısı devam ediyor, fiyatı önceki yıllara göre yüzde 21 arttı.

Devrime kürtaj yapmak için Şam halkına karşı yürütülen barbarca savaş onuncu yılına girerken, milyonlarca çocuk da yaşamının ikinci on yılına giriyor. Şiddet, ölüm, yer değiştirme ve açlık ile kuşatılmış durumdalar. Bu acımasız savaşın yıkıcı sonuçlarıyla yüzleşmeye devam ediyorlar. Suriyeli çocukların durumu budur. Masumiyetlerinin parıltısı söndürüldü, çocuklukları çalındı. Yok olma riskiyle karşı karşıyalar. İlk yıllarında acı, cehalet ve izolasyon yolunda yürüyorlar. Suriye’deki kadınlar da büyük risk altında. Yoksulluk, istek, ihtiyaç ve geçimini sağlayan kişi yoksunluğu boyunduruğu altında inim inim inliyorlar. Buna ek olarak her koşulda sömürülüyorlar. Yıllardır uluslararası örgütler, rejimin, toplumun en savunmasız üyeleri olan çocuklar ve kadınlara karşı devam eden suçlarına ilişkin yıkıcı etkileri hakkında yıllık raporlar yayınlıyorlar. İnsanlık duygularını kaybeden Müslümanların yöneticileri, daha doğrusu tüm uluslararası toplum, bu sefil koşullarda yaşamlarını sürdürmeleri için onları kaderlerine terk ettiler.

Suriyeli çocukların kaybını kim telafi edecek ve kadınlarının acısına kim son verecek?

Suriye ve diğer Müslüman ülkelerde milyonlarca çocuk ve kadının hayal ettiği istikrar ve güvenliğe -ki zulüm ve baskı görüyorlar- ancak Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletinin gölgesi altında erişebilirler. Çünkü Hilafet, bütün ümmetin koruyucu kalkanıdır. Acılara son verecek, ülke ve orduların birliğini sağlayacak, ümmetin çocukları ve kadınlarına umut aşılayacak, onurlu, güvenli ve müreffeh bir yaşam tesis edecektir. Bunlara ancak Yüce Allah’ın hükümlerinin uygulanmasıyla ulaşılabilir.

Sonuç olarak, âdetimiz olduğu üzere diyoruz ki, Suriye ve Müslüman ülkedeki kadınlar ve çocuklar, işlerini yöneten siyasi bir sisteme, çoban, hami ve ümmetin hizmetkârı bir yöneticiye şiddetle muhtaçtır. Allahım bize patika yolda ayağı sendeleyen bir hayvandan dolayı hesaba çekilmekten korkan Ömer ibn El Hattab ve aç kalmasınlar diye dağların tepesine buğday saçan Ömer İbn Abdülaziz gibi Allah korkusu olan yöneticiler nasip eyle. Ki İslam ümmeti yeniden izzetine kavuşsun. Kuşkusuz bu, Allah’a zor değildir.

وَيَوْمَئِذٍ يَفْرَحُ الْمُؤْمِنُونَ * بِنَصْرِ اللَّهِ يَنصُرُ مَن يَشَاء وَهُوَ الْعَزِيزُ الرَّحِيمُ O gün Allahın zafer vermesiyle müminler sevinecektir. Allah, dilediğine yardım eder. O, mutlak güç sahibidir, çok merhametlidir.” [Rum 4-6]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Ofisi Kadın Kolları
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
el-Mezra’a, P.K. 5010-14, Kolombiya Merkezi B Blok Kat:2, Beyrut/Lübnan
Telefon: TEL: 0096 113 07 59 4 / GSM: 0096 171 72 40 43
www.hizb-ut-tahrir.info
E-Mail: media [@] hizb-ut-tahrir.info

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER