حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Ürdün Vilâyeti
Medya Bürosu
No: RD–BA–2022–MB–TR–07 |
H. 28 Şa'bân 1443 M. Perşembe, 31 Mart 2022 |
Yahudi Varlığı Cumhurbaşkanının Ürdün Ziyareti Rejimin Tutumunu İfade Eder, Rejim Yahudi Varlığının Kökünü Kazımak İsteyen Ürdün Halkının Tutumuna Kayıtsız Kalmakta
Ürdün Kralı, Filistin’deki şehadet eylemlerinin uykusunu kaçırdığı ve sütunlarını sarstığı bir dönemde Yahudi varlığı cumhurbaşkanı Isaac Herzog’u Amman’da bulunan Hüseyniye Sarayı’nda resmi bir törenle kırmızı halılarla karşıladı. Ürdün Kralı 2. Abdullah, 29 Mart’ta 11 Yahudi’nin öldürülmesinin ardından işgal altındaki topraklar tırmanan gerginliği sakinleştirmek, Ramazan ayı boyunca intifada ve diğer eylemlerin artmasını önlemek amacıyla Savunma Bakanı ile bir araya gelmişti. Bu kapsamda birkaç gün önce de Kral 2. Abdullah Ramallah’ı ziyaret ederek Mahmud Abbas ile görüşmüştü.
Ürdün Kraliyet Divanı tarafından yapılan açıklamada, Kral’ın Amman’daki Hüseyniye Sarayı’nda Yahudi varlığı cumhurbaşkanı ile yaptığı görüşmede, “Ürdün’ün her türlü şiddeti ve şiddet sonucunda daha da fazla masum insanın hayatını kaybetmesini kınayarak, her bir hayatın önemli olduğunu dile getirdiği” kaydedildi. Açıklamaya göre Ürdün Kralı “Bu çatışma uzun süredir devam ederken, yol açtığı şiddet ise, çok fazla acıya neden olmaya ve radikal gruplar için verimli bir zemin sağlamaya devam ediyor” ifadelerini kullandı.
Bu konuda şunları belirtmek kaçınılmaz:
- Rejimin Yahudi varlığı ile ilişkilerdeki tutumu ve peş peşe Yahudi varlığı liderlerini ağırlaması, Ürdün halkının Yahudilere ve varlıklarına karşı duygu ve tutumlarını dikkate almamaktır. Ürdün halkı Yahudi varlığını bir numaralı düşman olarak görüyor, ortadan kaldırana kadar rahat etmeyecek.
- Bu pozisyon birkaç gün önce Karameh Muharebesi’nin yıldönümü kutlamalarında açıkça dillendirildi. Karameh Muharebesi’nde mutant Yahudi varlığına karşı elde edilen zafer, Ürdün halkının izzet ve haysiyet kaynağıdır. Yahudi varlığı ile ancak savaş ve cihat yoluyla başa çıkılacağına inanıyor.
- Sözde iki devletli çözüm, sömürgeci bir çözümdür, Ürdün ve Filistin Müslümanlarına ihanettir, Yahudi varlığı ve Mescid-i Aksa’nın işgalini tanımaktır. Şeriat, Yahudi varlığının tanınmasını yasakladığı gibi tüm ikili veya bölgesel anlaşmaları da yasaklar. Varlığını sağlamlaştıran normalleşme ilişkilerinden bahsetmiyoruz bile. Kaldı ki normalleşme ilişkileri Allah’a, Rasûl’üne ve Müslümanlara ihanettir.
- Müslümanların Ramazan ayında ve dışında dini ibadetlerini yerine getirmelerini, namazlarını Mescid-i Aksa’da emniyet ve güvenlik içinde kılmalarını isteyenler, gaspçılardan böyle bir talepte bulunamaz. Aksine Mescidi Aksa ve tüm mübarek toprağı gaspçılardan kurtarmak ve pisliklerinden arındırmak için çalışır.
- Müzakereleri yeniden canlandıracak bir gerçeklik yaratmak ve işgal altındaki topraklarda sükûneti sağlamak için Yahudi varlığı ile yapılan işbirliği ve güvenlik koordinasyonu, Ürdün ve Filistin Müslümanlarını teslimiyetçi çözümleri reddetmekten alıkoymayacaktır. Konumlarını değiştirmeyecek, Yahudilerin uykusunu kaçıran kahramanlıklarını durduramayacaktır. Korkak Yahudi varlığı ile ilişkilerinde, anlaşmalarında, güvenlik ve siyasi koordinasyonlarında yöneticiler bir vadide Ürdün ve Filistin Müslümanları da başka bir vadidedir. Yahudi varlığı bu güvenlik koordinasyonlarının tüm Müslümanları değil sadece yöneticileri temsil ettiğini biliyor.
Ey Ürdün halkı! Ey Müslümanlar! Korkak Yahudi varlığı liderlerinin temiz ve pak topraklarda ağırlandığını görüyorsunuz. Bu topraklar kahraman sahabenin, Kudüs ve Filistin’in kurtuluş muharebesinde Selahaddin ile birlikte olan mücahitlerin kanlarıyla sulanmıştır. O halde yöneticilerin ipine tutunan bu aşağılık insanlara karşı tavrınız, Karameh günündeki gibi olması gerekmez mi? İslam Devleti Raşidi Hilafetini kurmanız doğru olmaz mı? Allah’ın izniyle Hilafet orduları, bu varlığı ve arkasındaki ABD, İngiltere gibi sömürgeci kâfir Batı ülkelerinin kökünü kazıyacak, vaat edilen o gün Müslümanların ordularından Allah Ekber çığlıkları yükselecektir. Bu yalanlanmayan bir vaattir. Sadık ve Masduk Peygamberimiz SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur:
لَتُقَاتِلُنَّ الْيَهُودَ فَلَتَقْتُلُنَّهُمْ، حَتَّى يَقُولَ الْحَجَرُ يَا مُسْلِمُ هَذَا يَهُودِيٌّ فَتَعَالَ فَاقْتُلْهُ “Sizler Yahudilerle muhakkak savaşacaksınız! Harp o kadar şiddetli olacaktır ki, hatta taş: “Ey Müslüman! Şu arkamdaki bir Yahudi’dir! Gel de onu öldür!” diyecektir.”[Müslim]
حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Ürdün Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi Telefon: http://www.hizb-jordan.org/ |
E-Mail: info@hizb-jordan.org |