بسم الله الرحمن الرحيم
Amerika-Rusya İttifakı: Suriye Rejiminin Çöküşünün Yaklaşmasıyla Birlikte Amerika'nın Nüfuzunu Kurtarmaya Dönük Bir Planıdır
Dün, yani 18.06.2012 pazartesi günü Amerika Başkanı Barak Obama ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Meksika- Los Cabos'daki G-20 zirvesi arasında Suriye'deki durum hakkında "anlaşma noktasına" vardıklarını açıklamışlardır. Bu ortak açıklama, iki başkanın, "şiddetin durmasının ve doğrudan egemenlik, bağımsızlık ve Suriye'nin toprak bütünlüğü bağlamında bizzat Suriyelilerin uygulayacağı demokratik ve çoğulcu rejime doğru siyasî geçiş sürecinin" zarureti üzerinde anlaştıklarını da kapsamaktadır. Buda ortada Beşar Esad'ın onaylayacağı bir geçiş sürecinin olduğu anlamına gelmektedir.
Malumdur ki bu anlaşma, doğrudan tüm tarafların, yani Suriye rejimi ile içeride ve dışarıdaki tüm Suriyeli muhalif tarafların barış masasına çağrılmasıyla tecelli edecek acil müzakereler için muayyen bir formülün oluşturulmasını gerektirmektedir. Aynı şekilde gözlemciler heyetinin yerine geçecek Suriye'deki barışı korumaya dönük güçlerin gönderilmesine dayalı uluslararası bir mekanizmanın oluşturulmasını da gerektirmektedir. Buda şu sözleriyle görevinin başarısız olduğunu açıklayan gözlemciler heyetinin başkanının açıklamasıyla örtüşmektedir: "Suriye'ye silahsız gözlemcilere gönderemiyoruz." Yine Kalyon'un şu açıklamasıyla da örtüşmektedir: "Silahsız gözlemcilerin güvenilirlikleri yoktur. Bu nedenle Suriye'deki barışı korumak için askerlerin gönderilmesi gerekmektedir."
Burada şunu söylemek mümkündür; bu toplantı öncesi Suriye'deki uluslararası gözlemcilerin görevinin askıya alınması, bu anlaşmanın cehennemî bir yöntemle uygulanması için bir giriştir. Zira mücrim Suriye rejiminin, daha yapmadığı cürümleri yapması için elinin serbest bırakılmasını beklemekteyiz. Buda insanları, bu barış masasına oturulmasını ve bu rejimin cürümünden bir kurtuluş olarak (Amerika-Rusya) barış silahlı güçlerinin konuşlanmasını kabul etmeye teşvik etmek içindir.
Obama ile Putin'in zikri geçen bu görüşmede bölgesel ve uluslararası birçok dosya ele alınmıştır ki bunlardan biri de şudur: Rusya'nın, Dünya Ticaret Örgütü'nü, Start Anlaşması'nı, Afganistan savaşını ve el-Kaide örgütüyle savaşmayı kabul etmesidir... Malumdur ki bu devletler, bu gibi toplantılarda halkların ve ülkelerin maslahatları pahasına sadece kendi çıkarlarını gerçekleştirmeye çalışmaktadırlar.
