Haber-Yorum

Türkiye Yöneticileri Suriye Devrimine Yönelik Komplo Fasıllarına Devam Ediyor

Haber:

Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye’nin demokratik seçimleri kazanması halinde Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esed’le çalışmaya hazır olduğunu ortaya koydu. Çavuşoğlu, Pazar günü katıldığı Doha Forumu’nda şöyle dedi: “Suriye’de demokratik ve güvenilir seçimler olur ve Beşşar Esed kazanırsa, o zaman Esed’le birlikte çalışmayı herkes düşünmeli.” İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif’in de katıldığı forumun oturum aralarında Çavuşoğlu şöyle bir eklemede bulundu: “Şu an yapmaya çalıştığımız şey, ülke için bir anayasanın oluşturulması. (Suriye halkının) yapması gereken, kendilerinin bir anayasa taslağı oluşturmalarıdır.” (BBC Arapça)

Yorum:

Türkiye yöneticilerinin pozisyonu, onların ta başından beri Suriye’de Amerikan politikalarını uyguladıklarını, ancak bunu İran, Rusya ve İran partisi gibi açıkça kuvvet, baskı ve vahşice değil de devrimi ve halkını aldatma ve tuzak kurma yoluyla yaptığını anlayan bir kimse için şaşırtıcı ve yeni bir şey değildir. Zira devrimcilere yardım etmeye, onları desteklemeye ve liderlerine kucak açmaya yönelik açıklama yapmaya gereksinim duyduğunda bunu yaparak sıradan insanları buna inandırıyor ve zayıf insanları kendi tarafına çekebiliyor. Hatta hareket ve grup liderleri üzerinde ciddi bir ağırlığa ve güçlü bir etkiye sahip olduğundan Halep ve Guta’nın hezimete uğraması amacıyla rejime yardım etmek için onlar üzerindeki bu nüfuzunu kullanabiliyor. Dolayısıyla Türkiye, yandaş grupları Türkiye’nin Cerablus ve Fırat’ta yapmış olduğu operasyonlara katılması için geri çekilmeye zorladığında rejim ve Amerika Halep ve Doğu Guta’yı yenilgiye uğratabildiler. 

Bilinçli muhlis insanların Türkiye’nin bırakılması ve onun bir Amerikan aracı olarak kabul edilmesi çağrısına icabet etmeyen hareket liderlerine ve siyasi paraya kucak açan Türkiye, devrimin tasfiye edilmesinde rol oynamış ve mücrim Rusya ile açık ve net bir şekilde işbirliği yapmaya devam etmiştir. Aha işte o, devrime ve geri kalan muhlislere yönelik komplo silsilesini devam ediyor. 

Şimdi de Türkiye yöneticileri hiç utanmadan açık bir şekilde bir buçuk milyondan fazla insanı öldüren, Şam halkının yarısından fazlasını göçe zorlayan, ülkeyi yok eden ve ekinleri helak eden katil Beşşar ile işbirliği yapmayı kabul etmektedirler. Türkiye yöneticilerinin bu tutumu, kendi bağlamının dışına çıkmamaktadır. Zira o, Şam’da Amerika’nın isteklerini uyguladığı gibi aynı şekilde eli kanlı İran ve partisinin isteklerini uygulamakta ve bunun için yok edip yıkan ve vahşi bir şekilde katliamlar işleyen Rusya’ya boyun eğmektedir. Dolayısıyla onların tamamı, muhlislere ve devrimcilere komplo kurmaktadırlar. Ancak onlardan bir kısmı güce, zulme ve kana tevessül ederlerken diğer bir kısmı ise tuzağa, saptırmaya ve kurnazlığa tevessül etmektedirler.

İşte Türkiye yöneticileri, Amerika’nın başından beri işleri sevdikleri ve istedikleri gibi yürüten ve ülkenin Amerika’nın sömürüsünde kalmasını sağlayacak olan yeni bir görüntü, yeni bir tat ve şekli bir değişimle tekrar aynı ajan bir rejimin gelmesini sağlayacak olan yeni bir anayasanın ve demokratik seçimlerin propagandasını yapmaktadırlar.   

Bu onların tuzaklarıdır. Ancak Allah’ın tuzağı daha şiddetlidir. وَمَكَرُواْ وَمَكَرَ اللّهُ وَاللّهُ خَيْرُ الْمَاكِرِينَ“Onlar tuzak kurdular. Allah da tuzak kurdu. Allah, tuzak kuranların en hayırlısıdır.” [Ali İmran-54] Belli bir süre sonra da olsa Allah dinine ve dostlarına mutlaka yardım edecektir. Zira Allah, her şey için bir ölçü koymuştur. إِنَّ اللَّهَ بَالِغُ أَمْرِهِ قَدْ جَعَلَ اللَّهُ لِكُلِّ شَيْءٍ قَدْرًا“Şüphesiz Allah, emrini yerine getirendir. Allah her şey için bir ölçü koymuştur.” [Talak-3]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Müh. Bahir Salih