Pazartesi, 23 Muharrem 1446 | 2024/07/29
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Yemen Vilâyeti
Medya Bürosu

No: YMu2013BAu20132014u2013MBu2013TRu201319 H. 16 Safer 1436
M. Pazartesi, 08 Aralık 2014

Basın Açıklaması Yemen'in Egemenliğini İhlal Eden Amerika, Halkın Sesine Aldırış Etmeksizin İnsanları Katlediyor

Gerçekte terör devleti olan ve terörü üretip besleyen Amerika, terörle mücadele bahanesiyle Yemen halkını katletme politikasını sürdürüyor. Beyaz Saray'ın kapitalist sömürgeci emelleri ve Haçlı nefreti tarafından yürütülen küstah ve kibirli Amerikan politikası, etik iddiasında bulunan Amerika'nın iddialarını yalan olduğunu ve etik diye bir şey tanımadığını gösteriyor. Amerika, Müslümanlardan intikam almak ve onların servetlerini absorbe etmek için çıkarlarını, emellerini ve arzularını ön planda tutarak hem kendi yasalarını hem uluslararası hem de yerel yasaları ihlal ederek suç işliyor. Uluslararası siyasette yalnız kalan Amerika, "Ya bizimlesiniz ya da bize karşısınız." sloganını benimseyerek bu siyaseti uygulamak için yeryüzünde bozgunculuk çıkarıyor, yaratıcı kaos ve yeni Ortadoğu adı altında ülkede kaos yaratıyor. Öldürüyor, arbede çıkarıyor, savaş gemileri ve uçaklarıyla Müslüman ülkelerde terör estiriyor. Bir Amerikalının hayatını kurtarma pahasına Yemen halkının hayatını tehlikeye atıyor, Yemen'in egemenliğini ihlal ediyor. Amerikalının hayatının çok daha önemli ve öncelikli olduğunu göstermek için sanki kendi vilayetlerinden biri gibi karaya askeri birlikler gönderiyor. İşte bu, halkların egemenliği, yasalara saygı, özgürlük ve insan hakları gibi kavramların gerçek yüzüdür. Ki sömürgeci Amerika, sivil devleti perçinlemek için bu tür kavramları kendi politikasına alet ediniyor. Amerika, şüpheliler gerekçesiyle Yemen halkından binlercesini öldürdü. Kendi koyduğu yasaların ya da ülkenin yasalarının dışına çıktı. Sözde terörle mücadele çerçevesinde kendine sadık hizmetkârlar edinmek için hükümeti ve ordu komutanını kendisine kul köle yaptı. İşte bunun sonuncusu da yerel ve uluslararası medyanın aktardığı ve Amerikan yönetiminin de kabul ettiği son operasyondur. Yemen kuvvetleri desteğinde ABD Özel Kuvvetleri, sözde El Kaide tarafından alıkonulan bir Amerikalı gazeteci ve bir Afrikalıyı kurtarma operasyonu bahanesiyle Yemen'in Şabva ili Vadi Abadan ilçesine operasyon düzenledi. Bu operasyona uçaklarda eşlik ettiler. Evlere baskın düzenlendi, siviller terörize edildi, masum insanlar öldürüldü. Kurtarma operasyonunun fiyasko ile sonuçlanması, Amerika'yı çıldırttı. Aslında El-Kaide tarafından alıkonulan rehineleri öldüren sözde kendince teröristler ile pazarlık yapmayan Amerikan kibri ve küstahlığıdır.

Ey Müslümanlar! Ey Yemen halkı!