Amerika ve Rusya, Müslümanların pek yaman iki düşmanıdırlar ve bu ikisinin cürümlerine, Çeçenistan, Sırbistan, Irak ve Afganistan da tanık olmuşlardır... Dolayısıyla bu ikisinin Müslümanların meselelerinin çözümünde hakem olması kesinlikle caiz değildir. Dolayısıyla da bu çağrıya herhangi bir şekilde yanıt vermek, Allah'a, dinine ve Müslümanlara hıyanet olup onlar ve onlara yanıt verenler için bizim söylediklerimizden daha hayırlısı Allahuteala'nın şu kavlidir:
إِنَّ هَـٰؤُلاۤءِ مُتَبَّرٌ مَّا هُمْ فِيهِ وَبَاطِلٌ مَّا كَانُواْ يَعْمَلُونَ "Şüphesiz bunların içinde bulundukları (din) yıkılmıştır, yapmakta oldukları da batıldır." [el-Arâf 139]
Hizb-ut Tahrir olarak bizler sizlere, Allahuteala'nın şu kavliyle yöneliyoruz:
وَلا تَهِنُوا وَلَا تَحْزَنُوا وَأَنْتُمُ الأَعْلَوْنَ إِنْ كُنْتُمْ مُؤْمِنِينَ إِنْ يَمْسَسْكُمْ قَرْحٌ فَقَدْ مَسَّ الْقَوْمَ قَرْحٌ مِثْلُهُ وَتِلْكَ الأَيَّامُ نُدَاوِلُهَا بَيْنَ النَّاسِ وَلِيَعْلَمَ اللَّهُ الَّذِينَ آَمَنُوا وَيَتَّخِذَ مِنْكُمْ شُهَدَاءَ وَاللَّهُ لا يُحِبُّ الظَّالِمِينَ Gevşeklik göstermeyin, üzüntüye kapılmayın. Eğer inanmışsanız, üstün gelecek olan sizsiniz. Eğer siz (Uhud'da) bir acıya uğradınızsa, (Bedir'de de düşmanınız olan) o kavim de benzer bir acıya uğramıştır. Biz o günleri insanların arasında döndürüp dururuz. (Bu da) Allah'ın iman edenleri ayırt etmesi ve sizden şahitler edinmesi içindir. Allah zalimleri sevmez." [Âli İmran 139 140]
Sizlere deriz ki; rejim, artan acziyetini cürümlerini artırmakla örtmektedir. İran Gazetesi'nin, Rusya, Çin, İran ve Suriye'nin çok sayıdaki asker ve teçhizatlarla ortak tatbikatları hakkında yayınladığı yalan açıklama ise sadece rejimin azminin güçlenmesi ve ayaklananların azminin kırılması babındandır... Amerika'nın, ertelenmesinin ardından Rusya ile Suriye dosyasını ele almak için harekete geçmesi de Suriye rejimine dönük hususların hızlandırılması babındandır... Rus Interfax Ajansı'nın, üzerinde deniz piyadeleri bulunan iki Rus gemisinin Suriye'ye gittiğini ve amacının da "Rus vatandaşları korumak ve lojistik tesisin mülkiyetlerini çıkarmak" olduğunu açıklaması ise bu rejimin yıkılışının yakın olduğuna dair açık ve güçlü bir işaretten ibarettir. Bunu idrak edin Ey Müslümanlar! Sizin için ondan başka izzet ve kurtuluş olmayan Hilafet Devleti'ni kurmak amacıyla açıkça davette bulunduğunuzu ilan edin ey müminler! Neden korkuyorsunuz Allah aşkına?! Ölümden mi?! Yoksa savaşmaktan mı?! Size bundan daha fazlası yapılmıyor mu?! İşte düşmanınız Amerika, kafir demokratik laik bir devlet istemektedir. O halde siz de İslamî bir devlet isteyiniz ve Nübüvvet Minhacı üzere olmasının yanı sıra merkezi Şam olacak olan vaat edilmiş İkinci Raşidi Hilafet'i kurarak Resulünüzün müjdesini gerçekleştiriniz. Peki şimdi yeryüzünün iki şeytanı olan Obama ile Putin'in davetine mi icabet edeceksiniz yoksa Allah ve Resulünün davetine mi...?! Allah ve Resulüne icabet etmek, elimizi ve gözlerimizi sadece bir tek olan Subhânehu ve Te'âla'ya dikmemizi, nusretin sadece O'nun katından olduğuna güvenmemizi ve halklar ve ordular olarak birbirimize dayanmamızı gerektirmektedir ki böylece daha önceden resullerin üzerinde yürüdüğü sünnete göre gerçekleşecek olan Allah'ın nusretine müstahak olalım. Zira Allahuteala, şöyle buyurmuştur:
حَتَّى إِذَا اسْتَيْئَسَ الرُّسُلُ وَظَنُّوا أَنَّهُمْ قَدْ كُذِبُوا جَاءَهُمْ نَصْرُنَا فَنُجِّيَ مَنْ نَشَاءُ وَلاَ يُرَدُّ بَأْسُنَا عَنْ الْقَوْمِ الْمُجْرِمِينَ Nihayet tam da Rasuller ümitlerini yitirip de kendilerinin yalana çıkarıldıklarını sandıkları bir sırada onlara nusretimiz, zaferimiz gelir ve dilediğimiz kimse kurtuluşa erdirilir. (Fakat) mücrimler topluluğundan azabımız asla geri çevrilmez. [Yûsuf 110]
Sizleri, Allahu [Subhânehu ve Te'âla]'nın değişimdeki emrine ve sünnetine davet ediyoruz. O halde karşılık verenlerin ve icabet edenlerin en hayırlıları olunuz. Zira yolun doğrusu Allah'a aittir.
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Suriye Vilâyeti
H. 29 Raceb 1433
M. Salı, 19 Haziran 2012