حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Merkezî Medya Ofisi
No: HT–BA–2017–MB–TR–34 |
H. 19 Zilhicce 1438 M. Pazar, 10 Eylül 2017 |
Amerika, Güney ve Güney Doğu Asya Bölgesini Kaosa Sürüklerken BRICS Liderleri İslam’ı Kınamaktadır! Oysa İslam, Bölge ve Dünya İçin Huzur Kaynağıdır, Endişe Kaynağı Değil!
04 Eylül 2017 Pazartesi günü sona eren BRICS Liderler Zirvesi’nde ortak deklarasyon yayımlandı. Deklarasyonda, “Kuzey Kore’nin nükleer denemesi en sert ifadelerle kınandı ve bölgedeki sorunun ancak barışçıl yöntem ve doğrudan diyalogla çözülebileceğinin altı çizildi.”Bizi ilgilendiren husus, Amerika’nın Güney ve Güney Doğu Asya bölgesinde kaos çıkarması ve bölgeyi yangına sürüklemesi değil. Kuzey Kore’nin öfke patlamasını gerekçe gösterip tehlike altındaki ülkelerin yardımına koşmak ve haydut ülkeleri caydırmak için bölgeye yapacağı müdahale de değil. Malum, bu nükleer testler siyasi ve medyatik hedeflere erişimden öte bir şey değildir. Amerikan tuzağına düşen “BRICS” liderleri, Kuzey Kore’nin nükleer testleri hakkında Amerikan terennümünü terennüm eder oldular...
Tersine umursadığımız nokta, taslak bildirisinde geçen bazı vurgulardır. Deklarasyonda, gerçek ve hayali pek çok İslami hareket, bu ülkeler için endişe kaynağı olarak belirtildi. Zikredilen İslami hareketler içinde Hizb-ut Tahrir de var. Biz, özellikle Rusya, Çin ve Hindistan gibi İslam’a ve İslam yönetimini yeniden kurma düşüncesine açıkça düşmanlık besleyen ülkeler tarafından Hizb-ut Tahrir’in suçlama konusu olmasını asla kabul etmeyiz.
Onun için ümmete yönelik bu basın açıklamamızda diyoruz ki İslam ümmeti, kendisine ve yüce dinine karşı kurulan kumpasın bilincinde olmalıdır. Bir avuç açgözlü kapitalist egemenliğindeki bu örgütün saptırılan halkları da kendilerine karşı kurulan tuzağın farkında olmalıdır. Şu iyi bilinmelidirler ki açgözlü kapitalistlerin tek umursadıkları şey, halkları köleleştirerek, baskılayarak ve İslami kurtuluş yolundan saptırarak servetlerine servet katmak, egemenlik ve saltanatlarını korumaktır. Dolayısıyla İslam ümmeti ve bu halklara diyoruz ki:
Birincisi: Hizb-ut Tahrir ideolojisi İslam olan ve İslam Hadâratını insanlığı sefalete sürükleyen pozitif hukuka alternatif bir proje olarak taşıyan siyasi bir partidir. Parti, ümmetin zenginliklerine göz diken tamahkâr Batılı ülkelerden kurtulmak için ümmetle birlikte çalışan ve alternatif İslam Hadâratını zalimane kapitalizm ile yönetilen halklara ulaştırmak için gayret gösteren bir zümreden oluşmaktadır. Hizb, Allah’ın emrine imtisalden bunu yapmaktadır. Allah’ın buyruğunda insanlık ve tüm halklar için özellikle BRİCS ülkeleri gibi ezilen ve köle halkları için hayır vardır.
İkincisi:“Terör” Amerikan hadaratının bir ürünüdür. BRİCS gibi ülkeler de İslam’a saldırmak ve samimi dava adamlarını kovuşturmak, rahmet dini İslam’ın insanlığa ve yönetime erişmesine engel olmak için Amerikan yapımı terörizmi istismar etmektedir. Bu da beşeri sistemlerin çaresiz ve sahtekâr olduğunu göstermektedir. Gerçekten İslam, halkları kapitalizmin, açgözlü kapitalistlerin ve yöneticilerin zulmünden kurtaran bir kurtarıcıdır.
Üçüncüsü: Tüm dünya, Güney ve Güney Doğu Asya, İslam’ın bölgedeki egemenliğinden bu yana güven ve huzur nedir görmemiştir. Hatta bölgede yüzyıllarca İslam’ın egemenliğinde hiçbir dış tehditle karşı karşıya kalmayan Çin ordusunu dağıtmıştır. İslam’dan bu yana bölge, bölgesel hiçbir gelişime tanık olmamıştır. İslam döneminde Hindistan, dünyanın gıda ambarı idi. Kralların ekonomik yolsuzluğundan kurtulmak için İngiliz İmparatorluğuna kredi veriyordu. İnsan yapımı kapitalizm ve Çin komünizminin egemenliği altında bölge insanlığı yok eden silah yarışının bir arenası haline dönüşmüştür. Dünya nüfusunun yarısından fazlasını oluşturan bölge halkları, ülkelerinde bulunan doğal servetlere ve devasa insan kaynağına rağmen yoksulluk çekmektedir.
Dördüncüsü: Dakik anlayışıyla Hizb-ut Tahrir’in dünyaya taşıdığı İslam, insanlık için alternatif bir hadârattır. İslam, bölge halklarının açlık ve aşırı yoksulluktan kurtuluşunun yegâne yoludur. İslam, sistemler ve insanların işlerini güden hükümler manzumesidir. Aklı başında herkes, işlerin güdülmesinde İslam’ın seçkin hükümlere sahip olduğunu bilir. İslam, insanlara mutluluk verir, refah ve adaleti sağlar. Tarih, bunun en iyi tanığıdır. Hizb, bunu internet sitelerinde yayınladığı kitaplarda ayrıntılı şekilde açıklamıştır.
Beşincisi: Biz, İslam ümmetini güç ve kuvvet ehlini Hizb-ut Tahrir’e nusret vermeye teşvik ederek İslam’ı iktidara ulaştırmaya davet ediyoruz. İşi siyaset olan Hizb, İslami yönetimin ne kadar önemli olduğunun bilincindedir. Ümmet, İslam yönetimi ile yeniden bütün insanlığa hidayet yolunu gösteren bir rehber olacaktır. Bölge halkları ve halklarını seven aydınları da İslam akidesini, hayat ve yönetim biçimini benimsemeye çağırıyoruz. Sefaletten ve cehennem azabından kurtulmak için yöneticilerden İslam akidesini ve yönetim sistemini benimsemelerini istemelidirler.
قُلْ يَا أَهْلَ الْكِتَابِ تَعَالَوْا إِلَى كَلِمَةٍ سَوَاءٍ بَيْنَنَا وَبَيْنَكُمْ أَلَّا نَعْبُدَ إِلَّا اللَّهَ وَلَا نُشْرِكَ بِهِ شَيْئًا وَلَا يَتَّخِذَ بَعْضُنَا بَعْضًا أَرْبَابًا مِنْ دُونِ اللَّهِ فَإِنْ تَوَلَّوْا فَقُولُوا اشْهَدُوا بِأَنَّا مُسْلِمُونَ “De ki: “Ey kitap ehli! Bizimle sizin aranızda ortak bir söze gelin: Yalnız Allah’a ibadet edelim. O’na hiçbir şeyi ortak koşmayalım. Allah’ı bırakıp da kimimiz kimimizi ilâh edinmesin.” Eğer onlar yine yüz çevirirlerse, deyin ki: “Şahit olun, biz Müslümanlarız.”[Ali İmran 64]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Merkezî Medya Ofisi |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi el-Mezra’a, P.K. 5010-14, Kolombiya Merkezi B Blok Kat:2, Beyrut/Lübnan Telefon: TEL: 0096 113 07 59 4 / GSM: 0096 171 72 40 43 www.hizb-ut-tahrir.info |
E-Mail: media [@] hizb-ut-tahrir.info |