حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Lübnan Vilâyeti
Medya Bürosu
No: LB–BA–2021–MB–TR–01 |
H. 28 Cumâde’l Ûlâ 1442 M. Salı, 12 Ocak 2021 |
Hizb-ut Tahrir / Lübnan Vilayeti’nden Bir Heyetin, Maronite Patriği Kardinal Mar Bishara Boutros El Rai Ziyareti ve Açık Bir Mektup Vermesi
Hizb-ut Tahrir / Lübnan Vilayeti’nden bir heyet, Merkezi Temas Komitesi Başkanı Dr. Muhammed Cabir liderliğinde, Hizb-ut-Tahrir Merkezi Medya Ofisi Müdürü mühendis Selahaddin Adada, Merkezi Temas Komitesi üyeleri Mühendis Salih Selam ve Bilal Zeydan ve üye Ahmed Abdullah eşliğinde, 28 Cumade’l Ûlâ 1442 / 12 Ocak 2021 Salı öğle vakti Maronite Patriği Kardinal Mar Bishara Boutros El Rai’ye bir ziyaret gerçekleştirdi.
Heyet, Patrik ve beraberindekilere üç ana başlık içeren açık bir mektup sundu:
Birincisi: İslam ve Hıristiyanlar arasında Şeriat metinleri ve tarihi uygulama. Bu başlıkta Hizb-ut Tahrir’in İslam Şeriatı metinlerinden ve yöneticilerin, âlimlerin ve İslam Devleti liderlerinin tarih boyunca pratik uygulamalarından anladığı, adalet ve doğruluk devleti Nübüvvet metodu üzere ikinci Raşidi Hilafeti kurma hedefine doğru ilerlediği şekliye gayrimüslimlerle, özellikle de kitap ehli ile olan ilişkiler arz edildi.
İkincisi: Hizb-ut Tahrir / Lübnan Vilayeti’nin faaliyetleri ve aktiviteleri. Bu başlıkta geçen yüzyılın 1950’lerinde kuruluşundan bu yana Hizb-ut Tahrir / Lübnan Vilayeti’nin tanımı, iç savaşlardan ve yozlaşmış iktidara katılımdan uzak durması, entelektüel ve siyasi mücadeleyle yetinmesi, Lübnan halkı ve bölgenin çıkarlarını temel alması, düşüncesi ve metodu üzerindeki kararlılığı, bütün bunlarda İslam akidesi ve Şeriatına dayanması sunuldu.
Üçüncüsü: Hizb-ut Tahrir / Lübnan Vilayeti’nin Lübnan siyasi gerçekliğine bakışı ve vizyonu. Bu başlıkta Hizb-ut Tahrir / Lübnan Vilayeti’nin -siyasi parti olması ve İslam akidesini düşüncesinin temeli kılması itibariyle- Lübnan’daki siyasi durum hakkındaki görüşü, sunulan çözümlere ilişkin vizyonu, yamalı tüm çözümlere karşı Lübnan sorunu hakkında köklü çözüm vizyonu sunuldu.
Heyetin Kardinale sunduğu açık mektupta bütün bunlar ayrıntılı bir şekilde ele alındı. İnşallah basına da verilecek ve Hizb-ut Tahrir’in resmi sitelerinde de yayınlanacak.
