مِنَ الْمُؤْمِنِينَ رِجَالٌ صَدَقُوا مَا عَاهَدُوا اللَّهَ عَلَيْهِ فَمِنْهُم مَّن قَضَى نَحْبَهُ وَمِنْهُم مَّن يَنتَظِرُ وَمَا بَدَّلُوا تَبْدِيلًا“Müminlerden öyle adamlar vardır ki, Allah’a verdikleri söze sâdık kaldılar. İçlerinden bir kısmı verdikleri sözü yerine getirmiştir. Bir kısmı da beklemektedir. Verdikleri sözü asla değiştirmemişlerdir.”^{[Ahzab 23]}

Hizb-ut Tahrir / Ürdün Vilayeti, davanın öncülerinden sayılan dindar, muttaki, sadık, vefakar, büyük ve yüce misyon sahibi siyasi düşünür “Yaser Ğays (Ebu Ammar)”ın hayatını kaybetmiş olmasından dolayı genel olarak İslam ümmetine özel olarak da Ürdün ve Filistinli Müslümanlara taziye dileklerini sunar.

14 Ekim 2017 Cumartesi günü öğle vaktinde 71 yaşında hakkın rahmetine kavuşan merhum, hayatını Allah’a itaat yolunda İslam davasını taşımak, Nübüvvet metodu üzere Raşidi Hilafet Devletini kurarak İslami hayatı yeniden başlatmak için harcamıştır. İslam davetine hizmette gelgitler yaşamaksızın veya yavaşlamaksızın yorulmadan, sıkılmadan çalışmış, Allah’ın yardım ve vaadine gönülden inanıp iman etmiştir.

وَعَدَ اللَّهُ الَّذِينَ آمَنُوا مِنكُمْ وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ لَيَسْتَخْلِفَنَّهُمْ فِي الْأَرْضِ كَمَا اسْتَخْلَفَ الَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ وَلَيُمَكِّنَنَّ لَهُمْ دِينَهُمُ الَّذِي ارْتَضَىٰ لَهُمْ وَلَيُبَدِّلَنَّهُم مِّن بَعْدِ خَوْفِهِمْ أَمْنًا يَعْبُدُونَنِي لَا يُشْرِكُونَ بِي شَيْئًا وَمَن كَفَرَ بَعْدَ ذَٰلِكَ فَأُولَٰئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ“Allah, içinizden, iman edip de Salih ameller işleyenlere, kendilerinden öncekileri egemen kıldığı gibi onları da yeryüzünde mutlaka egemen kılacağına, onlar için razı olduğu dinlerini iyice yerleştireceğine, yaşadıkları korkularının ardından kendilerini mutlaka emniyete kavuşturacağına dair vaatte bulunmuştur. Onlar bana kulluk eder ve bana hiçbir şeyi ortak koşmazlar. Artık bundan sonra kimler inkâr ederse, işte onlar fasıkların ta kendileridir.”^{[Nur 55]} Peygamberin şu müjdesini de tasdik etmiştir.

ثُمَّ تَكُونُ خِلَافَةٌ عَلَى مِنْهَاجِ النُّبُوَّةِ“Sonra Nübüvvet metodu üzere Hilafet olacaktır.”

Dava ve İslami çalışma uğrunda haksız yere, düşmanca ve zalimane bir şekilde üç yıl Ürdün rejiminin zindanlarında yatan merhum, Ürdün istihbaratı ve FKÖ ajanlarının bin bir çeşit işkencelerine maruz kalmıştır. Bu işkencelerde bazen ölümle yüz yüze kaldığı olmuştur. Buna rağmen tüm enerji ve gücünü, özverisini dava uğrunda sarf etmekten geri kalmamıştır.

Allah Subhânehu ve Teâlâ, merhumu engin rahmeti ile kuşatsın, onu Nebiler, Sıddıklar, şehitler, Salihler ile birlikte Firdevs cennetinde haşreylesin. Onlar ne güzel dostturlar. Umarız Allah Subhânehu ve Teâlâ, ona işkence yapan zalimlerden en feci şekilde intikamını alır. Kuşkusuz O, işitici ve icabet edendir. Allah Subhânehu ve Teâlâ ayrıca ailesi ve yakınlarına, sevdiklerine sabır, metanet ve teselli ilham eylesin.

إِنَّا للهِ وَإِنَّا إِلَيْهِ رَاجِعُونَ

“Biz şüphesiz Allah’a aitiz ve şüphesiz O’na döneceğiz” derler.” ^{[Bakara 156]}

 

 Büyük Siyasi Düşünür Yaser Ğays’ın (Ebu Ammar) Mezarında Konuşma