حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Lübnan Vilâyeti
Medya Bürosu
No: LB-BA-2020-MB-TR-09 |
H. 21 Zilhicce 1441 M. Salı, 11 Ağustos 2020 |
Beyrut Limanındaki Patlayıcı Maddeleri Yozlaşmış Otoriteden Başka Kim Bilebilir ki?
10 Ağustos 2020 günü New York Times gazetesi, web sitesinde yayınladığı bir haberde, Cuma günü yani 4 Ağustos 2020 Salı günkü patlamadan sonra ABD’nin Lübnan büyükelçiliğinin gizli olmayan ama hassas işareti taşıyan diplomatik telgrafına atıfta bulundu.
Bu sızan telgraf, ABD ordusu ile sözleşmeli bir Amerikan güvenlik danışmanının güvenlik denetimi sırasında kimyasal maddeleri keşfettiğini söylüyor. En az dört yıl önce Beyrut limanında güvenli olmayan koşullar altında saklanan patlayıcı kimyasal maddelerin olduğu büyük bir deponun varlığı hakkında uyardığını belirtiyor. Telgrafa göre “2013’ten 2016’ya kadar ABD ordusu ile sözleşme uyarınca Lübnan deniz danışmanı bilgilendirildi...” Telgrafta deniyor ki: “Danışman, liman tesislerinde güvenlik önlemleri konusunda denetimler yaptığını söyledi ve denetimler sırasında liman yetkilileri amonyum nitratın güvenli olmayan bir şekilde depolandığını bildirdi.”
Dahası, sızdırılan hassas diplomatik telgraf, amonyum nitrat hakkında bilgisi olan Lübnanlı yetkililerin isimlerini sıraladı. Ayrıca telgraf, “Amonyum nitratın yanış nedenine dair Lübnan hükümetinin “Havai fişeklerle dolu yakındaki bir depoda bir yangın çıktığı, sonra yayıldığı, Beyrut’un büyük bir bölümünü yok eden amonyum nitrat patlamasına neden olduğu” açıklaması hakkında şüphelerini dile getirdi.” Bunun yerine “Telgraf, depolanmış mühimmatın amonyum nitratın patlaması için gerekli gücü yaratmış olabileceği olasılığını körüklüyor.” dedi. Bu arada “Telgraf, ilk yangının çıkış nedeninin hala belirsiz olduğunu hatırlattı. Havai fişekten, mühimmattan ya da amonyum nitratın yakınında bulunan başka bir şeyden çıkabileceğini belirtti.”Ortadoğu’da faaliyet yürüten eski ve mevcut ABD’li yetkililer, müteahhidin, sonuçları Amerikan büyükelçiliğine veya Pentagon’a rapor etmesinin beklenildiğini söylediler.
New York Times gazetesi, telgrafın içeriğini bazı diplomatlara haber verdiğinde, bazıları ABD’nin bilgisi varsa, kimseyle paylaşmamış olabileceği konusunda şaşkınlıklarını ve öfkelerini dile getirdiler! -Patlama sırasında dairesi yıkılan- Batılı bir diplomat, kimliğinin diplomatik protokole uygun olarak açıklanmaması koşuluyla konuştu. “Eğer bu doğruysa, bunun en azından “Çok şok edici bir durum”olduğu söylenebilir ifadelerini kullandı.
Buna göre sadece yozlaşmış iktidar ve oportünistler bu maddelerin varlığından haberdar değildi, büyükelçilikteki efendileri de başkentteki saatli bombanın varlığından haberdardı. Buna rağmen hem yönetim hem de bu maddelerin faydalanıcısı sessiz kaldı. Çünkü onlar, ucuz, yozlaşmış ve kokuşmuşlardır. Kirli projeleri için ülkenin çiftlikleri olarak devam etmesi için kendi insanlarını bile satabilirler hatta öldürebilirler. Onlarla birlikte efendileri de susuyor, kendi halklarını bile haberdar etmiyorlar. Çünkü bu, başkentin büyük bir bölümünü harap eden bir patlama yaşansa bile ve patlamanın yakınında yaşayan Batılı diplomatlar da dâhil olmak üzere hayatını kaybedenler olsa bile, ülke ve halkını kontrol etme oyunudur. Büyükelçilik ve mürettebatı ise, patlama bölgesine çok uzak Okar’daki bir komplekste kalıyorlar.
