حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Türkiye Vilâyeti
Medya Bürosu
No: TRu2013BAu20132012u2013MBu2013TRu2013021 |
H. 23 Muharrem 1434 M. Cuma, 07 Aralık 2012 |
-Basın Açıklaması- Değişen Erdoğan mı, Putin mi? Değişen Bir Şey Yok, Çünkü Her Şey Başladığı Yerde Duruyor
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ertelenen Türkiye ziyaretini 03.12.2012 Pazartesi günü gerçekleştirdi. Türkiye ziyaretinde Üst Düzey İşbirliği Konseyi'nin 3. Toplantısına katılan Putin, Başbakan Erdoğan ile birlikte basın toplantısı düzenledi. Toplantıda her iki liderin hem ekonomik hem de siyasi ilişkilerinin kuvvetine yönelik övücü ifadeler kullanması, bu iki ülkenin Suriye konusunda oluşturdukları kutuplaşmanın suni olduğunu bir kez daha açığa çıkarmıştır.
Uzun yıllar Afganistan da işgal politikası güderek Müslümanların kanını akıtan, Çeçenistan'da on binlerce Müslüman'ı katleden bu kafirlerle tokalaşmak, her şeyden evvel Müslümanların dökülen kanlarına ihanettir. Orta Asya'daki diktatörleri destekleyerek zulümlerini onaylayan, yine geçtiğimiz günlerde İslam'ı yaşamak ve davetini taşımak istemelerinden dolayı kendi topraklarında Müslümanlara baskı ve tutuklamalar gerçekleştiren Rus yönetiminin, Türkiye'de bu şekilde ağırlanması büyük bir cürümdür. Suriye'de aylardır en ağır katliamları gerçekleştiren Baas rejimine her türlü desteği veren Rus lider, nasıl oluyor da Suriye halkının yanında olduğunu söyleyen Başbakan Erdoğan tarafından böyle en üst düzeyde bir karşılama ve ağırlama ile konuk ediliyor? Müslüman bir yöneticinin dostluk ve düşmanlık ilkeleri bu kadar mı çabuk değişir?
Düzenlenen ortak basın toplantısında Başbakan Erdoğan şunları söylüyordu: "Dış politika prensibimizin dostumuz Rusya'nın tutumuyla ilkesel temelde örtüştüğünü görmek elbette ki memnuniyet vericidir." Bu açıklamalardan sonra Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin başından beri Suriye konusunda Rusya ile aynı kirli oyunun içinde olduğunu açıklaması gerekmez miydi? Başbakan bu kirli oyunun içinde olduğunu açıkça itiraf ederek Suriye halkından özür dilemek yerine, Rus hükümeti ile yaptığı ekonomik anlaşmalar ve siyasi işbirliği ile övünüyor. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise aynı gün katıldığı bir televizyon programında Suriye meselesinde Türkiye ile Rusya'nın görüş ayrılığı konusunu aynen şöyle değerlendiriyor: "Türk-Rus ilişkileri tüm bu dalgalanmalardan daha önemlidir."
Hani siz daha dün Suriye halkına dost olduğunuzu açıklamıştınız. Hani siz daha dün Suriye halkının kanını akıtan Baas rejiminin yanında olan, ona destek veren ülkelerin karşısında duracağınızı açıklamıştınız. Ne kadar çabuk değiştiniz? Dün konuştuklarınızı ne kadar da çabuk unuttunuz? Yoksa sizi bu zalim, kafir rejim ile bu kadar yakınlaştıran ve Suriye halkının dökülen kanına döktüğünüz timsah gözyaşlarınızı silmenizi gerektiren şey, Rusya ile yaptığınız üç kuruşluk ekonomik anlaşmalar mı?
Suriye'de Müslümanların kanı hala akmaya devam ediyor. Suriye halkı kanını İslam için akıtıyor ve Allah'a şükürler olsun ki artık akıttıkları kanın üzerinden sizin gibi edebiyat yaparak nemalanacak liderlere güvenmiyor. Onlar kendilerine gerçekten dost olan mümin mücahitlere ve basiretli siyasi liderliklere güveniyor. Onlar İslam'dan ve O'nun yönetim sistemi olan Raşidi Hilafet Devlet'inden başka hiçbir çözümü kabul etmeyeceklerine söz verdiğini tüm dünyaya haykırıyor. Sizler zenginliği, izzeti ve şerefi Rusların üç kuruş parasında ararken, Suriye halkı tüm bu değerleri Allah katında arıyor. Suriye halkını sizin sahip olduğunuz değerlerden ayıran siyasi ve kültürel fark işte budur! Umulur ki akledersiniz. الَّذِينَ يَتَّخِذُونَ الْكَافِرِينَ أَوْلِيَاء مِن دُونِ الْمُؤْمِنِينَ أَيَبْتَغُونَ عِندَهُمُ الْعِزَّةَ فَإِنَّ العِزَّةَ لِلّهِ جَمِيعًا "Müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinenler, onların yanında izzet (güç ve şeref) mi arıyorlar? Bilsinler ki bütün izzet yalnızca Allah'a aittir." [Nisa 149]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Türkiye Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: www.hizb-turkiye.com |
E-Mail: bilgi [@] hizb-turkiye.com |