Dr. Beblavi hükümeti, 24 Şubat 2014 Pazartesi günü istifa etti. Neden istifa ettiğini açıklamadı. Ama ülkenin içinde bulunduğu ekonomik kriz, fiyatlardaki aşırı artış ve bundan kaynaklanan protestolar, grevler karşısında hükümet başarısız kalması bilinen bir gerçektir. Elektrik ve gaz krizinin şiddetlenmesi de cabasıdır.

Hükümetin istifasının ikinci gününde, geçici Cumhurbaşkanı Müsteşar Adli Mansur, mühendis İbrahim Mahlab'ı hükümeti kurmakla görevlendirdi. Mahlab, Ulusal Parti'nin en önemli yüzlerinden biri ve Cemal Mübarek'in başkanlığındaki Politika Kurulu'nun ikinci adamıdır. Hükümeti kurmakla görevlendirilen Başbakan, ilk basın toplantısında kurulacak hükümetin öncelikli işi terörle mücadele etmek olacaktır, dedi. Onun bu açıklaması, daha hükümet göreve başlamadan önce hükümetin erken iflas edeceğinin habercisidir. Çünkü güvenlik kaygısı ve sözde terörle mücadele eylemi de, önceki hükümetin öncelikli meşgaleleri arasındaydı. Bunu rağmen istediği hedefi gerçekleştiremedi. Ayrıca sıradan vatandaşın kaygıları ile ilgili tüm önemli dosyaların sevk ve idaresinde başarısız kaldı. Tam aksine hükümetin bu öncelikleri, daha önce fiyatlardaki görülmemiş artış, artan enflasyon ve sürekli elektrik kesintisi sonucunda günlük çekilen çile ve acının artmasına neden olmuştur.

Hükümeti kurmakla görevlendirilen başbakanın, devrik Mübarek yönetimi altında yolsuzluk davalarına adının karıştığı konusunda neredeyse fikir birliği vardır. Ayrıca Arap Müteahhitler Şirketi CEO'su Usame El-Hüseyni'yi görevden alan da odur. Çünkü Usame, 16 Ağustos 2013 yılında göstericilere sıkılan kurşunlar sırasında Ramses Meydanı'ndaki şirketin genel merkezinin ordu uçakları tarafından yakıldığını söylemişti. Tüm bunlara rağmen Selefi Nur Partisi Genel Başkanı Dr. Mahyun, telefonla katıldığı MBC kanalına verdiği röportajda "Kendilerinin Mahlab'ı başbakan olarak istediklerini" söyledi ve "Geçmişi karanlık değildir" diye de ekledi.

Sadık ve samimi insanların bu kriz karşısında ümmete zorla dayatılan bu rejimle mücadele etmekten başka hiçbir seçenekleri yoktur. Önceki ve sonraki hükümetlerin, terörle mücadele bahanesiyle bu ümmetin sadık davetçileri ile savaşmaktan başka dert ve tasaları olmadı. Oysaki şeri hükümlere uygun olarak ümmetin gerçek işlerinin güdülmesi, tüm bireylerin temel ihtiyaçlarını karşılanması, lüks ihtiyaçlarını karşılanmasına olanak verilmesi bu hükümetlerin tasaları olmalıydı. Gerçek gözetim ve denetim, ancak âlemlerin Rabbinin farz kıldığı Hilafet sistemi altında söz konusu olur. Ey Müslümanlar! Sizi Hilafet Devletini kurmaya ve tüm tağuti sistemi ortadan kaldırmak için çalışmaya davet ediyoruz.

يا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ "Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Rasûlü'ne icabet edin." ^{[Enfal: 24]}

^{Şerif Zâyid
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mısır Vilâyeti
Medya Bürosu Başkanı}