Pazar, 15 Muharrem 1446 | 2024/07/21
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mübarek Toprak (Filistin)
Medya Bürosu

No: FL-BA-2020-MB-TR-09 H. 11 Zilka’de 1441
M. Perşembe, 02 Temmuz 2020

Tüm Filistin, İslami Bir Topraktır, Yönetim ve Peşkeşçilerin Zihnindekiler Hariç 48 ile 67 İşgal Toprakları Arasında Hiçbir Fark Yoktur!

İlhak konusuna sanki Filistin sorununa kurulmuş yegâne komplo olarak bakmak yanlış yönlendirmedir. Aksine ilhak, Filistin işgalinden bu yana kesilmeyen komploların bir uzantısıdır. Yahudi varlığı, mübarek toprak Filistin’in tamamını işgal etmesinin ardından yerleşim yerlerinin inşasını ve genişletilmesini bir gün ya da bir saat bile durdurmamıştır. Filistin yönetimi ve ajan yöneticiler, ilhakı reddettiklerini ve yasadışı olarak kabul ettiklerini gösteren konuşmalar ve açıklamalar yaparken, barış ve müzakere seçeneğine bağlılıklarını vurguladılar. Oysa işgal varlığına yasallık kazandıran ve Filistin topraklarının yüzde 78’ini işgal varlığına hibe eden müzakerelerdir! Otorite, ilhak komplosunun suç ortağıdır. Çünkü müzakere, geriye kalanları müzakere etmek demektir ve müzakerenin muktezası, ödün vermek anlamına gelir. Otorite, müzakerelerde büyük yerleşim yerlerinden ödün vermeyi kabul etti. Filistin yönetimi Başkanının da inkâr etmediği gibi Beylin-Abbas ve Olmert-Abbas anlayışı müzakereyi gerektiriyor. Yahudi varlığı, Filistin yönetimi ve ajan rejimler gerçeğinin farkında. Bu nedenle mübarek topraktaki varlığını sağlamlaştırmaya devam ediyor.

Filistin Yönetiminin son zamanlarda yaptığı şeyler, Filistin sorununa karşı kurduğu komploları ve sorunu, mücrim işgal lehinde tasfiye etmek için çaba göstermeye devam ettiğini doğruladı. Zira yönetim, artık işgalin meşruiyetini tartışmıyor. Yine Filistin topraklarının yüzde 78’ini oluşturan 48 işgali topraklar da, Filistin yönetimi ile Yahudi varlığı arasında anlaşmazlık konusu değil. İslam topraklar önerisini kabul etmiyor, “İsrail” denmesinde ısrar ediyor! Mevcut yerleşkeler de özellikle de en büyük olanı, artık otorite nazarında merkezi bir sorun değil. Aksine yönetim, bu yerleşim yerlerinin genişlemesi için kolaylık sağlamıştır. Simsarların arazi satışını önlemek için ciddi adımlar atmamıştır, dahası arazileri satanın bizzat yönetim olduğunu gösteriyor. Filistin yönetiminin çatışmayı işgalin bir parçası ile sınırlaması ve halka geriye kalan tek çatışmanın bu olduğu yanılsamasını aşılaması, kasıtlı bir yanlış yönlendirme ve Filistin’e karşı bir komplodur. Çünkü bütün Filistin işgal altındadır ve herhangi bir parçası arasında hiçbir fark yoktur.

Otorite, kıblesi kabul ettiği Amerikan yönetiminden ve öncesinde de barış ortağı saydığı işgalci varlığın liderlerinden yediği onca tokat ve şamarlara rağmen müzakereleri ve hain anlaşmaları Filistin sorununun çözümü olarak görmekten asla vazgeçmemiştir. Filistin sorununun İslami derinliğinden, ümmetin talebinden ve kurtuluşu için orduların harekete geçirilmesinden hiçbir zaman bahsetmemiştir. Bilakis sürekli hain barışçıl çözümlere bel bağlamış, Amerika, İngiltere, Rusya, Çin ve Avrupa gibi sömürgeci ülkelerin kapılarında yüzüstü yatıp yalvarmış, müzakerelere ve teslimiyetçi çözümlere dönmesi için Yahudilere baskı yapmalarını rica etmiştir!

Filistin yönetimi ve liderleri, oynadığı rolün farkında. İşgalin güvenlik şubesi ve stratejik çıkarı olarak hizmet etmektedir. Onu işgalin vergi yükünden kurtarıyor. Abbas ve Erekat yaptıkları açıklamada, son zamanlarda otoritenin görevini, işgal adına çöp toplamak olarak tanımladılar. Buna rağmen bu aşağılık yönetime ve utanç verici rollerine sımsıkı sarılmaktadırlar. Onların için önemli olan, makamlarını korumak ve liderlerinin bir yatırım projesine dönüştükleri yönetim projesinden nemalanmaktır.

Otorite, ısrarla yanlış yönlendirme operasyonu yürütüyor. Filistin halkından işgali emri vaki olarak kabul etmesini, işgal ile anlaşmazlığının varoluşsal bir anlaşmazlık değil, sınırlar ve ayrıntılar anlaşmazlığı olduğunu kabul etmelerini istiyor. İnsanlardan işgalin küstahlığı ve kibri karşısında güç ve kuvveti olmayan zayıf yetimler gibi hareket etmelerini talep ediyor. Bunun için her etkinliğe yatırım yapıyor. Örneğin Korona salgını ile mücadelede insanları savunmasız bıraktı. Neredeyse tıbbi hazırlıkları sıfırdı. Yanı sıra insanların çıkarlarını iptal etmek ve kapatmak için baskı yaptı. Eş zamanlı olarak maaşlarını ödemelerini durdurdu. Bu önlemlerin temel amacı, insanları zayıflatmak, onları işgale ve planlarına teslim olmaya zorlamak, iradelerini kırmak, onları geçim derdi ile oyalamak, böylece Filistin sorununun gerektirdiği pozisyondan onları uzaklaştırmaktır. Filistin sorunu, Hilafeti kurmak ve mübarek toprağın tamamını kurtarmak için ümmetten ve ordularından yardım istemeyi gerektiriyor.

Filistin yönetiminin esip gürlemesi ve hareketliliği, formalitedir. Gözleri boyamak ve çatışmanın aslından dikkatleri dağıtmak ve işgal karşısındaki utanç verici pozisyonunu örtbas etmek içindir. Çünkü eğer işgali reddetme konusunda ciddi olsaydı, tüm Filistin’in İslami bir toprak olduğunu, Yahudilerin işgal ettiğini, varlıklarının meşru olmadığını, bir karışının bile müzakere edilemeyeceğini ya da zerresinden bile ödün verilmeyeceğini açıkça belirtir, Filistin topraklarının tamamını kurtarmak için ümmetin ordularından derhal harekete geçmelerini isterdi. Sloganı şu olmalıydı:

وَأَخْرِجُوهُم مِّنْ حَيْثُ أَخْرَجُوكُمْ Sizi çıkardıkları yerden siz de onları çıkarın.[Bakara 191] Bunun dışındaki her şey ihanet ve aldatmadır.

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mübarek Toprak (Filistin)
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: 0598819100
www.pal-tahrir.info
E-Mail: [email protected]

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER