حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Tunus Vilayeti
Medya Bürosu
No: TN–BA–2024–MB–TR–18 |
H. 16 Cumâde’l Ûlâ 1446 M. Pazartesi, 18 Kasım 2024 |
Tunus Yönetimi, Gazze ve Filistin Halkımıza Karşı Soykırım İşleyen Yahudi Varlığı ve Amerika ile İşbirliği Yapmaktadır
İtalya’nın Vicenza kenti, Tunuslu Albay Macit Makdiş ve ABD Ordusu Güney Avrupa Görev Gücü, Afrika (SETAF-AF) Tatbikatlar Direktörü (G7) Albay Drew Conover arasında 2025 yılında Tunus’ta yapılması planlanan ‘Afrika Aslanı’ tatbikatının nihai protokolünün imza törenine tanıklık etti.
Bilindiği üzere, Afrika Aslanı (African Lion) tatbikatı, ABD Afrika Komutanlığının Afrika’da düzenlediği en büyük, birinci sınıf, ortak, yıllık askeri tatbikattır. Bu yılki tatbikata Tunus, Fas, Senegal ve Gana ev sahipliği yapacak olup, 28 ülkeden 7500 asker katılacaktır.
Afrika Aslanı tatbikatının planlayıcısı Amerikalı Komutan Jay Jackson, tatbikatın bölgesel güvenlik için büyük önem taşıdığını söyledi. Jackson, “Tunuslu ortaklarımızla yaptığımız planlama, kolektif hazırlığımızı ve bölgesel güvenliğimizi artırma açısından eşsiz bir değere sahiptir. Bu tatbikatlar sayesinde, operasyonel stratejilerimizi geliştirip Kuzey Afrika’daki tehditlere karşı iş birliğimizi güçlendirebiliriz.” ifadelerini kullandı.
Amerikalı komutanın belirttiği üzere, bu tatbikatın nihai hedefi, “En güçlü çok uluslu gücü oluşturmak”tır. Bu ifade, Amerika’nın İslam dünyasının batı bölgesini kontrol altına alarak, İslam ülkelerinin orduları kendi çıkarlarını korumak ve Yahudi varlığının güvenliğini sağlamak için kullanmak istediği anlamına geliyor. Böylelikle Yahudi varlığı insanları katledip yok ederken, bölgedeki ordular Amerika’nın gözetiminde ve emirleri doğrultusunda hareket edeceklerdir.
Amerika’nın şu anki hedefi, Kuzey Afrika’daki Müslüman ülkelerin ordularını ve komutanlarını kendi kontrolü altına almaktır.
Bu durum, Amerika’nın “Afrika Aslanı” askeri tatbikatlarının amacının, Müslüman ülkelerinin batı coğrafyasına ve Sahra kıyılarına sızmak olduğunu kanıtlıyor.
Ayrıca bu tatbikatlar, sömürgeci Amerikan askerlerine saha deneyimi kazandıran pratik eğitimlerdir.
Amerika’nın Müslüman ülkelerdeki ordulara ajanlarını yerleştirerek, subayları kendi tarafına çekmesi ve onları bölgedeki çıkarlarını korumak için kullanması, emperyalist bir yaklaşımın en çarpıcı örneğidir.
Daha da tehlikeli ve iğrenç olan, Amerika’nın Müslüman ordularını ele geçirerek subaylarının sadakatini kendi çıkarları doğrultusunda değiştirmesi ve bu subayları sömürgeci planlarının bir parçası haline getirmesidir.
Tunuslu albay, “silahlı kuvvetler başkomutanı”nın talimatıyla Amerikalı albayla protokoller imzalarken, başka bir cephede Amerikan ordusu, Gazze ve tüm Filistin halkımızın yok edilişini koordine etmekte, silah ve para sağladığı Yahudi çeteler aracılığıyla Lübnan’ı yıkıma sürüklemektedir. Bu tatbikatların, Donald Trump’ın göreve başlamasından sonra ve yeni Savunma Bakanı Pete Hegseth’in liderliğinde gerçekleşeceğini, Hegseth’in açıkça Haçlı bir şahsiyet olduğunu ve göğsüne Kudüs Haçı dövmesi yaptırdığını, dövmenin yanına da “Allah dilerse” yazdırdığını biliyoruz. Bu ifade, Haçlıların İslam Hilafeti döneminde Kudüs’ü işgal ederken kullandıkları bir söz ve slogandır. Bu durum, askerlerimiz ve subaylarımızın farkında olmadan Amerikan’ın Kudüs ve tüm İslam topraklarına karşı yürüttüğü Haçlı savaşının bir parçası haline getirildiklerini ortaya koyuyor.
Ey Zeytune ülkesinin Müslümanları, subayları, askerleri ve mücahit kahramanların torunları!
Bu askeri tatbikatlara katılmak, Filistin ve Lübnan’daki Müslümanların doğrudan yok edilmesine katkı sunmak ve İslam topraklarının Haçlı kâfirlerin hâkimiyetine geçmesini sağlamaktır. Savaş zamanında güçlerinizi düşmanınıza teslim eden bu sözde yöneticilere sessiz mi kalacaksınız?
Ordularınızın düşmanınızın kontrolü ve komutası altında olmasına nasıl izin verebilirsiniz? Yurdunuzu işgal eden, çocuklarınızı öldüren, zenginliklerinizi yağmalayan, ardından Afrika’yı talan eden ve mazlum halklarını katleden sömürgeci Amerika’ya hizmet etmeyi nasıl kabul edebiliyorsunuz? Adaletsiz uluslararası sistemini korumaya, zalim sömürge düzenini ve onun iş birlikçilerini savunmaya nasıl razı olabilirsiniz?
أَفَلَا يَعْقِلُونَ“Akıl etmiyor musunuz?” [Saffat 138]
Onur ve şeref nerede? Yiğitlik nerede? Gazze’deki çocuklarımız ve kadınlarımız sizden yardım istiyorlar; peki onların yardım çağrılarına katillerine destek vererek mi yanıt vereceksiniz? Ne oluyor size ne biçim hüküm veriyorsunuz öyle?
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لَا تَتَّخِذُوا الْيَهُودَ وَالنَّصَارَى أَوْلِيَاءَ بَعْضُهُمْ أَوْلِيَاءُ بَعْضٍ وَمَن يَتَوَلَّهُم مِّنكُمْ فَإِنَّهُ مِنْهُمْ إِنَّ اللهَ لَا يَهْدِي الْقَوْمَ الظَّالِمِينَ“Ey iman edenler! Yahudileri ve Hristiyanları dost edinmeyin. Zira onlar birbirinin dostudurlar. İçinizden onları dost tutanlar, onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğuna hidayet etmez.” [Maide 51]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Tunus Vilayeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: 71345949 / 21430700 http://www.ht-tunisia.info/ar/ |
Fax: 71345950 E-Mail: tunis@htmedia.info |