02 Temmuz 2013 tarihinde, Interfax Haber Ajansı, Kırgızistan'ın Oş bölgesindeki İslamî siyasî bir parti olan (Hizb-ut Tahrir'in) saflarında çalışan üç kadının tutuklandıkları haberini aktardı. Ayrıca 18-20 yaşlarında olan bu üç bayanın, öğrenci oldukları söylendi. Suçlamaya gelince; "radikal" materyallerin dağıtılması ve You Tube üzerinden İslamî videoların indirilmesi!!

Hizb-ut Tahrir şebâbatı, toplum için hiçbir tehlike oluşturmayan, bilakis hakikati ortaya çıkarmak için hiç korkmaksızın büyük bir çaba sarfetmeleri ve yanlış ve hatalı fikirlere ve toplumu ifsat edip yıkan dejenere olmuş liberal laik değerlere meydan okumaları yoluyla aslında büyük bir hizmet sunan masun kadınlara yönelik zalimane ve gelişigüzel tutuklama ve gözaltını tamamen reddettiklerini ifade ettiler! Nitekim laik beşerî sistemiyle Kırgız hükümetinin tek düşüncesi, mevcut rejimin tatbik etmiş olduğu ideolojinin yenilgisini ve zafiyetini kanıtlamak için fikir ve sözün dışında hiçbir silaha sahip olmayan bir gurup kadına korku ve tehdit hissettirmektir! Aynı şekilde bu, liberal demokratik değerlerin ve laikliğin hayata bakışının başarısız olduğuna ve çöktüğüne dair açık bir kanıttır.

Hizb-ut Tahrir şebâbatı olarak bizler, Kırgız hükümetinin İslam'a açıkça kin güttüğünü ve ulusal güvenliği korumak şeklindeki boş gerekçelerle Müslüman kadınlara yönelik cürümsel savaşını dünyaya ve topluma ifşa edip açıklarız! Bu zalim rejim, İslam'a ve yönetim sistemine yönelik saldırganlığını ve aynı şekilde kerim Nebi [SallAllahu Aleyhi ve Sellem]'in sünnetini takip ederek siyasî ve fikrî yolu geri getirmek için çalışanlara yönelik kinini ve öfkesini açıkça göstermiştir. Dolayısıyla Kırgız hükümeti, kadınları siyasî ve toplumsal meselelerde görüşlerini ifade etme haklarından mahrum etmekte, çeşitli korkutma ve sindirme üslupları kullanmakta, ağızlarını tıkamakta, dahası onları tehlikeli ve zor bir sosyal şartlarda yaşamaya mecbur etmekte ve doğrudan ve dolaylı olarak himayesinde bulunan çetelerin kadınlara karşı en iğrenç cürümleri işlemelerine izin vermektedir ki tekrar eden adam kaçırma cürümleri hiç kimseye gizli değildir! Hatta kadınlara yönelik şiddetle ilgili araştırmaları ve istatistikleriyle uzmanlaşmış "Spichl Rabur Tor" Merkezi, Kırgızistan'ın insan ticareti için temel ve geçiş ülkesi olduğunu ve sanki bir eşya ve mallarmış gibi kadınları alıp sattığını açıklamıştır! Müslüman kadına dönük tüm bu cürüm, baskı ve zulümlerin ardından hükümet, kadınları ve güvenliklerini korumda başarısız olmuştur. O halde nasıl olur da Kırgız hükümeti, kadınları insanlık haklarından mahrum eden ve kadınların güven ve güvenliğin olmadığı bir durumda kalmalarını sağlayan bu fasit rejime karşı bir alternatif sunma hizmetinde bulunmak için seslerini yükselten iffetli kerime Müslüman kadın vatandaşları tutuklamaya cüret edebilir ki?

Dünyadaki Hizb-ut Tahrir şebâbatı olarak bizler, Hilafet'i geri getirmek için çalışan Kırgızistan'daki bacılarımıza yönelik tam desteğimizi ilan ediyor ve Allah'tan, bizlere nusret vermesini, bir alim ve lider olan Emirimiz Atâ İbn-u Halil Ebu Raşta'nın İkinci Râşidi Hilafet'in ilk Halife'si olmasını, bizlere zulmedenlerden, hakaret edenlerden ve eziyet edenlerden intikam almasını, kadının onurunu ve konumunu İslam ile geri kazandırmasını, kadının toplumdaki siyasî rolünü yeniden uygulamasını nasip etmesini, kadınla ikinci bir vatandaş olarak muamelede bulunma fikrini baltalamasını, İslam için çalışan ve hak kelimeyi söylemesinden dolayı suçlanıp cezalandırılmak yerine bir yaşam biçimi ve metodu olarak Kur'an ve sünnetin hükümlerine uyan saf ve temiz kadının durumunu güçlendirip yüceltmesini temenni ediyoruz. Son olarak Kırgız hükümetine deriz ki; Allahu Teâlâ'nın gazabından sakının. Zira O, şöyle buyurmaktadır:

وَلاَ تَحْسَبَنَّ اللَّهَ غَافِلاً عَمَّا يَعْمَلُ الظَّالِمُونَ إِنَّمَا يُؤَخِّرُهُمْ لِيَوْمٍ تَشْخَصُ فِيهِ الأَبْصَارُ "Sakın, Allah'ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Ancak Allah, onları (cezalandırmayı), korkudan gözlerin dışarı fırlayacağı bir güne erteliyor." ^{[İbrahim 42]}

Kadınlar Kısmı
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Bürosu Üyesi