el-Cezire, Associated Press ve diğer medya tarafından 16 Ocak 2014'de görgü tanıklarının ve Myanmar'da azınlık Rohingya Müslümanlarına karşı ihlalleri araştıran Arakan Projesi Hakları grubunun bir açıklamasını yayınlandı. Açıklamada 14 Ocak 2014 Salı günü Batı Rakhine eyaletine bağlı Du Char Yar Tan köyünde bir düzineden fazla Rohingyalı Müslüman kadın ve çocukların öldürüldükleri bildirildi. Bu raporlara göre Müslüman kadınlar ve çocuklar, Budist suç çeteleri elinde ölene kadar lime lime kesildiler. Aynı anda birçok Rohingya Müslümanlarının öldürülmüş olmasından korkuluyor. Bu olay, Rakhine Budistleri ve Myanmar güvenlik güçlerinin eliyle Rohingya Müslüman kadın ve çocuklarının maruz kaldıkları acımasız ve tarifi imkânsız katliamın, orada bütün Müslümanlara karşı yapılan etnik temizlik kampanyasının bir parçasıdır. Meşhur Yan Thei katliamı da bu etnik temizlik kampanyası çerçevesinde değerlendirilmelidir. Orada 28'i çocuk 70 Rohingyalı Müslüman soğukkanlılıkla öldürülmüştü. Komşu ülkelere sığınan kadın ve çocuklar, baskı ve terörün yeni bir aşaması ile karşı karşıyadırlar. Çünkü ya ülkeye girişleri engellendi ya da hayatta kalmalarına yardımcı olacak temel haklardan mahrum bırakıldılar. Önlerinde yalnızca iki seçenek vardır, ya tehlikeli ve kalabalık kamplara sığınmak ya da fiziksel ve cinsel istismar yanında insan ticaretine maruz kalmaktır. Aralık ayında cehennemden kaçan Rohingyalı mültecileri taşıyan bir teknenin, Tayland'da gizli insan ticareti kamplarının tuzağına düştükleri ile ilgili haberler yer aldı. Dayak yedikleri, gasp edildikleri ve göçmenlik bürosuna bakan memurlarının teşviki ile insan tüccarlarına teslim edildikleri söylendi.

Batılı hükümetler ise Myanmar'da petrol ve gaz sözleşmeleri, diğer kazançlı ticari sözleşmeleri güvenliği amacıyla soykırımı görmezlikten geldiler. Hiç şüphesiz ölümler ve azınlıklara yapılan soykırım eylemleri, demokratik devletlerin bir ülke ile bağlarını kesmek için yeterli bir neden değildir. Rohingyalı Müslümanların kötü durumu, demokratik kapitalist devletler altında azınlıkların haklarının korunmadığını bir kez daha ortaya koydu. Aynı zamanda ekonomik çıkarlar karşılığında insan hakları ve etik ilkelerinden vazgeçebileceklerini gösterdi. Müslüman ülkelerdeki iktidar rejimleri, Bangladeş, Endonezya, Malezya gibi Myanmar'a sınır olanlar dâhil, İslam tarafından reddedilen ulusal çıkarlarını korumak için Rohingyalı Müslüman kadın ve çocukları kaderlerine terk ettiler. Bugün Suriye'de olanlar bunun bir sonucudur. Müslümanlar zorbaların eliyle katliama maruz kalmamak için diğer ülkelere kaçtılar. Bu yöneticiler ve davet ettikleri köhnemiş dar milliyetçilik düşüncesi ve kapitalist sistemler, ümmete vurulan pranga ve zincirlerdir. Bunları kırmak ve İslam sistemi ile yönetilen Hilafeti kurmak için ciddi çalışma yapmak kaçınılmazdır. Yöneticinin en öncelikli görevlerinden biri, uyruklarına bakmaksızın Müslümanları, mülklerini ve onurlarını korumaktır. Bu bakış açısına göre ve Hilafet yönetimi altında, Halife el-Velid ibn Abdül Malik, komutan Muhammed ibn Kasım komutasında Müslüman orduları Güney Hindistan'ın bir kıyı kenti olan Hindu Raja Dahir'de esir tutulan Müslümanları kurtarmak için gönderdi. Ordular, Sindi fethettiler ve zorba Hinduların yönetiminden kurtardılar. Bugün biz, Rohingyalı Müslümanları tüyler ürpertici baskıdan kurtarmak için daha çok Hilafet Devletine muhtacız. O zaman Müslüman ordular, hiç zaman kaybetmeden Allah Subhânehu ve Teâlâ'nın emrine icabet etmek için hareket geçirilecekler. وَمَا لَكُمْ لَا تُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِ اللَّهِ وَالْمُسْتَضْعَفِينَ مِنَ الرِّجَالِ وَالنِّسَاءِ وَالْوِلْدَانِ الَّذِينَ يَقُولُونَ رَبَّنَا أَخْرِجْنَا مِنْ هَٰذِهِ الْقَرْيَةِ الظَّالِمِ أَهْلُهَا وَاجْعَلْ لَنَا مِنْ لَدُنْكَ وَلِيًّا وَاجْعَلْ لَنَا مِنْ لَدُنْكَ نَصِيرًا "Size ne oluyor da, Allah yolunda ve "Ey Rabbimiz! Bizleri halkı zalim olan şu memleketten çıkar, katından bize bir dost ver, bize katından bir yardımcı ver" diye yalvarıp duran zayıf ve zavallı erkekler, kadınlar ve çocukların uğrunda savaşa çıkmıyorsunuz?" ^{[Nisa 75]}

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Bürosu
Kadınlar Kısmı