Pazar, 22 Cumade’l Ûlâ 1446 | 2024/11/24
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü

“Demokrasi Düğünü” Cehennemi

“Demokrasi Düğünü” Cehennemi

بسم الله الرحمن الرحيم

George Bush, Saddam Hüseyin rejiminin kitle imha silahlarına sahip olduğunu ve dünya barışına tehdit oluşturduğunu iddia etmişti. 2003’de “Irak’a Özgürlük Operasyonu” bahanesiyle yerle yeksan etmek amacıyla Irak’ı işgal operasyonu başlatmıştı. Amerika, Uluslararası Denetim Ekiplerinin sayısız raporuna ve Güvenlik Konseyi’nin Irak operasyonunu veto etmesine rağmen dünyayı sömürme, halklara ve uluslara kovboy sömürü politikasını dayatma çabasıyla ne bunlara ne de küresel kitlesel protestolara aldırış etmeyerek, Irak’a saldırı ve yıkım cürmünden geri adım atmamıştı. İşgalden sonra ABD güçleri, iddia edildiği gibi kitle imha silahlarına rastlamamıştılar. George Bush’un, Saddamın ülkeden atılarak Irakın bağımsız bir hale gelmesi dünyayı daha güvenli bir hale getirecek ve Amerika Irakı demokrasi ve refahın vahası yapacakşeklindeki açıklamaları, her saldırgan ve işgalciden duymaya alışık olduğumuz klasik sözlerdi. Vaatlerini yağla, balla, kalkınmayla, yenik halkların refahıyla allayıp pullamıştılar. Halbuki mızraklarından kanlar damlıyor, uçakları ve füzeleri, insanların tepesine yakıcı lavlar boşaltıyor, şirketleri zenginlikleri talan ediyordu...

ABD, bu suçlarını örtbas etmek için Paul Bremer eliyle çarpık bir anayasa empoze etmişti. Gelecekte demokratik bir Irak tesis edeceğini ileri sürmüştü. Bu iddiasını gerçekleştirmek için iktidar ve makam peşinde koşan, işgalci ABD’ye sadakatlerini kanıtlama sevdasıyla aralarında kıyasıya yarışan ülke evlatlarından bir avuç alçak politikacı devşirmişti. İşgalci ABD, “iktidar pastasından” bazı kırıntıları onların önüne atmış, onlar da çeteleri ve zebanileriyle bu kırıntıları kapmak için birbirleriyle yarışmıştılar. Yenik halka gelince, iç çekişme ateşiyle dağlanmış, petrol, tarım ve su gibi Allah’ın bahşettiği büyük ekonomik zenginliklere rağmen asgari yaşam unsurlarından yoksun geçim sıkıntısı çekmekteydi. Bütün bunlara rağmen ve ardışık hükümetlerin yalan vaatleri buhar olup uçtuktan sonra geçtiğimiz Mayıs ayında yapılan genel seçimlere katılım oldukça düşük olmuştu. Güvenilir raporlar, seçimlere katılım oranının yüzde 19u geçmediğini söylüyorArdından şehirler ve kırsal kesimlerde iyi bir yaşam arzusu ve yozlaşmış siyasi elitten kurtulma talebiyle kitlesel gösteriler ve öfke patlak vermişti.

On beş yılın ardından ABD’nin (İran rejiminin işbirliğiyle) dayattığı demokrasi düğünü, insanları güldürmedi. Halk, Amerikan tanklarının üzerinde Bağdat’a giren siyasi sınıfın yolsuzluğunu ve “Demokrasi oyunu”nun bir “hayal ürünü” olduğunu gördü. İnsanlar, su, elektrik ve iş sıkıntısı çekerken, siyasi bloklar iktidar pastası için boğuşuyorlardı. Dört aydır meclis, toplanıp bir meclis başkanını seçemedi. Buna bağlı olarak hükümet çetesini kurma süreci de aksadı.

Mezopotamya halkına sesleniyoruz:

İran’ın işbirliğiyle ABD dayatması köhne rejimin yozlaşmışlığını deneyimlediniz. Demokrasi cehennemini ve siyasi elitin şarlatanlığını bizzat gözlerinizle gördünüz. Onun için sizi Rabbinizin Şeriatı ile hükmolunmaya, Amerika ve Irak’taki uzantısının kellesini koparmaya, Irak’ı Amerika ve ajanları pisliğinden arındırmaya çağırıyoruz. Onur ve izzet, size bu yüce dini ikram eden ve sizi insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmet kılan Rabbinize itaattedir.

أَفَحُكْمَ الْجَاهِلِيَّةِ يَبْغُونَوَمَنْ أَحْسَنُ مِنَ اللَّهِ حُكْمًا لِّقَوْمٍ يُوقِنُونَOnlar hâlâ cahiliye devrinin hükmünü mü istiyorlar? Kesin olarak inanacak bir toplum için, kimin hükmü Allahınkinden daha güzeldir?[Maide 50]

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER