حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Ofisi Kadın Kolları
No: No: 1446 / 030 |
H. 25 Rabi-ul Evve 1446 M. Çarşamba, 25 Eylül 2024 |
Basın Açıklaması
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Kadın Kolları Tarafından Dünya Genelindeki Hizb-ut Tahrir Kadınlarıyla Koordinasyon Halinde Düzenlenen Uluslararası Çevrimiçi Kadın Konferansı
Aksa Tufanı baskının ve ardından Gazze’de başlayan acımasız savaşın üzerinden tam bir yıl geçti. 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze halkı, sayısız belaya maruz kaldı. Bu süre zarfında çok fazla acı, keder ve trajedi yaşadı: Yerinden edilme, katliam, açlık... Orada burada poşetlere konulan kadın ve çocuk cesetleri, enkaz altında kalıp çıkarılamayan şehitler. Onları onurlandıramama ve defnedememe acısı, yaşanan ıstırap ve kederi daha da artırıyor. Cani varlık, kayıtsız ve komplocu bir dünyanın gözü önünde vahşi bir soykırım gerçekleştiriyor. Ancak tüm bu trajedi ve acılarına rağmen bu savaş, düşmanların hilesi, yöneticilerin ve sözde dostların komplosu karşısında dimdik duran, sabırlı, karşılığını Allah’tan bekleyen mümin bir grubun verdiği derslerle doludur. Yüz üstü bırakanlardan etkilenmeyen bir avuç grup, dimdik ayaktadır, göklerin ve yeryüzünün Rabbinin zaferinden asla ümidini kesmemiştir. Gazze halkının feryatlarına, yardım çağrılarına ve yakarışlarına rağmen, verilen tepkiler, tahtlarına çakılıp kalan Müslümanların yöneticilerinin işbirlikçiliğini gözler önüne sermiştir. Bu yöneticiler, bu cani varlığın Gazze ve genel olarak Filistin halkına karşı işlediği savaş suçları ve soykırım karşısında sağır, dilsiz ve kör kesilmişlerdir. Kendilerini ona sadakat ve itaate, onunla normalleşmeye ve varlığını sağlamlaştırmaya adamışlardır.
Bu savaş aynı zamanda birçok ilim insanının maskesini düşürdü, dürüst olanlar ile sahtekâr olanlardan ayırdı, gözlerdeki perdeyi kaldırarak gerçekte neler olup bittiğini gösterdi, Filistin’de yaşanan çatışmanın, hak ile batıl, Müslüman Filistin halkı ile kâfir, gaspçı ve işgalci Siyonist varlık arasında bir çatışma olduğunu net bir şekilde ortaya koydu. Evet, genel olarak Filistin özel olarak Gazze halkı İslam ümmetine çağrıda bulundu. Peki, bu çağrıya yanıt nasıl oldu? Yanıt, cılız kaldı. Bazı gösteriler ve protestolar düzenlemekle veya bu varlık yanlısı ve onu destekleyen bazı kurum ve mağazaları boykot etmekle ya da biraz gıda ve giyecek yardımı göndermekle yetinildi! Gaspçı varlığın, birbiri ardına savaş suçları işlemeye devam etmesine, tüm bu tekrarlanan çağrılara, yardım feryatlarına ve yürekleri sızlatan, gözleri yaşartan sahnelere rağmen küresel sessizlik, hükümetlerin vurdumduymazlığı, İslam ümmetinin ve ordularının hareketsizliği, yanıt oldu ve olmaya da devam ediyor!
Tüm bunlar, bu soykırımın neden durdurulamadığı, Filistin’in neden özgürleştirilemediği ve bu sorunu tek başına çözebilecek radikal çözümün ne olduğu sorusunu gündeme getiriyor? Bu ve benzeri sorular, 05 Ekim 2024 Cumartesi günü Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Kadın Kolları’nın dünya çapındaki Hizb-ut Tahrir kadınlarıyla koordineli olarak düzenleyeceği “Filistin’in Kurtuluşu: Zorluklar ve Müjdeler” başlıklı uluslararası çevrimiçi kadın konferansında ele alınacak ve yanıtlanacaktır. Bu konferans, bu mesele ve İslam ümmetinin diğer meselelerinin doğru çözüm yolunu ortaya koyacak, en önemli noktaları üzerinde duracak ve Filistin halkının ve genel olarak tüm Müslümanların acılarını durdurmak için gerekli çözümleri sunacaktır. Çünkü Filistin meselesi, emperyalistlerin çizdiği hayali sınırların belirlediği ulusal bir mesele değil, ümmetin meselesidir. Konferansa Filistin, Tunus, Suriye, Lübnan, Endonezya ve Amerika’dan konuşmacılar katılacak. Konferans, bu soykırımın durdurulmasını kimlerin engellediğini deşifre edecek, Filistin’in Yahudilerden kurtarılmasını engelleyen nedenleri açıklayacak, Filistin davasına komplo kurulmasında uluslararası kurumlar ve kararlarının oynadığı rolü ele alacak, medyanın oynadığı sinsi rolü, bu davanın her Müslümanın meselesi olduğunu gizlemeye yönelik çabalarını ve onu ulusal ya da etnik bir sorun gibi göstererek Müslümanları köklü çözüm yolundan saptırma amacını da tartışacaktır.
Konferans ayrıca, İslam ümmetinin, akidesinden fışkırması gereken bu köklü çözümde oynayacağı role değinecek, düşmanlar ve sömürgeciler tarafından öngörülen çözümlerin, sadece birer silah olduğunu, ümmeti doğru yoldan saptırmak için kullandıklarını, sunulan geçici ve kısmi çözümlerin ümmeti asıl üstlenmesi gereken rolden uzaklaştırmak için sadece bir uyuşturucu olduğunu ele alacaktır. Konferans, insanların Filistin’in kurtuluşu için şer’î bakış açısını benimsemelerinin önündeki engelleri de açıklayacak ve orduların kışlalarında hareketsiz kalmalarının, tekrarlanan çağrılara neden cevap vermediklerinin sebeplerini net bir şekilde ortaya koyacak, orduları güçsüz, rejimlere bağlı, destek ve yardım umudu olmayan varlıklar olarak lanse ederek ümmet ile orduları arasındaki uçurumu derinleştirme çabalarını ifşa edecek, dinleri ve kelimesini yüceltmek uğruna canlarını feda eden ordulardaki samimi insanlardan örnekler vererek bu iddia ve iftiralara çürütecek, farkındalık ve kamuoyunun, ordulardaki birçok samimi insanı harekete geçirmek için oynayabileceği role vurgu yapacaktır... Konferans ayrıca, Mübarek Toprağın özgürleştirilmesinden sadece Filistin halkının sorumlu tutulmasının, ümmet ve silah ve teçhizata sahip ordularının rolünden bahsedilmesinin ardında yatan sebepleri açıklığa kavuşturacaktır.
Aynı zamanda konferans, bu sorunun çözümünde her Müslümanın oynayabileceği role ışık tutacak, Gazze ve genel olarak Filistin halkımıza karşı işlenen bu katliamlar ve soykırımın sona erdirilmesine katkıda bulunmak ve Filistin’in kurtuluşu için çalışanlarla birlikte çalışmak üzere Müslüman kadının yapması gereken eylemler üzerinde özellikle duracaktır. Konferans, Allah’ın zafer ve hakimiyet vaadine, zorluğun ardından kolaylığın, imtihanın ardından zaferin geleceğine, bu ümmetin hayırlı bir ümmet olduğuna ve Allah’ın izniyle zafere erişebileceğine vurgu yapacaktır.
Yüce Allah’tan bu konferansın, ümmetin kendisini özgürleştirmek, otoritesini yeniden kazanmak, liderliğini yeniden ele geçirmek ve Filistin’i düşmanların ve kâfirlerin pençesinden kurtarmak için izlemesi gereken doğru yol haritasını netleştirmesini diliyoruz... وَلَيَنصُرَنَّ اللهُ مَنْ يَنصُرُهُ إِنَّ اللهَ لَقَوِيٌّ عَزِيزٌ “Şüphesiz ki Allah, kendi dinine yardım edene mutlaka yardım eder. Şüphesiz ki Allah, çok kuvvetlidir, mutlak güç sahibidir.” [Hac 40]
Kıymetli kız kardeşlerim, bu uluslararası konferansa Zoom bağlantısı üzerinden katılarak bizimle birlikte olun:
https://us06web.zoom.us/j/81685047416
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi
Kadın Kolları
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Merkezî Medya Ofisi Kadın Kolları |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi el-Mezra’a, P.K. 5010-14, Kolombiya Merkezi B Blok Kat:2, Beyrut/Lübnan Telefon: TEL: 0096 113 07 59 4 / GSM: 0096 171 72 40 43 www.hizb-ut-tahrir.info |
E-Mail: media [@] hizb-ut-tahrir.info |