Salı, 03 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/05
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Lübnan Vilâyeti
Medya Bürosu

No: LB–BA–2021–MB–TR–07 H. 8 Zilka’de 1442
M. Cumartesi, 19 Haziran 2021

Uluslararası Kurumların Hegemonyasına Doğru Yürüyen Hükümet, Akaryakıt Fiyatlarına Tüm Temel Emtialarda Olduğu Gibi Yüzde Yüz Zam Yaptı ve Daha da Zam Yapacak!

Cumhurbaşkanlığı, hükümet ve milletvekilleriyle otorite, halkın durumundan bihaber, yürütmeyi layıkıyla yerine getirmiyor. 10 litrelik benzinin fiyatı yaklaşık 20.000 Liradan 44.000 liraya yükseldi. 10 litrelik mazotun fiyatı da 16.000 liradan 31.000 lira sınırını aştı. İktidar ve iktidar partileri, insanların paniğini dindirmek şöyle dursun, faaliyetleri dondurma hükümeti Enerji Bakanı, insanların güdüm sorumluluğundan daha ziyade korkakça düşünceye delalet eden kaba saba açıklamalar yaptı. 17 Haziran 2021’de yaptığı açıklamada, “200.000 liralık deponun bedelini ödeyemeyenler, araç kullanamayacak, başka bir şey kullanacak. Deponun gerçek fiyatı yaklaşık 200.000 liradır. Gücü yetenler, malzemelerin gerçek fiyatını ödemek zorunda. diye konuştu.

Ardından Lübnan Akaryakıt İstasyonları Sendikası Başkanı George el-Brakis yaptığı açıklamada, Piyasanın ihtiyaçları var. Piyasanın günde 6 milyon litreye ihtiyacı var. Şirketlere en son 12 milyon litre benzin tedarik edildi... Ancak piyasaya dağıtılan miktar istasyon sahiplerine ulaşmıyor... Bu nedenle Ekonomi Bakanlığı görevini yerine getirmelidir... Bakanlık gerekli mekanizmalara, yetkilere ve yasalara sahiptir. Bu malzemeler kaçakçılığa veya depolamaya gitmiyor ya da tanklarda kalmıyor... Bu, ekonomi Bakanlığı’nın işidir... ifadelerini kullandı.

İnsanlar, malzemelerin ithalatçılarda olmadığını, kesintiye uğrayacağını düşünüyor. Benzin istasyonlarında kilometrelerce kuyruk var. Malzemelere ulaşmak için yaşanan kavga ve sorunlarda ateşli silahlar kullanılıyor.

İktidar ise kim bakan olacak, kaç bakan olacak, pozisyonlarını ve koltuklarını nasıl kontrol edecek konularıyla ilgileniyor. Hiçbir bakan, sorumlu açıklamaları yapmıyor. Hiçbir bakanlık veya kurum, kaçakçılık ve tekelciliği önleme göreviyle uğraşmıyor. Bu kurumlar, insanların hareketliliğini işittiklerinde ya da ülke ve halkın politik, ekonomik ve sosyal koşullarını ele alan konferanslar gerçekleştiğinde ancak harekete geçiyorlar. Baskı yapacakları birileri olur umuduyla konferanslara gözcüler yolluyorlar. Ama finans kaçakçılığına, tekelci tüccarlara, soygunlara ve yozlaşmış politikacıların bekçiliğini yapan efendilerine göz yumuyorlar. Ama insanlar protesto düzenlediklerinde, hemen bu gözler açılıyor, iyi bir yaşam talep eden hatta çocuklarını süt arayan yoksulları bile gözetlemeye alıyorlar.

Lübnan halkına açıkça diyoruz ki: Lübnan’daki yozlaşmış iktidar gücü, hedefini daha doğrusu başta Amerika olmak üzere efendilerinin hedefini gerçekleştirmek için uysallaştırma ve doz yöntemini izliyor. Hedef, Lübnan’ı IMF ve Dünya Bankası sistemine dâhil etmektir. Çünkü Lübnan kıyılarında bolca gaz ve petrol zenginlikleri söz konusudur. Lübnan, Doğu Akdeniz’de yer alıyor. Trilyonlarca metreküp gaz, milyarlarca varil geri kazanılabilir petrol, Lübnan’ı bir yanda Amerika, diğer yanda Avrupa, özellikle de Fransa arasında yeni bir çatışmanın odak noktası haline getirdi. Ancak bu çatışmada, ülkedeki kurum ve organlar üzerinde hâkimiyeti olan ülkenin yani Amerika ve doğrudan adamlarının veya dolaylı olarak bölgesel aracıların galip geleceği açıktır. Bu, Amerika’nın Mısır, Pakistan ve Sudan gibi kontrolündeki ülkelere karşı izlediği ve izliyor olduğu doğrudan ekonomik hegemonya politikasının ta kendisidir.

Hizb-ut Tahrir / Lübnan Vilayeti olarak biz, daha önceleri de hatırlattığımız gibi bugün de hatırlatıyoruz ve hatırlatmaya devam edeceğiz:

Birincisi: Bu yöneticiler, sadece sömürgeci Batının memurlarıdır. Emir ve talimatlarını tam bir teslimiyetle uyguluyorlar. Lübnan halkı hakkında ne bir yakınlık, ne de bir anlaşma gözetiyorlar. Tüm endişeleri, uluslararası kredi kuruluşlarını hoşnut etmektir. Bu kuruluşlar, ülkenin gelişmekte olan zenginliklerini ve yeteneklerini ele geçirmek için çalışan kapitalist şirketlerin kollarıdır.

