Pakistan Dışişleri Bakanı, Japonya ziyareti sırasında ülkesinin Rusya’yla ilişkileri güçlendirme arzusunu dile getirdi. Bilawal Butto Zardari, 2 Temmuz 2023 Pazar günü Tokyo’da NHK’ya özel bir röportaj verdi. Geçen ay Pakistan, Rusya’dan ham petrol ithal etmeye başladı. Butto, petrol ithalatının amacının halkın enerji ihtiyacını karşılamak olduğunu, ithalatçıyı çeşitlendirmek olmadığını söyledi. Butto, Pakistan-Rusya ilişkilerinin olumlu bir seyir izlediğini ve daha da güçlenmesini umduğunu ifade etti.

İşte Müslümanların yöneticileri böyledir. Yönettikleri kapitalist sistemde zarara neden oluyorlar ve krizler yaratıyorlar. Sömürgeci kafirlere körü körüne itaat etmeleri nedeniyle yıkıma davetiye çıkarıyorlar. Batılı reçetelerle ülkede neden oldukları sorunları çözmek için uğraşıyorlar! Muhalif sesler yükseldiğinde, yoksulluk arttığında, zifiri karanlık çöktüğünde çözüm için Batı’ya yöneliyorlar. Batı’nın kendi sorunlarını bile çözemediğini unutuyorlar. Nitekim Batı’nın kendi sorunları artık Müslümanların topraklarındakilerden bile daha karmaşıktır. Bu hükümdarlar Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın haklarında şöyle buyurduğu kimselere benziyorlar:

خَتَمَ اللَّهُ عَلَى قُلُوبِهِمْ وَعَلَى سَمْعِهِمْ وَعَلَى أَبْصَارِهِمْ غِشَاوَةٌ وَلَهُمْ عَذَابٌ عَظِيمٌ  “Allah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir, gözleri de kapalıdır. Onlar için elem dolu bir azap vardır.” ^{[Bakara 7]} Krizlerin ortasında, krizlere neden olan kişiye koşuyorlar. Yağmurdan kaçarken doluya tutuluyorlar. Butto, Putin’in çarlık Rusya’sında mı Pakistan enerji krizine çözüm arıyor? Liderlerinin pervasızlığı ve rejiminin yozlaşmışlığı yüzünden Rusya, Batı’nın yürüttüğü savaşın yükü altında eziliyor.

Butto ve hükümetinin hiçbir anlamı olmayan asil değerlerinden bahsetmiyorum bile. Pakistan yöneticileri Rusya’nın Şam’daki müminlerin tepesine attığı varil bombalarını ve napalm benzeri maddeleri unuttular herhalde. Rusya’nın dönemin tiranı Amerikan ajanı Beşşar Esed’e verdiği desteği görmezden geliyorlar. Rusya’nın İslam ümmetine henüz ödemediği tazminata aldırış etmiyorlar. Rusya inananların ülkesi Çeçenistan’ı yok etmiştir. Rusya’nın Müslümanları katleden ve iffetli Müslüman kadınlara tecavüz eden kindar haçlı Sırplara verdiği desteği görmezden geldiler. Rusya’nın içeride ve komşu Orta Asya ülkelerinde Müslümanlara karşı işlediği suçlara aldırış etmiyorlar. Rusya’nın, paralı askerleri aracılığıyla birçok Afrika ve Müslüman Asya ülkesinde işlediklerini de görmezden geliyorlar...

Rusya’nın suç listesi uzayıp gidiyor. Rusya, Amerika, İngiltere ve Fransa gibi diğer sömürgeci ülkelerden daha az suçlu, daha az İslam ve Müslüman düşmanı değildir. Ancak rejim, kurbanlara karşı kayıtsızlığı ve ümmete karşı samimiyetsizliği nedeniyle Rusya’nın tüm suçlarına göz yumuyor. Gerçekten de ümmetin musibetlerini hiç umursamıyor, çünkü ümmete ait değildir. Pakistan rejimi ile Rusya arasındaki bu yakınlaşma, belki de Amerika’nın yeşil ışık yakmasından kaynaklanıyor. Rusya, Amerikan ajanlarının bataklığına düşmüştür, Washington’a yönelmekten başka çaresi yoktur.

İnşallah yakında Pakistan’da kurulacak olan Hilafet, Pakistan’daki laik sistemin yarattığı tüm sorunları çözecektir. Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın yurda bahşettiği ve insanlara rahat bir yaşam sağlamaya fazlasıyla yeterli olan zenginliklerden insanların istifade etmesini sağlayacaktır. Enerjide kendi kendine yeterlilik ise sadece petrolle sınırlı değildir. Pakistan’ın kanıtlanmış 354 milyon varillik petrol rezervinin ihmal edildiği biliniyor. Ayrıca, büyük ölçüde Belucistan, Sindh ve Khyber Pakhtunkhwa’da (KP) açık deniz ve karada tahmini 27 milyar varil petrol rezervi var. Enerji uzmanları bunun farkındalar, ayrıca nehirler üzerindeki gelişmiş barajlar, rüzgar enerjisi, gelgit enerjisi, güneş enerjisi, kömür ve gaz ülkenin enerji ihtiyacını karşılamaya yeter. Bu kaynaklar Batı’daki yozlaşmış yöneticilere, maiyetlerine ve efendilerine bağlı özel şirketlere peşkeş çekilmemiş olsaydı, insanların tüm enerji ihtiyaçları karşılayabilirdi. Bu şirketlerin Müslümanların servetlerini sömürmesine engel olması devletin görevidir. Devlet, bu kaynakların iyileştirilmesini yönetmeli ve denetlemelidir. Enerji projeleri yapmak ve ağır sanayi kurmak, enerji sektörünün ihtiyaç duyduğu makine ve teçhizatı yurt içinden temin etmek ve gerekirse yurt dışından ithal etmek devletin görevidir.

Ülkenin maruz kaldığı krizler, yoksulluğundan, rezerv eksikliğinden veya kaynak kıtlığından kaynaklanmıyor. Aksine Pakistan, bu ümmetle hiçbir ilgisi olmayan yöneticileri yüzünden acı çekiyor. Yöneticiler insanların işleriyle ilgilenme politikasından yoksunlar. Aksine halkı baskı altına alıyorlar, aç bırakıyorlar ve yozlaşmalarını sağlıyorlar. İslam’ın bir hayat sistemi olarak geri dönmesini de engelliyorlar. İslam, ümmetin önceki statüsüne kavuşmasını sağlayacaktır. İmanıyla ve fikirleriyle İslam ümmeti insanlık için çıkarılmış en hayırlı ümmettir. Dolayısıyla başta güç ve kuvvet ehli olmak üzere ümmetteki her samimi insanın bu yöneticileri alaşağı etmesi ve bu sistemi kökünden söküp atması farzdır. İktidarı Nübüvvet Metodu üzere Raşidi Hilafet’i yeniden kurmak için çalışan Hizb-ut Tahrir’e devretmelidirler. Allah Subhânehu ve Teâlâ şöyle buyurdu:

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ ۖ وَاعْلَمُوا أَنَّ اللَّهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ  “Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’ın ve Rasûlü’nün çağrısına uyun. Ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin ki, O’nun huzurunda toplanacaksınız.” ^{[Enfal 24]}