Hangi bahane ve gerekçe altında olursa olsun başta Amerika olmak üzere kâfirlerin bizim üzerimizde yol bulmaları caiz değildir. Aksine sömürgeci kâfirin nüfuzunu ortadan kaldırmak, onun kukla yöneticilerini ve ajan politikacılarını tarihe gömmek farzdır. Biz, Yemen halkına ve inancına yapılan bu tacizi, düpedüz meydan okuyan bu müdahaleleri şiddetle kınıyoruz. Ayrıca masum insanların kaçırılmasını ya da haksız yere öldürülmelerini de kınıyoruz. Üstelik bu eylemler, İslam'ı lekeliyor, ülke ve insanlara zarar veriyor. İster bireyler, isterse örgütler düzeyinde olsun Yemen halkı tarafından bu pervasız politikaya verilecek tepkilerin sorumlusu Amerika'nın küstah politikasıdır. Ayrıca biz, Yemen halkını ve Yemen'deki örgütleri, Nebi SallAllahu Aleyhi ve Sellem'in metodunu takip ederek gerçek kurtuluşa ulaşmak için doğru değişim ve uyanık çalışmaya davet ediyoruz. İşte bu gerçek kurtuluş, kâfirin siyasi, askeri, ekonomik ve fikri nüfuzunu tarihe gömecektir. Bu nedenle bu dava, Yemen halkının ve tüm ümmetin davası olmalıdır. Küfür ve küfür ülkeleri ile mücadele edecek ümmet içindeki siyasi ve fikri çalışma, silah gücüyle olmaz. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem de bizim için güzel örnekler vardır. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem İslam Devletini şeri metodu takip ederek kurdu. İslam'ı fikri ve siyasi olarak taşıdı. İlk önce kitlesini kurdu, onu davet içinde eritti. Sonra Allah'ın emriyle toplumda kökleşmiş batıl fikir ve hükümlerle çatışmaya girdi, delile karşılık delille meydan okudu. Yöneticiler ve politikacılar ile mücadele etti. Ümmetin sorunlarını benimseyerek yöneticilerin alçakça eylemlerini deşifre etti. Birçokları olumsuz tepki verse de umutsuzluğa kapılmadan güç ve kuvvet ehlinden nusret talebinde bulundu. Allah Subhânehu ve Teâlâ nusret verene dek ve kullarını yeryüzünde hâkim kılıp İslam Devleti kurulana dek Rasûl SallAllahu Aleyhi ve Sellem kendisinin ve ashabının maruz kaldığı eziyetlere sabretti. Henüz savaş hükümleri inmiş değildi. Hatta Allah'ın Rasûlü birçok kez ashabını savaştan alıkoydu. Ki kendisinden sonra gelecek ümmet için Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafeti kurmanın ve gasp edilen otoriteyi geri almanın metodu olsun.

Bazı Müslümanlar ve bazı hareketler, yolun uzunluğundan dolayı umutsuzluğa kapılıp, ülkelerinde istedikleri değişikliğe ulaşmak için fiziksel eylemlere ve silah gücüne başvurdular. Eğer Hilafetin zafiyetine ve o dönemdeki askeri gücüne rağmen Osmanlı Devletinin çöküntüsüne nelerin neden olduğunu bilselerdi, İslam'a bağlı siyasi fikri çalışmanın öncelikli olduğunu ve şeri metot kapsamında gücün kaynaklarını elde etmek için çalışmak farz olsa da, siyasi fikri çalışmanın silah gücüyle olmayacağını bilirlerdi.

Amerika'nın Yemen halkına karşı işlediği cürümler karşısında âlimlerin sessiz kalması rezalettir, parti ve hareketlerin bunu haklı gösterme girişimleri çok daha rezalettir. Dahası, bazılarının alelacele çıkarlar örtüştüğü iddiasıyla terörle mücadelede Amerika ile işbirliği yapmaya hazır olduklarını ifade etmeleri utanç vericidir. Oysa Amerika'nın çıkarlarını bu gibi siyasi ahmaklar yoluyla gerçekleştirdiği, miadı dolduktan sonra da onları çöpe attığı, hatta kimi zaman onlar ile savaştığı bilinen bir gerçektir. Afganistan bunun en güzel örneğidir. Amerika'ya yüksek sesle seslenen Yemenliler, onun bu acımasız eylemlerine karşı kızgınlıklarını ifade ettiler. Sesler gitgide yükseldi ama Amerika, onların bu seslerinin değişime götüren ciddi bir çalışma eşliğinde olmadığını, hatta projeden yoksun hamasetvari sesler olduğunu bildiği için o seslere pek kulak asmadı. Metotsuz fikir, boğazlanıp debelenen hayvanın hareketi gibidir, umutsuzluk ve teslimiyetle sonuçlanır.

Ey Yemen halkı! Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafeti kurmak amacıyla sizi Hizb-ut Tahrir ile gerçek değişim için çalışmaya davet ediyoruz. Ancak Hilafet ile izzet elde edebilir ve dünyaya hâkim olabiliriz. Ki İslam, Allah'ın izniyle icabet edenleri hem dünya hem de ahirette mesut eyleyen nur ve hidayet Risaleti'dir. 

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Yemen Vilâyeti
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: 735417068
http://www.hi.zat.one
E-Mail: [email protected]

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER