Pazar, 22 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/24
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Suriye Vilâyeti
Medya Bürosu

No: SRu2013BAu20132013u2013MBu2013TRu20130025 H. 26 Ramazan 1434
M. Pazar, 04 Ağustos 2013

-Basın Açıklaması- İran'ın Yeni Cumhurbaşkanı Ruhani, Yönetim Dönemine Ülkesinin Müslüman Suriye Halkına Yönelik Düşmancıl Politikasını Sürdüreceğini ve Mücrim Suriye Rejimini "Sabit ve Sağlam" Bir Şekilde Desteklemeye Devam Edeceğini Vurgulayarak Ba

Mücrim Suriye rejiminin, Hasan Ruhani'nin İran Cumhurbaşkanlığı görevine atanması, ılımlı İran Cumhurbaşkanı'nın görevini resmen teslim etmesi ve dün, yani 04.08.2013 Pazar günü de anayasa yeminini etmesi törenine katılması çevresinde İran Cumhurbaşkanı, tagut rejimin başbakanı Vail Haklî ile yaptığı görüşme sırasında, "dünyanın herhangi bir gücünün" iki ülke arasındaki ilişkileri asla baltalayamayacağını vurgulamasının yanı sıra Tahran'ın Suriye'yi "sabit ve sağlam" bir şekilde destekleyeceğini vurgulamıştır. Zira "şuan Suriye'de meydana gelenler, terörizmi ve tekfircileri desteklemek yoluyla direnme, sebat gösterme ve engelleme ekseninde Siyonist-Amerikan planlarını suya düşürmeye ve darbe indirmeye dönük başarısız bir girişim" olarak kabul edilmektedir. Diğer taraftan Haklî'den Ruhani'ye bir mektup gönderilmiş ve mektupta, iki müttefik ülke arasındaki "stratejik ilişkilerin" güçlendirileceği vurgulanmıştır.

Ey Zulme ve Zalimliğe Karşı İslam Devriminin Olduğu Şam'daki Kerim Müslümanlar!

Yönetim dönemine bu tür bir cürümsel sözle başlayan yeni İran Cumhurbaşkanı, ülkesinin Müslüman Suriye halkına yönelik düşmancıl politikasını sürdüreceğini, mücrim Suriye rejimini "sabit ve sağlam" bir şekilde desteklemeye devam edeceğini vurgulamış ve dünyanın herhangi bir gücünün iki ülke arasındaki ilişkileri baltalayamayacağını ilan etmiştir... Ayrıca bu tür bir söz, Amerika'nın kendisinin İslamî olduğunu ve yöneticilerinin de İslamcılar olduğunu iddia eden rejim ile ticaretini yaptıkları yalan ve hatalı "Siyonist-Amerikan" planlarına karşı "direnme" ve "engelleme" sloganları altında kafir ve dinsiz "laikliğin kalesi" olduğunu ilan eden bir rejim arasındaki ajan ilişkisini ikiye katlamaktadır.

Aslında görünüşte İslamcılar ve gerçekte ise Amerika'nın ajanları olan İran yöneticilerinin davranışlarına ve açıklamalarına hiç kimse şaşırmamıştır. Zira bu tür açıklamalar, Afganistan ve Irak işgali sırasında "Şayet İran'ın desteği olmamış olsaydı, Amerika'nın Afganistan ve Irak'ı bu kadar kolay bir şekilde işgal etmesi imkansızdı" şeklindeki sözlerle eski Cumhurbaşkanı Rafsancani ve eski Cumhurbaşkanı yardımcısı Abtahi tarafından da yapılmıştır. Dolayısıyla direnme ve engelleme iddiaları, mücrim Suriye rejiminin yanında yer alan İran ve Lübnan'daki partisinin, İran partisinin Suriye'deki Müslümanların katledilmesinde mücrim Suriye rejimi ile şebbihalarına katıldığını yalanlamak için bulunduğu boş iddialardır. Şimdi sorarız: Lübnan için mi yoksa Suriye'deki şebbihalar için mi direniyorsunuz?! Size ne oluyor, nasıl hüküm veriyorsunuz? Yoksa sizin okuduğunuz bir kitabınız yok mu?!

İran yöneticileri, Amerika'nın ajanı olmayı hiç umursamamaktadırlar. Bundan dolayı yeni Cumhurbaşkanı'nın Amerika'nın terörizmle mücadele etmek ve tekfircileri ortadan kaldırmak için söylemiş olduğu aynı sözleri benimsemesi hiçte garip değildir... Zira o, Irak'ı önceden onlara teslim ettiği gibi bugün de Suriye'yi onlara teslim etmekte ve Ümmete ve Râşidi Hilafet Devleti projesine karşı onlarla oynamaktadır. Hem de Amerika, Irak'tan Suriye ve Türkiye'ye ve gelecekte de Sudan, Libya, Mısır ve Lübnan'a intikal edecek olan bir fitne içerisinde ırkçı, taifeci ve mezhepçi nefret dolu devletçiklerin oluşturulmasına dayalı yeni (Sykes-Picot) bölge ülkelerini parçalamak için onlarla birlikte iğrenç mezhepçilik oyununu oynayarak...

Suriye'deki Hizb-ut Tahrir olarak bizler, elini asrın Nemrut'u Beşar'a veren herkesten beriyiz ve bu hayırlı Ramazan ayında, Allah'ın lanetinin yalancıların üzerine olması için Allahu Teâlâ'ya dua ediyoruz. Ayrıca O'nun, çok yakında İslam'ı ve ehlini izzetlendirecek ve küfrü ve ehlini de zillete boğacak olan Râşidi Hilafet sayesinde Müslümanların gözlerini aydınlatmasını temenni ediyoruz. Nitekim Allahu Teâlâ, şöyle buyurmaktadır:

لا جَرَمَ أَنَّمَا تَدْعُونَنِي إِلَيْهِ لَيْسَ لَهُ دَعْوَةٌ فِي الدُّنْيَا وَلَا فِي الْآخِرَةِ وَأَنَّ مَرَدَّنَا إِلَى اللَّهِ وَأَنَّ الْمُسْرِفِينَ هُمْ أَصْحَابُ النَّار فَسَتَذْكُرُونَ مَا أَقُولُ لَكُمْ وَأُفَوِّضُ أَمْرِي إِلَى اللَّهِ إِنَّ اللَّهَ بَصِيرٌ بِالْعِبَاد "Şüphesiz beni çağırdığınız şey ne dünyada ne de ahirette ibadete layık değildir. Hepimizin varacağı yer Allah'adır. Şüphesiz müsrifler (şerleri hayırlarına üstün gelenler) işte onlar cehennem ehlidirler. Size söylediklerimi yakında hatırlayacaksınız. Ben işimi Allah'a havale ediyorum. Şüphesiz Allah, kullarını çok iyi görendir." [Mümin 43-44]


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Suriye Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: +8821644446132 Skype: TahrirSyria
www.tahrir-syria.info
E-Mail: media@tahrir-syria.info

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER