Birkaç gün önce Tacikistan Bölge Mahkemesi, gizlice Hizb-ut Tahrir’in hükümlü, aslında tutuklu 12 üyesiniMadde 189. Bölüm 2 ve Madde 307. Bölüm 1 uyarınca 16-23 yıl arasında değişen ek haksız cezalara çarptırdı.Bu gençler şunlardır:

Bu gençleri hepsi, daha önce 10-16 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırılmış, çoğu,Tacikistan zorbası, Allah ve Rasûlü düşmanı melun Rahmanov’un2/3 nolu Kerbishani cezaevinde cezasını çekmişti. Karanlık zindanlarda iken ikinci bir cezaya daha çarptırıldılar.

Kindar rejimin de iddia ettiği gibi ikinci kez yargılanmalarının nedeni, mahkûmların, kanun ve yönetmeliklere, hapishane talimatlarına muhalefetleridir. Arama sırasında koğuşlarında yasak maddeler bulunmuştur: 7 hücresel iletişim cihazı, 41 sim kartı,11 telefon kulaklığı, 28 hafıza kartı ve6 USB. Daha da önemlisi bu malzemeler, cezaevi içinde Allah’a davet ve İslami hayatı yeniden başlatma daveti için kullanılmaktaydı.Bölge dedektif şefi Şevkettin Numanov, yargıçtanAllah’ın dindar ve tertemiz dostlarına maksimum cezanın verilmesini talep etti.Allah onu ve efendilerini kahretsin!

Hizb-ut Tahrir’in fikirleri, gücü ve üyelerinin dayanıklılığı Tacikistan rejimini ürkütüyor.Onların serbest kalmalarından tırsıyor.Bu ve diğer olaylar bunun en somut kanıtıdır.

Ekstra cezalara çarptırmak, İslam’a ve davetçilere karşı barbarca davranmak,İslam şafağının yeniden doğmak üzere olduğunun bir işaretidir. Zorbaların hapishanelerinde yatmakta olan kahraman cesur davet taşıyıcı kardeşlerimize Allah’tan sabır ve metanet diliyoruz. Onlar, iyilikte İslam ümmetinin öncüsü, Allah’ın Kitabı ve Rasûlü’nün Sünnetinin müdavimidirler.Onlar, bizim için model ve canlı örnektirler.Takdir ve itibarı hak eden ameller yapıyorlar.Bunlar, Allah ve Rasûlü’nün sevdiği amellerdir.Allah’ın sevgisine nail olduklarıve Peygamberlerin izinden gittikleri için onlara tebrikler ve müjdeler olsun.

مِنَ الْمُؤْمِنِينَ رِجَالٌ صَدَقُوا مَا عَاهَدُوا اللَّهَ عَلَيْهِ فَمِنْهُمْ مَنْ قَضَىٰ نَحْبَهُ وَمِنْهُمْ مَنْ يَنْتَظِرُ وَمَا بَدَّلُوا تَبْدِيلًا“Müminlerden öyle adamlar vardır ki, Allah’a verdikleri söze sâdık kaldılar. İçlerinden bir kısmı verdikleri sözü yerine getirmiştir. Bir kısmı da beklemektedir. Verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir.” ^{[Ahzab 23]}