İkincisi: Bu memur politikacılar, halkın kötü yaşam koşullarını duyumsamıyorlar. Pahalılık, aşırı yoksulluk, yaşam gereksinimlerine erişim kuyrukları, sıkıntı, yaşam zorluğu, ilaç ve ulaşım eksikliği ve daha fazlası, hayatımızı dayanılmaz bir cehenneme dönüştürmeyi amaçlıyor. Öyle ki acı, sefalet, mutsuzluk ve hayal kırıklığı kol geziyor. Ülkenin gelişmekte olan yeteneklerini kontrol etmek isteyen çözümlere boyun eğiyoruz.

Üçüncüsü: Bugün benzinde yaşananlar, daha önce tüm temel mallarımızda yaşandı. Ama gittikçe daha da kötüleşecek. Çünkü bu ajanlar, ürettikleri bu acınası halimizden sonra daha kasvetli, sıkıntılı ve sefil bir gelecek yaratmaya devam ediyorlar. Ajanlardan bir iyilik umulmaz. Dalgalı kur politikası, sübvansiyonlarının kaldırılması, elektrik vb. gibi kamu kurumlarının özelleştirilmesi, kamu çalışanlarının düşürülmesi gibi IMF gündemini uygulama yolunda ilerliyorlar.

Ey Lübnan halkı! İktidar partileri ve arkalarındaki sömürgeci Batı, protesto gösterilerinizi çaldılar. Aynı yozlaşmış ekipten ve aynı yozlaşmış siyasi sınıftan yeni bir hükümet kurdular. Bu sınıfın yoksulluk ürettiği gün ışığı kadar açıktır. Sizinle zenginlikleriniz arasına giriyorlar, zenginliklerinizi efendilerine ait uluslararası şirketlere altın tepside peşkeş çekiyorlar.

Tüm samimiyetimizle diyoruz ki şu kişi ne kadar doğru söylemiştir: Günlük rızkını bulamayan kişinin, kılıcını kuşanarak nasıl insanlara gitmediğini merak ediyorum.Ama aynı zamanda da diyoruz ki: Ne kapitalist sisteme ve uygulayıcısı ajanlara ne de mezhep, doktrin ve iktidar partilerine sadakat göstermeyen samimi insanlar hareket etmedikçe gerçek bir değişiklik olmayacaktır. Size ve ayrılmaz parçası olduğunuz ümmete sadık bu kimseler, ümmetin gasp edilen otoritesini geri alacaktır. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyuruyor:

وَمَنْ أَعْرَضَ عَنْ ذِكْرِي فَإِنَّ لَهُ مَعِيشَةً ضَنْكاً Kim de beni anmaktan yüz çevirirse şüphesiz onun sıkıntılı bir hayatı olacak.[Taha 124] Allah Subhânehu ve Teâlâ’yı öfkelendiren mevcut ekonomik sistemde yoksulluğumuz ve ihtiyaçlarımız bitmeyecektir. Bu yüzden sizi bu adaletsiz sistemlerden kurtulmak için bizimle birlikte hareket etmeye çağırıyoruz. Adalet ve rüşt devleti Hilafet, siyaset, ekonomi ve sosyal alanda İslam’ın ilerici hükümleri dinlerine ve ırklarına bakmaksızın bir insan olarak tüm insanlar üzerine uygulayacaktır.

وَمَا أَرْسَلْنَاكَ إِلَّا كَافَّةً لِّلنَّاسِ بَشِيراً وَنَذِيراً وَلَٰكِنَّ أَكْثَرَ النَّاسِ لَا يَعْلَمُونَ Biz, seni ancak bütün insanlara müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik. Fakat insanların çoğu bilmezler.[Sebe 28] Bu hükümler, hayat pusulasını resetleyen yegâne hükümlerdir. Gördüğünüz ve yaşadığınız gibi etrafımızdaki tüm sistemlerin çöküşü gerçekleşecektir. İşte o zaman siz ve biz, düşmanımızı dostumuzdan ayırabileceğiz. Muazzam yeteneklerimiz ve zengin servetimizle ümmetin ve çocuklarının samimi politikacıları önderliğinde kalkınmamızı inşa edeceğiz.

وَلَوْ أَنَّ أَهْلَ الْقُرَى آمَنُوا وَاتَّقَوْا لَفَتَحْنَا عَلَيْهِمْ بَرَكَاتٍ مِنَ السَّمَاءِ وَالْأَرْضِ وَلَكِنْ كَذَّبُوا فَأَخَذْنَاهُمْ بِمَا كَانُوا يَكْسِبُونَ Eğer, o memleketlerin halkları iman etseler ve Allaha karşı gelmekten sakınsalardı, elbette onların üstüne gökten ve yerden nice bereketler(in kapılarını) açardık. Fakat onlar yalanladılar, biz de kendilerini işledikleri günahlarından dolayı yakalayıverdik.[Araf 96]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Lübnan Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Road 200, Tarabulus/Tripoli – Lebanon
Telefon: 03–155103 / 03–446709
www.tahrir.info
Fax: 06–629524
E-Mail: ht@tahrir.info

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER