- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt
بسم الله الرحمن الرحيم
HABER-YORUM
(Tercüme)
Zafer, Sadece Dua İle Değil, Çalışmakla Elde Edilir!
Haber:
Corona virüsü Çin'de hızlı ve ölümcül bir şekilde yayıldı. Eyaletler kapatıldı ve tamamen tecrit edildi. Çinli yetkililer okullarda ve üniversitelerde eğitimin süresiz olarak ertelendiğini duyurdular. Bazı sosyal medya sitelerinde ise bu virüs hakkında, Çinli yetkililerin Uygur Müslümanlarını haksız ve acımasız bir şekilde öldürdükleri, tehcir ve izole ettikleri için ilahi bir ceza olduğu iddia edildi.
Yorum:
Hiç şüphe yok ki Allah Subhânehu ve Teâlâ’nıninananları koruduğuna O’nun her zaman ve mekânda, zalimin gücü ve küstahlığı her ne olursa olsun mazlumun hakkını alacağından yakini olarak eminiz. Çinli yetkililerin yaptığı cürümlerden dolayı ezilen Uygur Müslümanları için gözü yaşlı samimi kalplerle yapılan dualar ortadadır. Fakat buradaki soru şudur: Zalimin zulmünden, beldelerin zenginliğini ve kullara tahakküm eden bu sistemlerden sadece dua ederek gereken amelleri sergilemeden kurtulmak mümkün mü?! Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın gazabını hiç bir şey yapmadan sadece oturup beklememiz yeterli midir?! Halbuki Allah Subhânehu ve Teâlâ aziz kitabında şöyle buyurmaktadır:
قَاتِلُوهُمْ يُعَذِّبْهُمُ اللّٰهُ بِاَيْد۪يكُمْ وَيُخْزِهِمْ وَيَنْصُرْكُمْ عَلَيْهِمْ وَيَشْفِ صُدُورَ قَوْمٍ مُؤْمِن۪ينَۙ
“Onlarla savaşın ki Allah onları sizin ellerinizle azablandırsın, hor ve aşağılık kılsın. Onlara karşı size zafer versin ve mü'minler topluluğunun göğüslerini ferahlandırsın.” (Tevbe 14)
Onlara başkalarının elleriyle değil, sizin ellerinizle azap eder, çünkü zafer çalışmaktır. Ömer ibn el-Hattab’ın develer arasında uyuz yayıldığını görünce yaptığı ameli hatırlayalım.Arkadaşına develerin tedavisinin ne için ihmal edildiğini sordu. Dedi ki: develerin iyileşmesini isteyen ve dua eden yaşlı bir kadın var. Ömer (Radıyallahu anh)ona dedi ki: “Sadece dua ile mi yetindin? Yani, dua ile sebepleri beraber yapın demek istedi.
Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vessellem’de bizim için en güzel örnek ve kaynaktır.Her eylem ve her iş ya da söz, Kıyamet Gününe kadar bizim için bir derstir.Kâfirlerden ve zulümlerden dua ile kurtulmak kolay olsaydı,onlara karşı sadece Kâbe’de dua edilirdi.Fakat Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vessellem’inbize öğrettiği, devletlerin bu şekilde kurulmadığını ve hadaretlerin de bu şekilde inşa edilmediğidir. Aksine doğru bir esasa dayanarak çok daha fazla çalışmayı, sabrı ve fedakârlığı gerektirir. Yani, “Ey Allah’ım, zalimleri zalimliklerle vur ve bizi aralarından zarar görmeden çıkar” demek yeterli değildir. Güç dengesi böyle oluşmaz ve devletler böyle zafer elde edemezler!.
Bu günlerde, Fatih Sultan Mehmet’in Kostantiniye’nin fethinin anısı olan tarihin büyük kırılma noktası yaşıyoruz. Fatih Sultan Mehmet’in Allah Subhânehu ve Teâlâile olan bağıyla birlikte sadece dua ile yetinmeyip, zaferin tüm sebeplerine sarılması, planlar çizmesi, savaş hazırlıklarını yaparken lazım olacak tüm teçhizatı da hazırlaması gibi. Fatih Sultan Mehmet Kostantiniye’ye nasıl gireceğini ve onu nasıl fethedeceğine dair kapsamlı bir çalışma yaptıktan sonra, Allah Subhânehu ve Teâlâ’nınİlayı Kelimetullah’ını yükseltmek ve risaletini yaymak için samimi niyetiyle kuşatmayı başlattı.
Şimdi bizim için en güçlü motivasyon Müslümanları ve İslam beldelerini zalimlerden ve zulümlerden kurtaracak ve olan Nübüvvet Minhacı üzeri ikinci Râşidi Hilafet Devletini kurmak için çalışmak olmalıdır. İşte o zaman bu devlet güveni ve emniyeti her yerde sağlar.İslam inancının gücüyle silahlanmış ve bu zafer için gereken maddi güçle donanmış Müslüman ordusu dışında zafer yoktur. Zafer ancak Müslümanların liderliği olan Hilafetle ve ordusuyla mümkündür. Allah Subhânehu ve Teâlâ’ya, yakında bize o şanlı günleri göstermesini diliyoruz.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Muslime eş-Şami (Ümmü Suheyb)