Açık mektup, aşağıda özetleyeceğiz kısaltılmış noktalar ile sona eriyor:
Birincisi: Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın şu buyruğuna binaen Kardinali İslam’a davet etmek:
قُلْ يَا أَهْلَ الْكِتَابِ تَعَالَوْا إِلَى كَلِمَةٍ سَوَاءٍ بَيْنَنَا وَبَيْنَكُمْ أَلَّا نَعْبُدَ إِلَّا اللَّهَ وَلَا نُشْرِكَ بِهِ شَيْئاً وَلَا يَتَّخِذَ بَعْضُنَا بَعْضاً أَرْبَاباً مِّن دُونِ اللَّهِ فَإِن تَوَلَّوْا فَقُولُوا اشْهَدُوا بِأَنَّا مُسْلِمُونَ “De ki: “Ey Kitap ehli! Ancak Allah’a kulluk etmek, O’na bir şeyi eş koşmamak, Allah’ı bırakıp birbirimizi Rab olarak benimsememek üzere, bizimle sizin aranızda müşterek bir söze gelin”. Eğer yüz çevirirlerse: “Bizim Müslüman olduğumuza şahit olun” deyin.”[Ali İmran 64]
İkincisi: Lübnan ve başka ülkelerde Müslümanların şahsiyetinin tamamlanması karşısında takoz olmamak. Müslümanları şahsiyeti, Lübnan da dâhil olmak üzere Müslüman ülkelerde adalet ve doğruluk devleti Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletinin dirilişiyle tamamlanacaktır.
Üçüncüsü: Hizb-ut Tahrir’in bayraktarlığını yaptığı ve İslam, Hıristiyanlık veya Yahudilik olsun dine hiç bir değer vermeyen laik Batının körüklediği siyasal İslam korkusu dalgasının peşinden sürüklenmemek.
Dördüncüsü: Hizb-ut Tahrir’in politik, ekonomik ve sosyal olarak tüm yönleriyle yönetişim ve eksiksiz bir yaşam sistemi projesi olduğunun farkına varmak. Hizb, siyaseti işlerin güdülmesi olarak okuyor. Çağlar boyunca olduğu gibi herkes için bir devlet kurmaya çalışan bir parti olarak hiçbir şekilde dışlayıcı olamaz.
Beşincisi: Batının Lübnan’da pazarladığı projelere karşı uyarılarda bulunmak. Lübnan kıyılarında büyük bir petrol ve gaz zenginliği söz konusudur. Bu, Lübnan zenginliklerini açgözlülerin odak noktası haline getiriyor. Ayrıca Lübnan’ın ABD hegemonyasında yürümesi veya Doğu Akdeniz’deki muazzam gaz zenginliği çatışmasının bir uzantısı olarak Fransız uyuşmazlığı karşısında dikkatli olmak.
Altıncısı: Ülkeyi yakmak ve krizlerin istismarı yoluyla halkı arasında fitneyi ateşlemek isteyen siyasi oyuna gelinmemesine karşı uyarmak. Biz, siyasi partilerin çoğunluğunun krizlere bulaştığına inanıyoruz.
Yedincisi: İslam’ın istediği uygulamada bir aşırılık meydana gelirse, kötülük yapanların bir kötü uygulamasına olduğuna dikkat etmek. Allah Subhânehu ve Teâlâ, kötülük yapanları kıyamet günü eylemlerinden hesaba çekecektir. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu:
أَلَا مَنْ ظَلَمَ مُعَاهِداً، أَوْ انْتَقَصَهُ، أَوْ كَلَّفَهُ فَوْقَ طَاقَتِهِ، أَوْ أَخَذَ مِنْهُ شَيْئاً بِغَيْرِ طِيبِ نَفْسٍ، فَأَنَا حَجِيجُهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ “Kim bir anlaşmalıya zulmeder, hakkını kısar veya taşıyabileceğinden fazlasını yüklerse veya haksız yere bir şeyini alırsa, hüküm günü onlardan ben davacı olacağım.”
Sonuç olarak, bu ziyareti kabul etmesi ve misafirperverliğinden dolayı Kardinal Mar Bishara Boutros El Rai’ye teşekkür ediyoruz. Bunun, Lübnan’ın ve halkının yararına, dahası bölgenin ve çevrenin çıkarları için entelektüel iletişim kapısı olmasını umuyoruz.
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Lübnan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Road 200, Tarabulus/Tripoli – Lebanon Telefon: 03–155103 / 03–446709 www.tahrir.info |
Fax: 06–629524 E-Mail: ht@tahrir.info |