Böylesi kritik zamanlarda sızdırılan bu tür haberler, şüpheli siyasi amaçlar için servis edilir. Biz bu haberlerin Lübnan’daki Amerikan hükümetleri üzerindeki baskıyı hafifletmek için böylesi bir zamanda servis edildiğini düşünüyoruz. Sanki telgraf, lisanı hal ile diyor ki: “Sadece bilen otorite ve hükümetler değil, biz de biliyoruz. Biz Amerikalılarız, bu bizim otoritemiz ve hükümetlerimiz!” Peki, patlamadan sonra ne yapacaksınız ey oyuncular!
Ey Lübnan halkı! Görüyorsunuz, size düşkün olduğu iddiasında bulunan Amerika ve diğer ülkeler, yozlaşmış iktidar gibi patlayıcı maddelerden haberdardılar. Ama kıllarını dahi kıpırdatmadılar. Çünkü ülke kontrollerinde olduğu sürece, yumrukla yönettikleri ve projeleri için istismar ettikleri sürece öncelikleri siz değilsiniz.
Ey Lübnan halkı! Trump, Macron ve Batılı ya da yerel politikacıları anlamak için etrafında pervane olan herkes, Lübnan’da köklü gerçek bir değişim istemiyor. Popülist politik radikal değişim söylemlerine rağmen konferanslarının sonlarında söyledikleri sözlerini yalarlar. Çünkü Fransızlar, “Ulusal birlik hükümeti kurun!” derken, Amerikalılar, “Tarafsız bir hükümet kurun! diyor. Kimlerden kurulacak? Sizden mi? Kesinlikle hayır. Yaşananlardan sorumlu olmalarına rağmen tabii ki aynı yozlaşmış politik sınıf ve büyüklerinden kurulacak. Macron, istisnasız hepsiyle tek bir masada bir araya geldi ve birlikte çalışma çağrısı yaptı! Bu, ima yoluyla ya da açıkça hayatta kalmalarının ve varoluşlarının meşruiyetinin bir ifadesi değil mi?
Ey Lübnan halkı! Bu yozlaşmış tahripkâr siyasi sınıf için aranızda bir yer olmadığını kanıksamanızın ve fark etmenizin zamanı gelmedi mi? Onların yeri, siz ve samimilerin eliyle kökleri kurutulduktan ve derin bir vadiye atıldıktan sonra mahkeme ve hapishanelerdir!
Ey Lübnan halkı! Sıkıntılar ve krizler çığ gibi büyüdü. Bu ardışık felaketleri, salgın, aşırı pahalılık sonra da ülke büyüklüğünde bir patlama olarak görenler gibi çalışın... Aksi halde bundan sonra bu sefihlerin yaptıklarının ne gibi sonuçlar doğuracağını kestiremezsiniz.
أَوَلَا يَرَوْنَ أَنَّهُمْ يُفْتَنُونَ فِي كُلِّ عَامٍ مَّرَّةً أَوْ مَرَّتَيْنِ ثُمَّ لَا يَتُوبُونَ وَلَا هُمْ يَذَّكَّرُونَ “Onlar, yılda bir iki defa belaya uğratılıp imtihana çekildiklerini görmüyorlar mı? Böyleyken yine tevbe etmiyorlar, ibret de almıyorlar.”[Tövbe 126]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Lübnan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Road 200, Tarabulus/Tripoli – Lebanon Telefon: 03–155103 / 03–446709 www.tahrir.info |
Fax: 06–629524 E-Mail: ht@tahrir.info |